07/06/05/04/03-11/2007 Günlerinin Haberleri

 1992 yilindan vilayet olan kentimize 8. vali olarak atanan valimizin bana kirildigini, hatta küstügünü, ‘belki’ de kizdigini duyuyorum, Vali Yildirim’in beni degil, nedense meslektaslarimi makamina çagirip, çay ismarladigi sohbette ..
Siirt valisiyken orada ki esnafin da baskisiyla Ardahan valiligine atanan Murat Yildirim’in Ardahan’a atanmadan önce gelip, geçen valilerle de zaman zaman karsi karsiya geldik, hatta kavgalar edip, davalikta olduk.
Ama ben hiç küsmedim, kizmadim ve de araci kullanmadim ..
Buna neden olan ise sahsi bir konumu götürüp, özel çikarimi karsilamadigi için degil, valilerimizin basinda bulundugu bu kentte kendilerine 3. göz olup, yardimci olmaya çalismamdi.
Ki; bu kuralimi Vali Yildirim’in Ardahan’a atanmasiyla da bozmadim ve dogruluguna inandigim ve meslegimin geregini yerine getirmek için ugrastim, ugrasiyorum da.
Ancak diger valilere nazaran 2. valimiz Kutluya Öktem disinda çoguyla saç saça , bas basa geldik, bazen de gerilip, birbirimizi kirdik hatta davalik ta olduk.
Hele ki 1. Valimiz Yener Ünlüer ile yasadiklarimizi siralasam sayfalara sigmaz. Kurucu Valimiz Ünlüer ile kavgamiz diger valilerimiz ve bu valimizle oldugu gibi çikar iliskileri degil, yine yazi ve haberlerimizdi. Özelikle de yeni vilayet olan Ardahan’da kamu dairelerine alinan isçi ve memurlar içindi. Torpilin alip basini gittigi o dönemde bizim verdigimiz mücadele ile su an valimizin sekreterleri olan ve valilik ile diger kurumlarda olan bir çok Ardahanli is bulmus, dayilari olmadan bizim mücadelemiz sonucu ekmek sahibi olmustular.
Yoksa o zamanin vali yardimcisinin sakat yegeni bile müdür olacakti Ardahan’da ..
Belki de o zaman liseyi yeni bitirmis iki kiz kardesimi de ise koydurmayi bilirdim, vali beye methiyeler dizip, bürokratlarin yakinlarinin Tekirdag, Samsun ve de Kayseri’de getirilip ise koyulmalarina göz yumsaydik ..
Çogu da kisa sürede merkeze çekildi, tüm elestiri ve haberlerime karsin makamini ve sehrin emini oldugunu bilen basarili valimiz Ayhan Nasuhbeyoglu disinda ..
Şu an halen Kütahya Valisi olan Aydin Güçlü ile de baba kardes iliskimiz kisa sürdü. Yasina karsin zaman zaman bu kösede ele aldigim özel hayatimi zevkle okuyup, o satinlar arasinda kendisini buldugunu anlatacak kadar ..
Ama gerek, Kutlay Öktem, gerek, Ayhan Nasuhbeyoglu ve gerekse Aydin Güçlü ile iyi bir diyalog içinde anlastiysak ta onlarin döneminde de gazeteciligimi geri plana itmedim. Dogruya dogru, yanlisa yanlis demeyi sürdürdüm.
Hele ki Hasan Özdemir’in en havali döneminde, yani İstanbul Emniyet müdürüyken Ardahan valiligine atanmasi ile yasadiklarimi birçok okur iyi bilir. Kendisinin ‘Yaz’ dedigi bir habere sonra kendisi kizip, çogu meslektasimdan daha çok hak ettigim ilanimi bile kesmeye gitmisti ..
Hele bilmediginiz bir sey daha var ki, anlatacam konu açilmisken..
O Ardahan’a vali olarak atandiktan sonra çogunun iyiden iyiye susup, pisiriklasirken biz isimize devam ettik ve bildigimizi aslanlar gibi her gün, ara vermeden gazetemizde anlatip durduk. Yer yer sert elestirilerle karsi karsiya geldik.
Öyle ki, Vali Yildirim’in meslektaslarimi çagirip, benden bahsetmesi, dert yanmasi gibi o, meslektaslarimi degil, direk, kendi özel cebiyle beni cepten arayarak, ‘Fakir makama kadar gelebilirmisin’ dedi ve gittigimde ‘Sen kimsin, ben İstanbul’u dize getirmis adamim’ diyerek yayinlarimizi, yorumlarimizi birileri araciligiyla degil direk yüzümüze elestirip, ayaga kalkip elimde tutarak, ‘Ya kardesim burasi küçük bir vilayet, tabiî ki göreviniz yazip, çizeceksiniz. Ancak, biraz daha dikkatli olup kardesçe yasamin, insanlara moral vermenin yollarini aramaliyiz. Sonra bu küçük ama bir çok sorunu olan kente ben vali, siz gazeteci hepimiz el ele verip çalismaliyiz. Evet sizlerin yazdigina bende zaman zaman katilmiyor degilim. Ama imkânlar ve de eksiklikleri de görmeniz gerek’ demesini hiç unutmuyorum.
Ve Ardahan’da ayrilirken bizi düsman ilan edenleri çatlatan kendisiyle dostane ayrilisimizi da unutmuyorum. Ve MHP’den vekil olmasina karsin halende görüsüyor, çogu Ardahanli gibi saygiyla aniyorum.
Şimdi gelelim benden kirildigini, hatta küstügünü duydugum Valimiz Murat Yildirim’a ..
Sayin Yildirim Ardahan’a atanmadan önce birileri makamina göz koymus, halende o makami ele geçireceklerini söyleyip, duruyorlar. Yildirim’in atanmasiyla umutlari suya düsenlerin hirsini bizden çikarmaya basladigini sayin valide iyi biliyor, çünkü Yildirim gelene kadar direnmistik, o makama herkesin oturmayacaginin bilinciyle..
Çünkü o makamda gülen yüz, görevinin bilincinde, insanlar arasinda ayrim yapmayan, yönetici bilinciyle gelebilecek elestirilere kucak açacak en önemlisi hizmet için geldigi kente sahip çikacaklara laikti ..
Şahsen buna inandim Yildirim’in bu göreve atanmasiyla, hatta Siirt ki meslektaslarimla yaptigim telefon sohbetinde kendisini anlatirken, nasil sasirdiklarini ve ‘Acaba yanlis mi yaptik?’ diye düsünmelerin neden oldum.
Neyse isin kisacasi Murat Yildirim’in Ardahan’a atanmasiyla gerek o gelene kadar yasanan laskalasma, gerekse ondan sonraki bas bosluk bir hayli toparlanmis, buda bize umut vermisti.
Ki; kendisinin bu kentin kalkinmasinda samimi olduguna sahsen inanmis ve halende bu inancimi tasiyorum.
Bizlerde diger valililerimizle oldugu gibi Vali Yildirim’in Ardahan’da bulundugu süreçte isimizi yapmaya gayret ettik, kendisine elimizden geldikçe yardimci olmaya çalistik. Dogrusuna dogru, yanlisina yanlis dedik.
Ve; En önemlisi birileri gibi arkasinda konusup, önünde hazir ola geçmedik ..
Bu durum da valimizi olmazsa da bazilarini rahatsiz etti, basta kendi çevresi olmak üzere. Belki de kendisi Ardahan’a gelene kadar mücadele ettiklerimiz ..
Ama valimizin biz küsmesine neden oldugunu son aylarda ard arda yaptigimiz haberler ve bu haberlerin büyük bölümünün ulusallik olmasina baglandigini duyuyoruz.
Duyuyoruz çünkü haberlerimizde bahsi geçtigi gibi direk olarak degil ya açiklamalarla, yada dostlarimiz disinda, bize küstügünde olacak ki muhatap alinmiyoruz ..
Ancak su bir gerçek ki biz kendisine küs degiliz ve isimize bakmaya devam edecegimizi buradan ilan ediyoruz, hem de en çok kendisiyle el ele verip, bu kentin daha iyiye, daha güzele gitmesi ve kimsenin rahatsiz olmamasini hatta birilerinin makamiyla, bizlerin ekmegiyle oynanmasina izin vermeden ..
Çogu da kisa sürede merkeze çekildi, tüm elestiri ve haberlerime karsin makamini ve sehrin emini oldugunu bilen basarili valimiz Ayhan Nasuhbeyoglu disinda ..
Şu an halen Kütahya Valisi olan Aydin Güçlü ile de baba kardes iliskimiz kisa sürdü. Yasina karsin zaman zaman bu kösede ele aldigim özel hayatimi zevkle okuyup, o satirlar arasinda kendisini buldugunu anlatacak kadar ..
Ama gerek, Kutlay Öktem, gerek, Ayhan Nasuhbeyoglu ve gerekse Aydin Güçlü ile iyi bir diyalog içinde anlastiysak ta onlarin döneminde de gazeteciligimi geri plana itmedim. Dogruya dogru, yanlisa yanlis demeyi sürdürdüm.
Hele ki Hasan Özdemir’in en havali döneminde, yani İstanbul Emniyet müdürüyken Ardahan valiligine atanmasi ile yasadiklarimi birçok okur iyi bilir. Kendisinin ‘Yaz’ dedigi bir habere sonra kendisi kizip, çogu meslektasimdan daha çok hak ettigim ilanimi bile kesmeye gitmisti ..
Hele bilmediginiz bir sey daha var ki, anlatacam konu açilmisken..
Özdemir Ardahan’a vali olarak atandiktan sonra çogu iyiden iyiye susup, pisiriklasirken biz isimize devam ettik ve bildigimizi aslanlar gibi her gün, ara vermeden gazetemizde anlatip durduk. Yer yer sert elestirilerle karsi karsiya geldik.
Öyle ki, Vali Yildirim’in meslektaslarimi çagirip, benden bahsetmesi, dert yanmasi gibi o, meslektaslarimi degil, direk, kendi özel cebiyle beni cepten arayarak, ‘Fakir makama kadar gelebilirmisin’ dedi ve gittigimde ‘Sen kimsin, ben İstanbul’u dize getirmis adamim’ diyerek yayinlarimizi, yorumlarimizi birileri araciligiyla degil direk yüzümüze elestirip, ayaga kalkip elimde tutarak, ‘Ya kardesim burasi küçük bir vilayet, tabiî ki göreviniz .. Yazip, çizeceksiniz. Ancak, biraz daha dikkatli olup kardesçe yasamin, insanlara moral vermenin yollarini aramaliyiz. Sonra bu küçük ama bir çok sorunu olan kente ben vali, siz gazetecisiniz hepimiz el ele verip çalismaliyiz. Evet sizlerin yazdigina bende zaman zaman katilmiyor degilim. Ama imkânlar ve de eksiklikleri de görmeniz gerek’ demesini hiç unutmuyorum.
Ve Ardahan’da ayrilirken bizi düsman ilan edenleri çatlatan kendisiyle dostane ayrilisimizi da unutmuyorum.
Ve MHP’den vekil olmasina karsin halende görüsüyor, çogu Ardahanli gibi saygiyla aniyorum.
Şimdi gelelim benden kirildigini, hatta küstügünü duydugum Valimiz Murat Yildirim’a ..
Sayin Yildirim Ardahan’a atanmadan önce birileri makamina göz koymus, halende o makami ele geçireceklerini söyleyip, duruyorlar. Yildirim’in atanmasiyla umutlari suya düsenlerin hirsini bizden çikarmaya basladigini sayin valide iyi biliyor, çünkü Yildirim gelene kadar direnmistik, o makama herkesin oturmayacaginin bilinciyle..
Çünkü o makamda gülen yüz, görevinin bilincinde, insanlar arasinda ayrim yapmayan, yönetici bilinciyle gelebilecek elestirilere kucak açacak ve en önemlisi hizmet için geldigi kente sahip çikacaklara laikti ..
Şahsen buna inandim Yildirim’in bu göreve atanmasiyla, hatta Siirt ki meslektaslarimla yaptigim telefon sohbetinde kendisini anlatirken, nasil sasirdiklarini ve ‘Acaba yanlis mi yaptik?’ diye düsünmelerin neden oldum.
Neyse isin kisacasi Murat Yildirim’in Ardahan’a atanmasiyla gerek o gelene kadar yasanan laskalasma, gerekse ondan sonraki basi bosluk bir hayli toparlanmis, buda bize umut vermisti.
Ki; kendisinin bu kentin kalkinmasinda samimi olduguna sahsen inanmis ve halende bu inancimi tasiyorum.
Bizlerde diger valililerimizle oldugu gibi Vali Yildirim’in Ardahan’da bulundugu süreçte isimizi yapmaya gayret ettik, kendisine elimizden geldikçe yardimci olmaya çalistik. Dogrusuna dogru, yanlisina yanlis dedik.
Ve; En önemlisi birileri gibi arkasinda konusup, önünde hazir ola geçmedik ..
Bu durum da valimizi olmazsa da, basta kendi çevresi olmak üzere bazilarini bir hayli rahatsiz etti, Belki de bunlari kendisi Ardahan’a gelene kadar mücadele ettiklerimiz ..
Ama valimizin biz küsmesine neden oldugunu son aylarda ard arda yaptigimiz haberler ve bu haberlerin büyük bölümünün ulusallik olmasina baglandigini duyuyoruz.
Duyuyoruz çünkü haberlerimizde bahsi geçtigi gibi direk olarak degil ya açiklamalarla, yada dostlarimiz disinda, bize küstügünden olacak ki haber alamiyoruz ..
Ancak su bir gerçek ki biz kendisine küs degiliz ve isimize bakmaya devam edecegimizi buradan ilan ediyoruz, hem de en çok kendisiyle el ele verip, bu kentin daha iyiye, daha güzele gitmesi ve kimsenin rahatsiz olmamasini hatta birilerinin makamiyla, bizlerin ekmegiyle oynanmasina izin vermeden ..
fakiryilmaz323@hotmail.com-0.535.418 32 58