13/12/11/10/09 Nisan 2011 Tarihli Haberler

 **BAŞBAKAN’DAN ARDAHAN’A İKİ KÜRT ADAY!
**AKP İki Orhan İle Ardahan’da ki Kürt Oylari İle Seçime Gitme Karari Aldi ..

Genel seçimlere iki ay kala adaylarini açiklayan Adalet ve Kalkinma Partisi Ardahan’da gösterdigi iki adayi da Kürt kökenli isimler olmasi dikkat çekti.
Göleli Orhan Atalay ile Hoçvanli Orhan Gökdemir’i Ardahan’da milletvekili adayi olarak gösteren AKP’nin bu liste ile Ardahan’da ki Kürt oylarina göz koydugu ileri sürüldü.
12 Eylül 2010’da yapilan referandumda Kürtlerden büyük destek alan AKP’nin 12 Nisan’da iki Kürt siyasetçiyi listesine alarak 12 Haziran’da ki seçime gitme kararaldigi dikkatlerden kaçmazken, AKP Genel Baskaninin bizzat yazdigi belirtilen bu isimler ile Göle ve Hoçvan’a göz kirptigi seklinde de yorumlandi.
Türk kökenli seçmenin agirlikta oldugu Posof’u, Hanak’i, Çildir’i dikkate almadigi gözlenen AKP Genel Baskaninin bu iki Kürt aday ile Göle ve Hoçvan’da oy almayi, diger ilçelerde de kendisinin ortaya koyacagi siyasetle oy almayi düsündügüde yorumlanirken, AKP’nin bu iki isimle Ardahan’da milletvekili çikaramayabilecegide ileri sürülüyor.
Buna neden ise BDP’nin Kadek ile yaptigi isbirli ile Ardahan’da gösterdigi bayan adayi ile seçimlere asilip, AKP Genel Baskaninin bizzat listesini yaptigi Ardahan’da bekledigi Kürt oylarini AKP’ye kaptirmayacagi, bunun da AKP’nin kürtlerden bekledigi oyu alamadigi gibi küsme ihtimali olan Türk oylarindanda olabileecegi seklinde yorumlara neden oldugu gözlendi.
BDP, CHP, MHP ve DSP’nin adaylarini açiklamasi ardindan dün yapilan açiklama ile Ardahan’da ki adaylarinin isimlerini kamuoyuna deklere eden AKP’nin iki Orhan ile neyi hedefledigi de büyük merak konusu olurken, AKP’nin bu listesi ile Ardahan’da Kürt oylarinin sayisininda bir hayli arttigi ve istah açtigi seklinde de yorumlandigi da dikkatlerden kaçmadi.

 **Ve Saffet dönemi sona erdi ..
***Ögüt hariç tüm adaylar yeni ..

12 Haziran’da yapilacak olan genel seçimler öncesi adaylarini belirleyen en son parti iktidar partisi Adalet ve Kalkinma Partisi oldu.
CHP’nin mevcut milletvekili Çildir’li Ensar Ögüt ile Göleli Dershaneci Metin Demir’i, BDP’nin KADEK ile yaptigi is birligi sonucu Ankara’da oturan Hoçvan Hasköylü bayan Yüksel Avsar’i, DSP’nin Posof eski ilçe baskani Fehim Gündüz ile yine DSP’nin eski Göle ilçe Baskani İbrahim Sayan’i, MHP’nin Dis Teknisyeni Sebahattin Sariçam ile Göleli İsadami Ovün Cabak’i, Saadet Partisi’nin Mevlüt Çaliskan’i, BBP’nin Abdullah Topçu ile Sinan Yildirim’i, HAS Parti’nin Ayhan Akay ile Berkant Ezer’i aday gösterdigi 12 Haziran Genel seçimlerine iktidar partisi Göleli Doç. Dr. Orhan Atalay ile Hoçvanli İsadami Orhan Gökdemir ile gitme karari aldi.
Ardahan’in vilayet olmasindan bu yana siyasi arenasinda hiç düsmeyen Saffet Kaya’nin döneminin bittigi bir genel seçime dogu giden Ardahan’da simdide hangi parti ve hangi adaylarin seçimi kazanacagi tartismalari basladi.
Haber ekleme saati: 12.14-12 Nisan 2011
Haber: www.kuzeyanadolugazetesi.com

 **NİSAN’DA KAR ..

Baharin yüzünü gösterdigi Ardahan’da dün geceden beri yagan kar sasirtti.
Sabaha kadar süren ve halen devam eden kar yagisinin beyaza bürdügü Ardahan’da havalarda yeniden sogudu.

**Ardahan’da kar yagisi etkili oldu ..

Ardahan’da sabah saatlerinde kar yagisi etkili oldu. Lapa lapa yagan kar sehri kisa sürede beyaz örtüyle kapladi. Kar yagisina hazirliksiz yakalanan vatandaslar, bu mevsimde kari beklemediklerini dile getirdi. Kar yagisi nedeniyle Ardahan’da Polis Haftasi Halk Egitim merkezi salonunda kutlandi. Lapa lapa yagan ve kisa sürede eriyen kar yüksek kesimlerde de etkili oldu. Kar yagisinin Ardahan-Şavsat karayolunda etkili oldugu belirtildi. Bu arada kar yagisi saman saticilarini memnun etti. Yagan karla saman satisinin artacagini belirten saticilar, kar yagisinin kendileri için bir nimet oldugunu kaydetti.
Haber ekleme saati: 12.11-12 Nisan 2011
Haber/Foto: www.kuzeyanadolugazetesi.com

 **Bagimsiz gazeteciler Esenyurt meydani’ndaydilar ..

‘Bagimsiz gazeteciler platformu’ tarafinda organize edilen yaklasik 200 kisi, ögle saatlerinde Cumhuriyet Meydani‘nda biraraya gelen gazeteciler, meslektaslari Ahmet Şik ve Nedim Şener’in gözaltina alinmasini protesto etmek amaciyla biraraya geldiler.
‘Bagimsiz gazeteciler platformu’ adina basin açiklamasini okuyan Erdal Karasansar, kamuoyuna yaptigi açiklamada su görüslere yer verdi: “Gerçekleri halka anlatabilme mücadelesi veren gazetecilerin karsi karsiya kaldigi sorusturma ve tutuklamalar, taslak asamasindaki basilmamis kitabin, gazete ve yayin evlerine yapilan baskinlarla imha edilmesi bizim açimizdan bardagi tasiran son damla olmustur. İnsanlarin birakin düsünme ve yazma eylemi, telefonla konusmaktan korkar hale geldigi bir ülkede demokrasiden, özgürlüklerden söz etmek mümkün olamaz.
‘Bagimsiz Gazeteciler Platformu’ olarak bizler halk için halka haber veren, arastiran, soran ve elestiren gazetecilerin karsilastigi engellerin kaldirilmasini istiyoruz” dedi. Bagimsiz Gazeteciler Platformu, açiklamanin ardindan bir süre oturma eylemi yaparak dagildi.

 **HES’lere Karsi Yapilan Ankara Mitingi
Ve Ardahan’a İliskin Notlari ..

09.04.2011 günü basta Derelerin Kardesligi Platformu olmak üzere birçok platform ve dernegin ortak organize ettigi HES’lere karsi durusu sergileyen Ankara-Kolej mitingi, oldukça kalabalik olmasinin yaninda, Türkiye’nin dört bir yanindan katilimin olmasiyla da dikkat çekici ve çok renkli bir miting oldu.
On bin civarinda katilimcinin, neredeyse her birinin elinde bir döviz, bir pankart tasidigi, HES’lerin ve Nükleer Santrallerin çevreye-dogaya, insana iliskin zararlarinin anlatildigi, toplumsal duyarlilik ve farkindaligin sergilendigi ve bu duyarlilik ve farkindaligin artmasina neden olan bir etkinlik seklinde, anlatilar, siirler, dinletiler ve halaylarla son buldu.
Kilometrelerce öteden baslayan (Ankara Adliyesi civarindaki toros sokakta baslayip) kolej kavsaginda miting alaninda toplanan duyarli kitle, hiçbir kargasaya meydan vermeyen düzenlilikte ve bilinç ve davranis düzeyi olarak örnek teskil edecek bir etkinlik sergiledi.
Kortejler halinde baslayan yürüyüste Ardahan da Derelerin Kardesligi Platformu içindeki yerini aldi. Yürüyüse Ardahan’dan da katilim vardi. Ayrica Ankara’da yasayan Ardahanlilardan, Çildir Dernegi üyelerinden duyarlilik gösterip gelenlerin yani sira, İstanbul’dan gelen Ardahan Kültür ve Dayanisma Dernegi temsilcileri de yürüyüse ve mitinge katildilar.
Mitingin sonlarina dogru, miting alanina milletvekili Ensar Ögüt de geldi.
Fotograf çektirmek için etraftaki Ardahanlilari yanina çagiran Ögüte, birçok insan tepki gösterdi ve yanina gitmedi. Ögüt’ü çagiranin, kizi da aday olan Cevdet Şentürk oldugu konusuldu.
Bir ara “ARDAHAN, VADİMİZ BOGULMASIN, OVAMIZ KURUMASIN, BEŞİKKAYA HES’E HAYIR” pankartini alip fotograf çektirdikten sonra birde miting konusmalarinin yapildigi kürsünün önüne gitmesi üzerine, Nejdet Kanbir tepki göstererek, “sen mecliste üstüne düseni yap, burada biz variz, ver su pankarti, zübüklük yapiyorsun” diyerek tepki gösterdi ve pankarti Ögütün elinden aldigi görüldü. Ögüt bu tepkiye sessiz kaldi.
Tepkisinin nedeni sorulan Kanbir, “bu zübükler 2010 yilinda Orman yasasi degistirilip ormanlarin HES sirketlerine peskes çekilmesinin yolu açilirken neredeydiler? Belki görüsme sirasinda meclis salonunda dahi yoktular! Konudan ve kanundan haberleri bile yok! Görüntü vermek için gelip, faydadan çok zarar veriyor. Kendini CHP’ye satiyor, diger zübükde bunun üzerinden kendini AKP’ye pazarliyor. Birde zoruma giden, yürüyüs baslarken pankartin ucundan tutacak kimse yokken, mitingin sonunda tek basina gelip alanda bulunan Ardahanlilarla poz vermesi, ayrica ayip bir sey ayni zamanda. İnsanda utanma olur. Madem duyarlisin, hani yarattigin duyarlilik? Hem Ankara’da olacaksin, hem vekil olacaksin, hem de duyarli oldugunu göstermeye çalisacaksin; ama tek basina geleceksin, o da sonunda. İnsan utanir, zübüklügün daniskasi” diyerek tepkisini gösterdi.
Necdet Kanbir
DSP Çildir İl Genel Meclis Üyesi

 **FAKİR YILMAZ VE ARACILIGIYLA KAMUOYUNA AÇIK MEKTUP ..

Sayin Fakir Yilmaz, su an saat 20.38 günlerden 8 Nisan 2011 Cuma, ben Ankara’da, dikimevinde bulunan misafirhanenin karsisindaki bir internet kafe de gazetenizde yer alan “Neyin Kavgasini Veriyoruz?” baslikli yazinizi okumus olarak bu satirlari yaziyorum.
Fakir Bey, sitemlerinde tümüyle haklisin, ancak açikliga kavusmasi hepimiz için gerekli ve toplum nezdinde bilinmesinde fayda gördügüm bir iki hususu yazmaliyim. Yoksa senin yaptigin elestirinin dogrulugu yüksek olan önemli bir kismini gölgeleyecek eksik bilgiler vardir.

**Şöyle ki;

1- Ardahan İl Genel Meclisi, İlimdar Senem’in yanlis uygulamalari sonucu kendini feshe götüren geri dönüssüz yola girmistir. Ancak meclisin feshi henüz gerçeklesmemistir. Bu bir süreçtir ve bu süreci tanimlayan 5302 sayili İl Özel İdaresi Kanununun Meclisin Feshini düzenleyen 22. maddesi söyledir.
Madde 22- İl genel meclisi;
a) Kendisine kanunla verilen görevleri süresi içinde yapmayi ihmal eder ve bu durum il özel idaresine ait isleri aksatirsa,
b) İl özel idaresine verilen görevlerle ilgisi olmayan siyasî konularda karar alirsa,
İçisleri Bakanliginin bildirisi üzerine Danistay’in karari ile feshedilir.
İçisleri Bakanligi gerekli gördügü takdirde meclisin feshine dair bildiri ile birlikte karar verilinceye kadar meclis toplantilarinin ertelenmesini de ister. Danistay, toplantilarin ertelenmesi hususunu en geç bir ay içinde karara baglar.
Bu sekilde feshedilen meclisin yerine seçilen meclis, kalan süreyi tamamlar.
Bu kanunun 11. maddesi geregince düzenlenmis ve yine 11. maddede geçen “Meclis baskanlik divani seçimi üç gün içinde tamamlanir” ibaresini de tekrarlayan İl Genel Meclisi Çalisma Yönetmeliginin 18. maddesi ise söyle der: “Meclis baskanlik divani seçimi üç gün içinde tamamlanir. Baskanlik divani seçimi üç gün içinde tamamlanmaz ise Kanunun 22 nci maddesi uyarinca islem yapilir.”
Yani hukuka aykiri islemler gerçeklesmis, meclis geri dönüssüz bir sekilde fesih yoluna girmistir, ancak bu süreç, az veya çok bir zaman alacaktir.
2- Kamuoyu ve siz takdir edersiniz ki beceriksiz ve hirsli bir insanin meclisi içine sürükledigi bu duruma ragmen, meclis henüz bitmemistir ve geçen aydan komisyonlara verilen islerin meclise sunulmasi ve (geçersiz olma ihtimali bence yüksek olmakla birlikte), fesih karari, yani görevden el çektirme karari teblig edilmeden meclis çalismasini sürdürmek ve önündeki gündemler hakkinda kararlar almak durumundadir. Örnegin; 2010 yili Denetim Komisyonu meclise sunulunca orada olmamiz gerekirdi. Ne yazik ki bunu son güne birakmis ve okutmadan meclisi tatil etmistir. Kaldi ki benimde baskanligini yaptigim bir komisyonunda geçen aydan kalan iki ayri konuda sunumum vardi ve bunu meclise tasimak gerekiyordu.
Komisyonlara gelince; bu benim disimdadir ve aday gösterildigim zaman adayligima itiraz etmis ve hiçbir komisyonda yer almamis oldugumun bilinmesini isterim. Yasal süreç tamamlanmadan bu meclisin saglikli çalisabilecegine de inanmiyorum ve sürecin hizli sonuçlanmasini arzu ediyorum.
3- Koltugun gitmesine gelince; Meclis toplantisina üç kez katilmayan üyenin üyeligi meclis karariyla düsebiliyor. Buna İlimdar Senem’in gücü ve hirsi yeterli olmaz, ancak açik söylemek gerekirse, her firsatta kendinden olmayani karalayici sözler ve eylemler içinde olan ve ancak böylelikle bir sey oldugunu hissedebilen birinin, adimizi mansetlere tasinmasina, bir seymis gibi demeçler vermesine alet olucu davranislarla izin vermemek de gerekiyordu.
4- Sizinde ima ettiginiz, “arkadaslarina verdigi sözü tutmamak” dogru bir tespittir. Nisan 2009’da CHP’nin gurup olarak ilan ettigi, ikinci dönem Zakir Özyilmaz’in meclis baskani olmasi konusudur. Mart 2011 boyunca da bu husus defalarca basina da yansidi, İlimdar Senem aday olmayacagini söyleyip durdu. (Kimi inandirmaya çalisti biliyorum ama benim inanmayacagimi biliyordu zaten. Bende kendisini begenmedigimi, aday olacagimi ve destegini istedim sürekli.) Bu gurup karari, hirsa yenik düsmüs, üçüncü dünya ülkelerinin çagdisi zihniyeti ile, iktidarin ne oldugunu bilmeyen CHP yöneticilerinin ve vekil ve vekil adaylarinin gözlerinin ve iradesizliklerinin karsisinda bencilce ve hirsla davranan İlimdar Senem’e, ne yazik ki meclisteki diger arkadaslari da bir sey diyememistir.
5- Şunun da bilinmesini istiyorum. Benim adaylik kararim, tek basima bana ait degildir ve bir parti kararidir. Ben bunu dogru buldum ve uydum. Dogru bulmasam partimden ayrilir, kendi dogrumu yapardim. Partimin dogru bulduguna ben uymasam, eminim partim de beni ihraç ederdi. Kimseyle de bir pazarligimiz olmamistir. Durum nettir. Bir pazarlik içinde olsaydik, 01.04.2011 günkü birinci oylamadan sonra CHP veya AKP’nin adayina oy verirdik. Biz 1 oyumuza razi olmus, kararli tutumumuzla meclisin iradesini beklemisiz. Yasal olmayan her davranis karsisinda da hem sözlü ve hem de yazili uyarilarimizi yapmisiz. 04.04.2011 günkü oymamada AKP’li meclis üyelerinin bize oy vermeleri kendi iradeleri geregince olmustur ve bu bizi memnu da etmistir. Çünkü bu gurubun da, geçen iki yil içinde İlimdar Senem’in meclisi yönetiminden ve temsilinden, bizim gibi memnun olmadiginin, bizim daha iyi olma ihtimalimizin oylanmasi gerektigini düsündüklerinden baska bir anlamini bulmuyoruz.
ÇÖZÜM ÖNERİMİZİ CHP KABUL ETMEDİ-MECLİS TIKANDI
6- Baskanlik divani oylamalari için son gün olan 05.04.2011 günü, sabah saatlerinde, DSP il binasinda baskan ve yönetici arkadaslarla bir araya gelerek bir fikir gelistirdik, meclisi bu çikmaz yola girmekten kurtarmak için. Ve ilk önce BDP’li İl Genel Meclisi Üyesi Ömer Yilmaz arkadasimizi aradim. Partime davet ederken İl Baskanlariyla birlikte olmalarinda fayda olacagini isaret ettim. İl baskanlari köyde oldugundan yalniz geldi ve teklifimizi makul bir çözüm olarak gördü. Meclise geçtik. Ömer Yilmaz ile benim birlikte kullandigimiz odada otururken AKP’den Suat Hancioglu ve arkadaslari bizim odamiza geldiler. Teklifi onlara da tekrarladim. Suat Bey’de makul buldu.
Fakir Bey, bundan sonrasini siz de biliyorsunuz, ama kamuoyu için açiklamakta fayda var; ayni teklifle CHP grup odasina gittim. Bütün CHP’liler bir aradaydi. Teklifimizi önce İlimdar Senem reddetti ve “meclis kapanirsa kapansin” dedi. Binali Özek ise daha tuhaf bir sey söyledi; “kapansin bu kez 4 kisi gelecegiz Damal’dan…” dedi. Arkadaslari ve biz neselendik!
Teklifimiz neydi?
Hani kanunlarin gerekçesi olur ya bizim de gerekçemiz vardi ve söyleydi: Tikanikligi asmak için iki güçlü gurubun inadini kirmak için meclisin tümünün birlikte, kavgalarla degil, akil yürütücü tartismalarla is yapmasi için, gücü tekellestirmek yerine gücü yaymak, ittifakla kararlar alabilmek için, birbirine inatlasmis meclis guruplarinin, yerel parlamentoyu siyasallastirmalarini önlemek için: Ardahan’in genel çikarlarina kosmasini saglamak için; Baskanlik seçimlerinde hukuksuz olan uygulamalarin, süresi içinde bu yoldan geril dönülmesi halinde “YOK HÜKMÜNDE” isler oldugundan dolayi zamanin geçmedigini, (kura çekmekte kanunen mümkün olmadigindan YOK HÜKMÜNDE bir islemdir. Meclis baskanlik seçimini, divan baskaninin iki oy kullanarak iptal etmesi de YOK HÜKMÜNDE bir islemdir) oylamalara devam edilebilecegini ve edilmesini, İlimdar Senem’in baskanlik yarisindan çekilmesini, baskanlik için (2009 Nisaninda kendisine oy vermis olan ve tüm gurubunu yerel iktidarin sahibi yapan, ayni zamanda 2009 Nisan’inda Zakir Özyilmaz’in kendisini önermesine karsi ve yüzüne onun yerine İlimdar Senemi isteyecegini beyan etmis bir ilçelisi olarak) Nejdet Kanbir’in meclisinin tek ve ortak adayi olmasini, diger tüm organlarin her iki gurupça paylasilmasini, Ömer Yilmaz’in da bir gurupmus gibi sürekli görev almasini (İl Encümeni ve Komisyonlarda) önerdik.
Bu önerimizi 05.04.2011 sabahi saat 10.30’dan önce herkese oldugu gibi CHP gurubuna da ilettik. Ve ilk ve tek reddeden İlimdar Senem ve onun sözü üzerine söz söylemeyen arkadaslarinin onu desteklemeleri ile CHP gurubunun tamami oldu. Böylece meclis akildisi bir islemle “yaridan az olmayan”, yari olana 7 kisiyle, çogunluk olmayan 7 kisiyle toplanmaya ve divani olusturmaya devam etti.
8- Şöyle bir tiyatro geliyor aklima; Ankara’dan önümüzdeki hafta içinde dönecegim. Ve bu toplantiya katilmayan AKP’li 6 arkadasla birlikte “yaridan az olmayan” diger 7 kisiyle Ardahan İl Genel Meclisini OLAGANÜSTÜ TOPLAYALIM!
9- Son söz; rozet bir sevdadir, dogru katiliyorum, ama elde edebilecegi hizmetlere aracilik edecek bir sevda. Asagi yukari seçildikten sonra, her ay olmasa da 2-3 ayda bir Ankara yollarina düsen bir meclis üyesi olarak, yarin Sihiye’de, Derelerin Kardesligi Platformu’nun HES’lere karsi toplumsal duyarliligi artirici sivil eylemindeyim, Besikkaya Vadisi ve Ardahan Ovasi için, Pazartesi ise iki bakanligin koridorlarinda; Milli Egitim ve Ulastirma…
10- Açik çagirida bulunun ve sorun lütfen, sevgili gazeteci kardesim, iktidarin ne oldugunu bilmeyen, oturdugu koltuga, ortaçag derebeyleri gibi sarilan, etrafa caka satmaktan baska bir is için bu makamdan yararlanamayan, seçime sülalece gelen İlimdar Senem, 2 yil boyunca Ardahan’in her hangi bir isi için bu güne kadar Ardahan disina hiç çikti mi? Veya bir yetkiliye tek bir kez telefon etti mi? Bildigi bir bürokratin adini söylesin ve hangi isi isteyip yaptirdigini anlatsin.
Toplum gerçekleri bilecek ve kimseye hak ettiginden fazla deger vermeyecek.
Ve görülecek, İl Genel Meclisi Baskani TOMBALADAN ÇIKAMAZ! Saygilar, Sevgiler, Ankara’dan Selamlar…
Nejdet Kanbir/DSP İl Genel Meclisi Üyesi
Haberleri ekleme saati: 10,05-12 Nisan 2011
Haber/Foto: www.kuzeyanadolugazetesi.com