Son üç yıldır geleneksel olarak düzenlenen ve bölge halkı tarafından ilgiyle karşılanan Ödül Töreni bu yılda halkın seçim yaptığı anketle başladı. Yaklaşık 3 hafta boyunca devam eden oy verme işlemi ise önceki gün son buldu. On binlerce vatandaşın oy kullandığı anketin neticesinde kazanan isimler ise 30 Ekim Pazartesi günü yapılacak olan özel gecede ödüllerini alacaklar. Bölge protokolünün ve halkın yoğun ilgi göstermesi beklenen gece 30 Ekim günü Darıca Belediyesi Adnan Menderes Kültür Salonunda gerçekleştirilecek. Saat 18:15’te kokteyl ile başlayacak olan program saat 19:00’da ödül töreni ile devam edecek.
**ÖDÜL GECESİ 30 EKİM’DE DARICA’DA..
Onlarca kategoride birbirinde değerli isim ve markaların yarıştığı anketlere katılımın bu yılda yoğun olduğunu belirten Batıyakası Medya Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Kömürcü ise yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Öncelikle bölgemize değer katan isim ve markaları onore etmek amacı ile yapmış olduğumuz bu özel gecemize herkes davet ediyorum. 19 Kategoriden oluşan anketimizde yer alan tüm isimler aslında bölgemiz için birer değerdir. Zaten bu isimler halkın tercihi ile bu ankette ki yerini almıştır. Bizler Batıyakası Medya Grubu olarak Kategorilerde birinci çıkan isimlerin yanı sıra bölgemize değer katan farklı isimleri de o akşam onore edeceğiz. Güzel bir gece olacak, şimdiden gecemizde emeği geçen tüm dostlarımıza teşekkür ediyorum”
ARDAHANLI GAZETECİ DARICANIN EN İYİLERİNİ SEÇECEK..
*24/10/2017 tarihli Haber
Birçok Ardahanlının yaşadığı Kocaeli’nin sahil ilçesi Darıca’da yıllardır gazete, dergi ve internet gazeteciliği yapan Ardahanlı Gazeteci Bülent Kömürcü’nün Yönetim Kurulu Başkanlığını yaptığı www.batıyakasıhaber.com adlı internet sitesi Darıca’nın EN’lerini seçiyor.
Geleneksel olarak düzenlenen ve yıl boyu yapılan takip ve de araştırmada Darıca İlçesine katkıları olan kişilerin belirlendiği etkinlikte YILIN EN İYİLERİNE plaket verilecek.
Aynı zaman da Ardahan Belediyesine kardeş belediye olan Darıca ilçesinde düzenlenecek olan ‘Darıca’nın en iyileri ve Darıca’ya değer katanların’ ödül törenine birçok işadamı, stk ve bürokratın katılması beklenmektedir.
25 Ekim 2016 Salı Günü Saat: 18.30’da Darıca Belediyesi Adnan Menderes Kültür Salonunda düzenlenecek olan ödül törenine ilginin büyük olması beklenmektedir.
Konu hakkına bir açıklama yapan Batıyakası Tv’nin İmtiyaz sahibi Bülent Kömürcü, ‘Bu yıl 2, sini düzenlediği Darıca’nın enleri ödül gecesi yarın Akşam düzenleniyor.’ dedi.
Darıca Adnan Menderes Kültür merkezinde yapılacak olan ödül törenine katılmın yüksek olması bekleniyor’ diyen Kömürcü; 16 katogoride yapılan ankette bölge halkının internet üzerinden seçtiği yarışmada toplamda 31.480 kişi oy kullandı.
Kullanılan oylar neticesinde 1. seçilen katılımcılar yarın akşam ödüllerini alacaklar.
Gazetemize açıklamada bulunan Batıyakası Tv İmtiyaz Sahibi Bülent Kömürcü şunları söyledi;
Yarın Akşam 2. sini düzenlediğimiz Darıca’nın enleri programına bütün kamuoyunu ve dostlarımızı davet ediyoruz. Muhteşem bir ödül gecesinde siz sevdiklerimizle beraber olmak bizleri onurlandıracaktır.’ dedi.
**ARDA/FED ve KAI VAKFI O GÜNLERDE YOK!
Ardahan’ın adını gölgelediğini, Ardahan ve Ardahanlılara hiçbir katkıları olmadığını ileri sürüp, bu yönde yaptığı açıklaması ile ret ettiği KAISİAD ve KAI gibi derneklerin düzenleceği ileri sürülen günlere ARDA/FED ve KAI Vakfı katılmayacak.
Konu hakkında yazılı bir açıklama yapan Ardahan Dernekler Federasyonu konunun kendilerine getirildiğini, ancak ARDA/FED olarak KAI ve KAISİAD denen kurumların Ardahan’a faydaları olmadığından ve en önemlisi Ardahan’ın kendi başına bir vilayet olduğunu, bu nedenle; Ardahan adına başka iller eklenerek kurulan derneklerin Ardahan’ın tanınmasında hiçbir fayda getirmediği gibi gelişiminde engel olduğunu tüm dünyaya ilan ettiğini bu nedenle bahsi geçen derneklerin düzenleneceği ileri sürülen etkinliğe destek vermeyeceklerini belirtirken İstanbu KAI Vakfı’nın da bu etkinlikte olmadığı belirtildi.
Alınan bilgilere göre KAI İstanbul Vakfının önümüzde ki günlerde düzenleyeceği ileri sürülen günlerde vakıf olarak yer almadıklarını ve hiçbir etkinliğinde olmayacaklarını ve etkinliğin vakıfları ile ilişkilendirilmemesinin gerektiğine dikkat çektiği öğrenildi.
**BAŞKAN KARDEŞLİĞİ UNUTMUŞ!..
4 Yıl Önce Ardahan’a gelerek Ardahan’ı Bursa’ya kardeş kent olarak kabul ettiklerini belirtip, birçok konuda yardım ve katkı sözü veren Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe verdiği sözleri hatırlayamadı.
Ardahanlı Ulusal Hakem Doğu Yılmaz’ın bu hafta sonu orta hakemlik yaparak maç yöneteceği Bursa’nın Büyükşehir Belediye Başkanı Altepe ile İstanbul’da görüşen Ardahan Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Gazeteci Fakir Yılmaz Altepe’nin 4 yıl önce gelip, kardeş kent olarak ilan ettiği Ardahan’a yönelik verdiği sözleri kendisine hatırlatarak, Bursa ile Ardahan Belediyelerin kardeş şehir iş birliğinin ne aşamada olduğunu sordu.
Gazeteci Fakir Yılmaz’ın 4 yıl önce Ardahan Belediyesinde yapılan açıklamaları tek tek kendisine hatırlattığı ve başta Ardahan Otogar’ına destek olmak üzere Başkan Altepe’nin Ardahan Belediyesine ve Ardahanlılara verdiği sözlerin bugüne kadar neden yerine gelmediğini sordu.
Gazeteci, Fakir Yılmaz’ın Ardahan Belediye Başkanı Faruk Köksoy’un selamını iletip, he iki belediye arasında ki kardeşlik hukukunun ne aşamada olduğu sorularını ard arda sorduğu Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe belediye olarak Ardahan Belediyesince hazırlanacağı söylenen projeleri beklediklerini ve kardeşliği devam ettiğini söylerken, Gazeteci Fakir Yılmaz’ın hatırlattığı sözleri ‘Arkadaşlar ilgileniyor’ diyerek geçiştirmesi dikkatten kaçmadı.
**SURİYE’YE HAZIR PLAKALI 25 AMBULANS!
Bursa Büyükşehir Belediyesinin finansmanı ile alınan 25 Ambulans Suriye’ye teslim edilmek üzere Hatay’a gönderildi.
Alınan bilgilere göre finansını Bursa Büyükşehir Belediyesinin yaptığı ve Suriye plakalarına kadar tüm gerekli malzemelerle donatılan Ambulanslar Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altep’nin de katıldığı teslim töreni ile ‘Biz Ümmetiz’ adlı sivil toplum kuruluşuna teslim edilerek Hatay’a doğru yola çıkarıldı.
Ambulansların ÖSO’nun hüküm ettiği kent ve köyler başta olmak üzere çatışmaların yaşandığı bölgelerde ki kentlere teslim edileceği öğrenildi.
**Doğu Yılmaz Bursa’da..
Ardahanlı ulusal hakemimiz sezonun dördüncü müsabakasına Bursa’da çıkacak.
Ardahan’ı profosyonel liglerde temsil eden hakemimiz Doğu Yılmaz, 3.ligde ki Bursa ve Kocaeli takımları olan Yeşil Bursaspor ile Derincespor maçına orta hakem olarak atandı.
Yılmaz’ın yardımcılıklarını Erzincan’dan Aydın Şengül ve Ali Tuna yapacak.Müsabakanın dördüncü hakemi ise Halil Erdoğan.
YAZIYORSAM SEBEBİ VAR/Fakir Yılmaz/Gazeteci
**Size benzemeyeceğim..
Ardahan’ın ilk günlük gazetesini çıkaran ve bu yönde verdiğimiz bir yıllık mücadele sonucunda almam gereken ilan hakkımın engellenmesi üzerine yeniden haftalığa dönme kararı vermeye hazırlanırken rahmetli babam matbaaya gelip, günlük gazeteyi neden haftalığa çevirdiğimi sordu..
Ben de Hasan Özdemir’in Ardhan’da vali olduğu dönem de yaşadığımız sıkıntıları ve gelen denetleme kurulunun kararını anlatınca babam bana dönüp dedi ki; ‘Oğlum mücadelen boyunca şunu bil ve unutma.. Düşman seni yenemediği an bu kez taktik değiştirip, seninlşe dost gibi görünüp, seni kendisine benzetmeye çalışır.. Bu nedenle alacağın karar ya onlara benzemek yada bildiğin doğruya devam etmektir’
Yani o sıkıntılı anda yanıma gelip, ‘sen doğru bildiğini yap’ diyerek bana cesaret veren ve Ardahan’a günlük gazete kültürünü kazandıran o günkü müacadelimizde önümüze çıkarılan engellemeler bugünde vasıflı olma mücadelesinde görmüyor değiliz..
Ama yolumuza devam ediyoruz..
Ama benim bugünkü konum Ardahan Dernekler Federasyonu Başkanı olduktan sonra yaşadığım onca sorunları anlatmak olacak..
Çünkü gazetecilikte yaşadığımız sıkıntıların diğer bir benzerini gördüğüm bu alanda da birileri beni kendilerine benzetme çabası içinde olduğunu ve ARDA/FED olarak verdiğimiz mücadele de hep engelleme, arkada konuşma, şerefsizce, alçaka iftiralarla karşılaştığımız bir süreci yaşadığımızıda bilmenizi isterim..
Yani beni ve arkadaşlarımı kendilerine benzetmeye çalışanların güçlü bir Ardahan Lobisi korkusu içinde oyun üzerinde oyun içinde olduklarınıda görüyorum..
**Siyasiler kurşun sıkmak..
Yeni bir seçimin olup, olmayacağı yönünde tartışmaların devam ettiği şu günlerde 7 Haziran’ın sonuçlarını beğenmeyip, 1 Kasım’da ülkeyi yeniden seçime götürenlerin kazanamadıkları belediyeler de kayyum ataması ardından şimdi de siyasi cinayetler işlenmeye başlandı..
7 Haziran sonuçlarını beğenmeyen tek tarafın mevcut iktidarın değil, 1 Kasım’a kadar yolları kesip, Türkiye Partisi olma iddiasıyla yola çıkan HDP’yi kamuoyu nezdinde yıpratan ve aldığı 81 vekilin kendilerinin sayesinde alındığını belirtip, şımaran PKK’nın üstlendiği siyasi cinayetlerin bu ülkenin ana dinamiklerine olduğu gibi barış ve demokrasi yanlısı olanların elini de zorda bıraktığını da belirtmekte fayda var..
Çünkü; ‘Ya herro, ya Merro’ denilerek halkın seçilmişlerine saldırıp, onları görevden alıp, içeri atmak kadar insanları olduğu gibi siyasileri de öldürmek o kadar yanlıştır..
Çünkü benimde içinde bulunduğum kamuoyunun sert bir dille kınadığı bu cinayetlerin siyaset alanını daralttığı gibi bu ülkede siyaset yapan A yada B veya da C partili tüm siyasileri bunaltıp, şaşırtıp, demokrasiyi yok ettirir..
**RÜYAM’DA KİMİ GÖRDÜM?..
Aslında uğurlu günüm Salı..
Siz okurlarımın büyük b ölümünün de içinde bulunduğu toplumun Pazartesi sendoryumunu bende atlatıp, uğurlu saydığım Salı’ya ve ardından Çarşamba, Perşembe derken hazır mesajlarla kutlanan Cuma’dan sonra en sevdiğim gün olan Cumartesi’ye kendimi atarım..
Ve adına; ‘Cumartesi Yazıları’ dediğim yazımı yazarken gerek hafta içinde gerek geride kalan özellerimide okurlarımla paylaşmak istercesine bilgisayarın tuşlarına hızla değil, sakince, dikkatlice hatta bir sevgiliyi okşarcasına dokunur, içimi siz okurlarla paylaşmaya çalışırım ..
Bu cumartesi de öyle oldu..
Hafta boyunca sabahın ilk saatlerinde başına geçtiğim bilgisayarımın açılmasını beklerken dün gece uykumu bölenin ne olduğunu ve neden gece üçte kalktığımı hatırlayıp, sanal beyinli cep telefonumu elime alarak, önce gelen mesajlara sonra bir çoğumuzun içeriğini okumadan başlığına bakıp, yalandan beğendiği facebook’a ardından ülke de ve dünya da yaşananlara bakmak için twitter’e göz attım..
Ve beni uyandıranın neden olduğu aklıma gelince yeni bir cumartesi yazısı daha beynimden kalbime, ardından parmaklarıma oradan da bilgisayarıma akmaya başladı..
Çünkü beni gece yarısı uyandıranın bir rüya olduğu ve o rüya da hayatımın yol haritasını çizen çok değerli birini görmüş, tam olarak olmazsa da şimdi mum ışığı ile aradığım özlediğimi, sevdiğimi görmüştüm.
Rüyamı hatırladıktan ve gördüklerimi iyice hatıladıktan sonra dinlerken olağanüstü bir haz duyduğum Kur’an dinletisi açarak yazıma devam ettim..
Dinlediğim Kur’an hediye ettiğiminin, dün değerini çokta bilmediğimiz, çekip gittikten sonra da gözyaşları içinde aradığımız olması ise bir başka bir eziklik ve arayıştı..
Sizce rüyamda gördüğüm hangi sevdiğim, hangi beni ardından bırakıp, çekip, giden ve gelmesi mümkün olmayan ve bizi bekleyendi..
**Ekmeğe muhtaç bırakmak..
Kamu kesiminde eşi benzeri görülmemiş bir şekilde görevden çıkarma cezaları veriliyor. Şu anda on binlerce
ailenin ocağında gözyaşı, hüzün ve “yarın ne yapacağım?” kaygısı var. Resmi Gazete’de isimleri yayımlananların
sayısı 100 bini çoktan geçti, daha da devam edeceğe benziyor. İnanın bazılarına memuriyetten atılmak değil
Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi olmakla suçlanması daha ağır geliyor.
Şunu belirtelim: Kamuda terör örgütü elemanlarının bulunması zaten kabul edilemez. Girenlerin önemli bir
bölümü de AKP döneminde işe alındı. Kamu görevine son verilenlerin tamamının FETÖ’cü olduğuna kimse
inanmaz. Görevden alınanlardan tanıdıklarınıza bir bakın. Atatürkçü, laik, çağdaş isimler de bu furyada
görevden alınıyor.
Sadece bu alandamı oluyor ki bunlar?
Hayır tam tersi hemen her alanda yaşanan bu durum bizim camiamızda da yaşanıyor..
Son olarak benimde bir dönem gazete çıkardığım Kocaeli’nin en önemli gazetecilerinden olan Güngör Aslan’ın da gazetesine el konulup, ekmeğe muhtaç bırakıldığını öğreniyorum..
‘Kendisini arayıp, yapabileceğim bir şey var mı? diye sorduğum bir anda Ardahan’da beni arayan eşim basın müdürlüğünün ilanımızı iki aylığına askıya aldığını öğreniyorum..
Beni de şok eden bu gelişmenin gerekçesi de gazetemizin bo yalarının kurumadan basına götürüldüğü ve baskı hataları olduğu için olduğunu öğreniyordum..
Eşimin gergin ses tonunu ‘Bir şey olmaz hanım, neye dayanmadı ki buna da dayanmayalım’ diyerek yumuşatmaya çalıştığım bir sıra da bu ülkede birilerinin birilerini ekmeğe muhtaç hale getirmekle meşgüldü..
**Ayrılıklar hep zordur..
Ülkenin komşuları ile olan sorunları, komşuların emperyalist güçlerce işgal edilmeye çalışması, toprak ayrımları ve parçalanmalarını tartışıldığı bir sürecin yaşandığı şu günlerde yeniden ısıtılıp, önümüze getirilen başkanlık sisteminin ayrışıma neden olacağı da konuşulmakta..
Yani önce Başkanlık, ardından bu başkanlığı başında olacağı eyaletler ardından herkesin kendisini yönettiği öz yönetimlerin gündeme gelebileceği korkusu ve travması yaşanıyor ülkemde..
Evet benim de desteklediğim ve istediği başkanlık sistemine geçmeye çalışan ve 10 yıla yakındır bir çok sorun ve sıkıntıya neden olan sistemden ayrılmak istemeyen ülke zorda..
Başkanlık gelsin mi, gelmesin mi?
Sistem yenilenerek kalsın mı, kalmasın mı?
Başkanlık gelirse yapabilir miyiz, yapamaz mıyız?
Bölünür müyüz, bölünmez miyiz?
Soruları ile tartışılmaya devam eden sistem değişikliği bu ülkeye ne getiri bilmem ama bana sorarsanız kavga etmeden tartışılması en güzeli..
Çünkü Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olmasından bu yana zaten sistem değişmiştir..
denilen bir ülkedeyiz..
Ve Reis denilip, üzeri kapatılmak istenen Başkanlığı zaten o günden bugüne kadar Başkan olarak yapan bir Erdoğan bunu resmileştirmek istiyor..
Evet başkanlığı bende ama ülkemin bölünmeden istiyorum..
Bu ülkenin sistem değişikliğine olan ihtiyacın daha çok tartışılmadan, kan, revan bulaşmadan gerçekleşmesinde yanayım..
Zor ama şart olan bu değişikliği bir an gerçekleştirmek bu ülkenin önünü olduğu gibi hepimiz rahatlatacağına inananlardanım..
Kısacası aşklardan, sevdalardan, sevdiklerinizden, alıştıklarınızdan
ayrılırken yaşanan aynı duygu gibi 100 yıldır yaşadığımız sistemde de ayrılmak zor olsa da şarttır..
**Irak gibi Suriye’de diyecek..
**Fakir Yılmaz/Gazeteci
Son günlerin en çok tartışılan konuların başında gelen konu Irak Meclisinin topraklarında bulunan Türk Askerinin çekilmesini istemesi ve konuyu Birleşmiş Milletlere götürmesi olduğunu görmekteyiz..
Evet Irak ve Suriye’nin olduğu gibi ülkenin birliğinden bahseden yöneticilerimizin Irak’tan sonra Suriye’ye gönderdiği Askerlerimizin konumu yeniden tartışılmakta..
Çünkü başkalarının topraklarında bulunmak o topraklara tecavüz olduğunu ve bunun bir savaş nedeni olduğunu benim gibi bu ülkeyi idare edenler de iyi biliyorlar.
Irak’ın bu beklenmedik çıkışı karşısında önce şok olan ardından şaşkın şaşkın ‘ABD orada ne geziyor?’ diyerek müttefik dedikleri ABD ile zaten gergin olan ilişkilere yeni bir gerginlik ekleyen yöneticilerin şimdi ne yapacakları beklenmekte..
Çünkü Dünya 5’ten büyüktür diyerek Birleşmiş Milletlere kafa tutan başkanın dış politikası dolaysıyla gün geçtikçe iyiden iyiye sıkışan ülkenin kendisine komşu olan diğer ülkelerin topraklarında ki Askerleri nasıl bir yöntemle yasal hale getireceği yada geri çekeceğini de bilmiyor..
Evet Ortadoğu’da söz sahibi olmak için çabalayan ABD ile Rusya arasında adeta sıkışıp kalan ülkem bugünlerde bir hayli sıkıntıda..
Çünkü; ‘Irak’ta Meclis var mı ki böyle bir karar alıyor’ diyenlerde biliyor ki o açıklamayı ABD değil, ortada olmadığı, darmadağın olduğu ileri sürülen Irak üzerinden ABD’nin yaptırdığı bir gerçektir..
Şimdi gelelim Suriye’ye..
Çünkü Irak’tan sonra Suriye’nin de böyle bir yola başvurup, BM kanalıyla Türk askerinin topraklarından çekilmesini isteyebilir, biz Suriye’ye silahtan sonra ambulans gönderirken..