Ardahan’da okullara kar tatili!
Ardahan Valiligi yaptigi açiklamada, il genelinde yogun kar yagisi sebebiyle il genelinde okullarin 1 gün tatil edildigini duyurdu.
Ardahan Valililiginin tatil ile ilgili yaptigi açiklamada, “İlimizde yasanan yogun kar yagisi, olumsuz hava kosullari ve buzlanma nedeniyle Meteorolojiden yapilan uyarilar da dikkate alinarak, ilimiz genelinde Pazartesi günü, bugün egitim kurumlarinda, özel ögretim kurslarinda ve özel rehabilitasyon merkezlerinde egitim ögretime bir gün süreyle ara verilmistir.”
Valiligin konuyla ilgili resmi duyurusu da söyle;
DUYURU (OKULLAR TATİL EDİLDİ) (20.03.2022)
Yogun kar yagisi ve olumsuz hava kosullari nedeniyle ilimiz genelinde egitim-ögretime 21.03.2022 Pazartesi günü (1) gün süre ile ara verilmistir.
Ayrica, hamile ve engelli kamu personeli de idari izinli sayilacaktir.
Kamuoyuna saygiyla duyurulur.
Ardahan Valiligi
Kara kis geri geldi!
Ardahan’da 157 köy yolu kar nedeniyle ulasima kapandi.
Çig nedeniyle ulasima kapanan Ardahan-Şavsat kara yolunda karla mücadele eden bir is makinasi devrildi.
Kar yagisi, yogun tipinin yani sira çig nedeniyle ulasima kapanan Ardahan-Şavsat kara yolunda ekipler karla mücadele çalismasi baslatti.
Karla mücadele çalismalari sirasinda 183. Şube Şefliginde bagli bir is makinasi devrildi.
Kazada ölen ya da yaralananin olmadigi bildirildi.
Öte yandan yolda etkisini arttiran kar ve tipi yer yer görüs mesafesini düsürüyor.
Çildir-Aktas yolu tipi nedeniyle tirlara kapatildi
Çildir-Aktas Gümrük Kapisi’na geçis saglayan Çildir-Aktas kara yolunda kar yagisi ve yogun tipi nedeniyle tir geçislerine izin verilmiyor.Kent merkezi ve ilçeleri etkisi altina alan kar yagisi ve yogun tipi nedeniyle Çildir-Aktas kara yolunda ulasim kontrollü saglaniyor.
Tirlarin geçisine geçici olarak izin verilmeyen söz konusu kara yolu, Gürcistan sinirindaki Çildir-Aktas Gümrük Kapisi güzergahinda bulunmasi dolayisiyla tirlar için önemli güzergahlar arasinda yer aliyor.Karayollari 183. Şube Şefligi yetkilileri, il genelinde etkili olan olumsuz hava kosullari sebebiyle sürücülerin tedbirli olmalarini istedi.Söz konusu yolda ulasimin normale dönmesi için tipinin etkisini yitirmesi bekleniyor.Tipi, Ardahan-Kars ve Artvin ile ilçelerle baglantili olan yollarda da etkisini arttirdi.
Yardim ve Yataklik..
CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu 6 yil önce ve zaman zaman tekrarladigi açiklamalarina baktigimizda CHP’den ve muhalefetten beklenenlerin gün geçtikçe yumusak elestirilerle isi gelistirdigini, bunun adini da “Helallasma”olarak koydugunu görmekteyiz… Evet 6 yil önce yasanan ve akademisyenlerin tutuklanmasini elestirerek, “Ülkenin aydinlari tutuklanip, hapise atiliyor, bu demokrasiye atilan en derin darbelerden birisidir. Akademisyenler ellerine silah alip daga mi çiktilar? Terör örgütüne yardim ve yataklik yapan parti, Adalet ve Kalkinma Partisi’dir. Yürekli, cesur, namuslu anasindan helal süt emmis bir savci istiyorum bunlari sorusturacak. Hitler fasizminden kaçan bilim insanlarini kucaklayan Türkiye akademisyenleri hapse atan bir ülke oldu. Demokrasi artik bizim ülkemizde yok. Her yerde söyleyebilirsiniz. Kraldan fazla kralci aydiniz diye geçiniyorlar, batsin sizin aydinliginiz. Yanlisi neden dogru diye satiyorsunuz. Adiniz havuz medyasina çikmis, bu ayip size yeter. TBMM koltugu korkacak adamlarin koltugu degil, yürekli insanlarin koltugu olmak zorundadir” demisti…
Bu sözlere katilmamak elde mi dedirten Kiliçdaroglu’nun o günkü açiklamasi bu ülkenin demokrasisinin ne kadar zorda oldugunu da ortaya koyuyordu.
Çünkü “Ya benden yana olacaksin, yada terörist” diyen anlayisin gün geçtikçe demokrasiyi tanimaz hal aldigini ortaya koyan bu açiklamalari es geçmemek gerekir…
Bu nedenle; basta CHP olmak üzere, tüm muhalefet, demokrat güçlerle birligi yaparak demokrasiye sahip çikip, yine demokrasi yolu ile bu gidisata dur demelidirler…
Ve en önemlisi Newroz’a çok az günler kaldigi bu karli baharin sicak geçecegini belirtenler de bir adim geri çekilip, silahlari susturmali ve demokrasi mücadelesine nefes vermelidirler. Aksine kan ve göz yasi içinde yarim yamalak demokrasi de teslim olacak…
Ve burada en büyük görevin Rusya ve Ukrayna arasinda baris masasi kurmaya çalisan geçilemez denilen Çanakkale bogazini parasi hazineden, yani bizden yaptirdigi köprüyle geçen iktidar ve Ak Parti Genel Baskani, Cumhurbaskani su an 2023 stresini yasayan Erdogan’a düsmektedir…
arsiv haber 17/06/2016 tarihli haber
OKULLAR BUGÜN TATİL OLUYOR..
Ardahan’da Egitim..-202 Okulun ve kurumun bagli bulundugu Ardahan İl Milli Egitim Müdürlügü Bin 261 Dersligi bugün yapilacak olan kapanis töreni ile tatile girecek.
19 Bin 12 Ögrenci ve Bin 371 ögrencinin tatile girecegi bugün tüm okullarda bir dizi etkinliklerin yapilmasi bekleniyor.
Ardahan’da ki Egitim Rakamlar..
Okul/Kurum: 202 , Derslik:1.261 , Ögrenci: 19.012, Ögretmen: 1.371
Derslik Basina Düsen Ögrenci
İlkokul + Ortaokul: 18, Genel Ortaögretim: 22, Mesleki ve Teknik: 19
**Atalay mi, Topçu mu?
Yeni bir kanunla görev sürelerinin bir yil daha uzatilacagi ileri sürülen kurucu rektörler arasinda bulunan Ardahan Üniversitesinin Çildirli Rektörü Prof. Dr. Ramazan Korkmaz’in su an basinda bulunduklari görevlerini bir dönem daha devam edip, etmeyeceginin de tartisildigi su günler de önümüzde ki ay yapilmasi beklenen ARÜ Üniversitesine kimin yeni rektör olacagi da büyük bir merakla takip edilip, izlenmektedir.
Son karari verecek olan Baskan Erdogan’in da bu yönde bir ekip kurdugu ve Ardahan Üniversitesinin de içinde bulundugu bir çok üniversiteye atanacak olan rektörlerin isimlerini tespit ettirdigi yönünde bilgiler aldigimiz su günler de Ardahanli siyasilerin de bu konuda söz sahibi olmak için açik açik olmazsa da gizliden büyük bir rekabet içinde olduklari da görülmektedir..
Genç dinamik ve güler yüzlü Göleli Prof. Hemsehrisi Şeref Kiliç’i destekledigi ögrenilen AK Parti Ardahan Milletvekili Prof. Dr. Orhan Atalay’in su an Baskan Erdogan’in danismanlari arasinda bulunan Büyük Birlik Partisi eski Genel Baskani ve 5 aylik süresi içinde 20 yildir turzim müdürü olmayan Ardahan’a bir müdür atamayan geçici Kültür ve Turzim Bakani Yalçin Topçu’nun köylüsü olan Prof. Engin Özkan’i desteklemesi karsisinda sessizce bir yol izledigini görmekteyiz..
Bakalim bu yarisi mevcut rektör mü, Atalay mi yoksa Topçu mu kazanacak..
**Kanayan yara göç..
İktidara gelenin çelini, çocugunu ve de yakinini devlet kadrolarina doldurdugu, cebini doldurmaya gayret edip, göbegini sisirmeye devam ettigi ülkemin sinir ilin de göç hizla devam ediyor..
Bir iki yeni bina ile gelisiyor denilen, ama İlçeleri ve de köyleri hizla bosalan Ardahan’in en önemli sorunu göç devam ederken birileri gelip, adeta Ardahanlilar ile dalga geçercesine, ‘size tünel, havaalani degil, protokol yolu yapacagim’ derken koçunu alan çekip, gitmeye devam ediyor..
Yatirim olarak hapishane, yeni karakol yapan bir anlayisin yillardir bir türlü bitiremedigi alt ve üst yapinin adeta çöktügü bir yerin adi degil kent, vilayet olarak adlandirildigini görmenin üzüntüsüyle koçunu alip gidenlerin umut bagladigi metropollerde mutlu olmazlarsa da en azin da güzel bir sehir, gelisen bir kent, büyüyen sehirler umuduyla göç ederken oy verdiklerinin bile bir evinin olmadigi Ardahan’da, ‘Ben neden yasayayim ki?’ demeye devam ediyorlar..
Patlayan su sebekesinin deliginin günlerce bulunamadigi bir kentte yasamak zorunda kalanlarin Ardahan’da kalma israrini göremeyip, onlarin istedigi hizmetleri bir türlü getiremeyenlerin ‘Havaalnina gerek yok, önce yol yapalim’ derken kendi ilçelerinin yollarini bile yaptirmaktan zorlandigi bir sehrin her gün eriyen nüfusuyla nasil olup gelisecegini merak edemedikleri gibi, bu yönde çabalayanlari da engellemeye çalismasi ise kanayan yara göçü daha da hizlandirir Ardahan’da..
**Ankara Bahtikara..
Benim Ardahan Dernekler Federasyonu Genel Baskani olmami bir türlü içlerine sindiremeyen ve çalismalari engellemek için bin bir dolap çevirenler İstanbul ve Ardahan’dan sonra Ankara çikarmam karsisinda soke oldular..
Öyle ki birileri yine benim siyasi görüsümden, bir digerleri de attiklari kiytiriktan mesajlarla ‘Ankara’da ki etkinligi biz yapmiyoruz’ diyerek kafa bulandirmaya kadar götürdüklerini görmekteyim..
Birilerinin makam, san ve para gücüyle, digerlerinin para ve siyaset gücünü ellerinden tutanlara küçük çikarlar ugruna yalakalik olsun diye yapmak istedigimizi engelleme çabalari içinde olurken, bir digerleri de benim önlerinde ceket ilikleyecek biri olmadigimi anlayip, geri çekildiklerini görmekteyim..
Ancak unuttuklari tek seyin benim onlara ragmen Ardahanlinin o özlemini çektigi Güçlü Bir Ardahan Lobisi olusturma çabasinda gerek ARDA/FED Baskani olarak, gerekse yillardir yaptigim gazetecilik süresince vazgeçmeyecegimi anlayamamalaridir..
Bana ve arkadaslarima diz çöktürmeye çalisan, bana inat belediye otobüsleri ile İstanbul’dan Ankara’lara yolcu tasiyanlarin ve sözüm ona Ankara’da aldiklari 10’ar dakikalik randevular sonucu fotograflar vermekle is yaptiklarini sananlar, benimle önce ‘varim’ deyip, sonra ‘falan kizar’ di yerek’ geri çekilenler bilsinler ki; sizlere ragmen güçlü lobinin tohumu atilmistir..
Hem de ben degil, sizlerin gerçek yüzünü gören Ardahanlilar tarafindan..
**Sizlere Ragmen Demistim..
İstanbul ve Ardahan’dan sonra Ankara’da düzenledigimiz toplanti tüm engellemelere karsin basariyla gerçeklesti. Ankara’yi kendi pis çöplükleri sananlarin tüm engellemelerine karsin yüz önemli Ardahanlinin katildigi Ankara’da ki toplantida bir kez daha gördüm ki Ardahanli ‘Yalanci Ardahan Sevdalilari’ degil bu iste samimi Ardahanlilari ariyor ve desteklemeye hazir olarak duruyor.. Evet ARDA/FED Genel baskanligini üstlendikten sonra yapmaya çalistiklarimizi engellemek için bin bir ayak oyunlarinin bir yenisine sahit oldugumuz Ankara’da ki Ardahan cambazlarina, büyük bir ilgi gören toplantimiza katilan Ardahanlilar ders verdiler.. Çünkü kimin samimi, kimin sahtekar oldugunu iki gün içinde görüp, anladilar.. Yillardir Ardahan adini kullanip, Ardahanlilara, Ardahan’a bir katkilari olmayanlarin bizim çikislarimiz üzerine paniklenip, ARDA/FED Genel baskani oldugumdan bu yana alehte çalismalar içine girip, bizim yurt genelinde güçlü bir Ardahan Lobisi olusturma çabasini engelleme çabalarinin bir kez daha bosa çiktigi Ankara’da ki toplantimizin sonucunda güçlü bir Ardahan Lobisi olusumuna ne kadar ihtiyaç duyuldugu da bir kez daha anlasilmistir.. Ve bu yönde atilan adimlarin desteklenmesi ve de yaninda durulmasi gereken adimlar oldugu da anlasilmistir, onca ayak oyunlarina karsin.. Evet ne demistim bir önce ki yazim da? Sizlere ragmen ben degil, Ardahanlinin istedigi birliktelik olur, olacakta..
**Sizlere ragmen..
Benim Ardahan Dernekler Federasyonu Genel Baskani olmami bir türlü içlerine sindiremeyen ve çalismalari engellemek için bin bir dolap çevirenler İstanbul ve Ardahan’dan sonra Ankara çikarmam karsisinda soke oldular..
Öyle ki birileri yine benim siyasi görüsümden, bir digerleri de attiklari kiytiriktan mesajlarla ‘Ankara’da ki etkinligi biz yapmiyoruz’ diyerek kafa bulandirmaya kadar götürdüklerini görmekteyim..
Birilerinin makam, san ve para gücüyle, digerlerinin para ve siyaset gücünü ellerinden tutanlara küçük çikarlar ugruna yalakalik olsun diye yapmak istedigimizi engelleme çabalari içinde olurken, bir digerleri de benim önlerinde ceket ilikleyecek biri olmadigimi anlayip, geri çekildiklerini görmekteyim..
Ancak unuttuklari tek seyin benim onlara ragmen Ardahanlinin o özlemini çektigi Güçlü Bir Ardahan Lobisi olusturma çabasinda gerek ARDA/FED Baskani olarak, gerekse yillardir yaptigim gazetecilik süresince vazgeçmeyecegimi anlayamamalaridir..
Bana ve arkadaslarima diz çöktürmeye çalisan, bana inat belediye otobüsleri ile İstanbul’dan Ankara’lara yolcu tasiyanlarin ve sözüm ona Ankara’da aldiklari 10’ar dakikalik randevular sonucu fotograflar vermekle is yaptiklarini sananlar, benimle önce ‘varim’ deyip, sonra ‘falan kizar’ di yerek’ geri çekilenler bilsinler ki; sizlere ragmen güçlü lobinin tohumu atilmistir..
Hem de ben degil, sizlerin gerçek yüzünü gören Ardahanlilar tarafindan..
**Kursunlara gelesin..
Gezersen bir baskasiyla
Dayanamam inan buna
Ayrilalim dersen bana
Kursunlara gelesin gelesin
Seni ölesiye sevdim
Ugrunda canimi verdim
Askimiz hic bitmez derdim
Ah….Kursunlara gelesin
Birgün unutursan beni
Tutarsan bir baska eli
Gözlerinde yagmur seli
Kursunlara gelesin gelesin..
Burhan Çaçan’in yanik sesi ile söyledigi bu türküyü aklimiza getiren CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu’nun ayaklarinin altina atilan kursun ile gündem bir anda degisti..
Basta CHP’liler olmak üzere AKP karsitlari ve bu gidisattan memnun olmayanlar Kiliçdaroglu’nun kursunla tehdit edildigini iler sürüp, karsi savunmaya geçti..
Halbu ki kursunlarin yagmur olup, uçustugu su günlerde bu kursun ve bombalardan dolayi giden canlar ülkenin asil gündemi olmasi gerekirken, bu kirli savasa kapali kapilar ardindan destek verdigi ve son olarak HDP’li vekillerin dokunulmazliklarinin kaldirildigi oylamanin basaktörü oldugu belirtilen CHP’nin de suçu yok mu bu ayak altina degil, toplumlarin arasina atilan kursunlardan..
Evet, cinsel tacizden sabikasi olan salaganin birinin Kiliçdaroglu’nun ayaklarinin altina attigi kursun çekirdegi ile kiyamet koparanlar size sormak lazim..
Bu memlekette onca canin kursunlara kurban edildigi bir siyasetin süre geldigi ülkemde Ankara caddelerine astiginiz, ‘terörü lanetliyoruz’ afisleriyle mi yasananlari, yasanacaklari durduracaksiniz?
‘Haydi oradan’ dedirten ve bir kursun çekirdegi ile kiyamet koparanlarin ödünün patladigi su güzelim ülkede art arda patlayan kursunlarin artik durmasi için ne yaptiniz, sanal ortamda kahramanliklarda öte niye, ‘Bayrak, cumhuriyet’ yürüyüsleri gibi alanlara çikip, ‘Artik yeter’ demiyorsunuz?
İste tam da bu arada Burhan Çaçan gibi yeniden sormak gerekmez mi, ‘Gezersen Baskasiyla, Tutarsan bir baska eli kursunlara gelesin’ denmez mi?
Baskan’dan daha çok baskan kesilip, bu ülkeyi her gün içine çekilmek istenen iç çatisma batakligina çekenlerin ayaklarinizin altina attigi kursunu yarin topugunuza sikmayacagini nasil garanti edebiliriz?
Bilemiyorum ama ne kadar cani, sapik varsa vatan-millet-sakarya dedigi su günlerde kendilerine solcuyum diyenlerin ulusalciligi birakip, basta Kürtlerle olmak üzere toplumun tüm kesimleriyle mutlaka el ele verecek politikalar gelistirmesi gerektigini bir kez daha hatirlatirken ayni gün basbakan ile görüsüp, Kiliçdaroglunu kursun çekirdegiyle kinayan salaganlari da anlamis degilim..
Gerçi anliyorum baskan ve ekibinin yaratmak istedigi korku imparatorlugunda onlarda faydalanip, asil suçlarini kapatma yollarina gittiklerini ya neyse..
Evet buradan bir kez daha sesleniyorum, kimsenin kursunlara gelmemesi için herkesin samimi olmasi gerek..
**Vurun HDP’ye..
‘İstanbul ve Ardahan’dan sonra Ankara’da da Ardahanlilari bir araya toplayabilir, ülkenin baskentinde de variz diyebilirmisiz? diye çiktigim yolun sonunda, simit, su satarak egitimimin bir bölümünü tamamladigim Ankara’ya girdigimin üzerinde 24 saat geçmemisti ki geride biraktigim o Ardahan kadar çok sevdigim İstanbul’da yine bomba patlatildigini sabah haberlerinde ögreniyordum.
Gerçi her zaman güvendigim sezgilerim yine beni yaniltmamisti..
Çünkü İstanbul’dan Ankara’ya dogru yol alirken basta Diyarbakir otobüslerinin özenle aranmasi olmak üzere yol boyu olaganüstü bir güvenlik önlemi ve bu önemlerin getirdigi korkunun bosalttigi otoban ve Ankara’da hissettigim ve ‘yine mi?’ diye düsündügüm bomba bu kez de İstanbul’da patlatilmisti..
Evet maalesef yine..
Toplumun artik alismaya basladigi ve sanki rutin bir olaymis gibi ilk sokunu atlatip, yeniden hayata dönmeye çalistiginda bir kez daha sahit oldugum son İstanbul bombasinin 11 canin yani sira bu toplumdan bir parça daha alip, götürdügünü de gün boyu yaptigim ziyaretlerden bir kez daha anliyor ve ‘Herkesin, ‘Nereye gidiyoruz?’ diyerek bir birine soru sormaya devam ettigini de üzülerek görmekteydim..
Ve en önemlisi İstanbul’da ziyade Ankara’nin bu yasananlarin büyük bölümünü baskentteki idareci, siyasetçilere,meclisteki, çankaya’da ki, saraydakilere yükledigine de sahit oluyordum..
Hele hele baskentin baskanlik konusunda çok keskin ve bu sisteme net bir biçimde karsi oldugunu gördügüm su bir kaç günlük Ankara ziyaretimde sanki herkesin bir kurtarici bekledigi ve bu beklenenin her an gerçeklesecegini sandigina da sahit oluyordum..
Yani baskent Ankara baskanliga tak karsi, bir o kadar da bu yasananlarin baskanlik sevdasi sonucu yasandigini ima eden bir bakisla patlayan bombalara, alt üst edilen sehirlere ve giden canlara baktigina sahit olmaktaydim..
Yani baskent son bir iki yildir yasananlari baskanlik meselesi üzerinden baktigi ve bunun kesin ve net bir biçimde hissedildigi Ankara’da diger bir konu da PKK’ dahil herkesin bu aralar HDP’ye vurdugunu ve bu yasananlardan asil amacinin tek disi kalmis muhalefet olarak gösterdigi HDP’nin sonunun hazirlandigi ve bu engelinde PKK’nin toplum nezlinde destek görmeyen can alan eylemlerinin de yardimiyla asilmasi halinde o birilerinin çok istedigi rejimin rahatça hayata geçirilecegine de inandiklarina sahit oluyordum, İstanbul’a göre bahar kokusunun daha güzel his edildigi Ankara’da..
Evet, ARDA/FED olarak Ankara’da da bir toplanti yapmak için geldigim Ankara’da bir kaç gündür gördügüm, hissettigim konularin basinda herkesin 7 Haziran ve 1 Kasim seçimlerinde bu yana nefes aldirilmayan ve ne yapacagini sasiran HDP’ye vurdugunu ve son olarak baskanin imzaladigi dokunulmazlik yasasi ile herkesin HDP’yi el birligi ile bitirmeye çalistigina, ama Ankara’nin da baskanliga keskin bir sekilde karsi olduguna sahit oluyordum..