Alınan bilgilere göre, Çıldırlı ve istanbul’dan bir yatırımcının kendi imkanları ile kurduğu ve 7 işsize iş kapısı olan kaz tüyü fabrikasının kapısına Belediyenin mühür vurması oldu.
Kazandığını doğduğu ilçeye yapması ile tanınan Çıldırlı iş adamı Ethem Özcan ve Tüysan Kaz Tüyü Mobilya San. Tic. Ltd. Şti. yaklaşık 500.000 Bin Türk lirası harcayarak, bölgede bir ilk olan kaz tüyü fabrikası kurup,karların yağması ile kesimi başlanan kazlardan elde edilen tüyleri kurduğu ekip ile köy köy dolaşarak çöpe atılan tüyleri toplayıp kurduğu fabrikasın da işlemeye başladı,bir taraftan da fabrikasına gerekli olan izinler için çabalayan iş adamlarından Ethem Özcan’a siyasi olarak husumet güttüğü ileri sürülen Günay Topkaya’nın şikayet dilekçesine istinaden belediyenin şikayet üzerine tüy toplama yerini mühürlediği kendisine destek yardımcı olunmadığını düşünen Belediye Başkanı tarafından gönderilen zabıtalarca fabrikasının kapısına mühür vurulması karşısın da şok oldu .
Ardahan’ın Gürcistan ve Ermenistana açılan gümrük kapısının olduğu İlçesine kendi imkanları ile kaz tüyü fabrikası kurup, 7 işsize iş imkanı sağlayan ancak beklediği desteğinin tam tersi ile karşılaşan İşadamı Özcan teşvik ve moral beklerken yaşadığı bu durum karşısın da ‘bölgeye neden yatırım yapılmadığını bir kez daha anlamış oldum’ dedi.
**BAŞKAN: RUHSATI KONUT, AMA ZEHİR SAÇIYOR!
Konu hakında bir açıklama yapan ve mühürlemeyi doğrulayan Çıldır Belediye Başkanı Kemal Yakup Azizoğlu bahsi geçen yerin sanayi bölgesi olmadığı gibi kimyasal maddelerin kullanılıp, pükürtüldüğü işletmenin mahalle içinde korsan bir şekilde yapılması ve olmasından dolayı mühürlediklerini belirtti.
Başkan Azizoğlu haberimizle ilgili geniş açıklamayı daha sonra ‘belge ve bilgileri ile kamuoyuna sunacağız da’ dedi.
KAZ FESTİVALİ YAPILMAYAN
ARDAHAN’DA KAZ DESTEĞİ!
*05/11/2019 Tarihl Haber
Kaz Festivali’nin yapılması istenen Ardahan’da Kazcılık Eylem Planı çalışmaları çerçevesinde uygulanan “Kaz Üretimi Projesi” kapsamında, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarınca ihtiyaç sahibi vatandaşlara damızlık kaz dağıtımı yapıldı.
Ardahan Valisi Mustafa Masatlı’nın talimatları üzerine Ardahan Valiliği Koordinasyonunda hayata geçirilen Kazcılık Eylem Planı çalışmaları çerçevesinde uygulanan “Kaz Üretimi Projesi” kapsamında, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarınca ihtiyaç sahibi vatandaşlara damızlık kaz dağıtımı yapıldı.
İl merkezi ve ilçelerde Ardahan kazının üretiminin arttırılması, vatandaşların kaz yetiştiriciliğine teşvik edilmesi ve kazcılıktan gelir sağlanması amacıyla uygulanan Kazcılık Eylem Planı çerçevesinde ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza damızlık kaz dağıtılması planlandı. Bu kapsamda hayata geçirilen “Kaz Üretimi Projesi” ile Merkez ve ilçe SYD Vakıfları aracılığıyla, tamamı yerli ırk olan 645 kaz ihtiyaç sahibi ve kaz yetiştirmeye şartları uyan vatandaşlarımıza teslim edildi. Ayrıca, kazların beslenmesi için sahiplerine arpa desteğinde bulunuldu.
Kaz Tüyü
KAR’DA BİZİM, KAZ’DA AMA
FESTİVALLER BAŞKALARININ!..
Ne olacak bu memleketin hali?
*Arşiv Haber 04/03/2016 Tarihli Haber
Kar turizmi gibi elimizde ki potansiyele sahip çıkamadığımızın yeni bir göstergesi, kaz geceleri ile yılda bir gündeme gelen dernekler festivali düşünemeyince kaza da elin oğlu sahip çıktı.. 6 Ay kar altında kalıp, kar turizmin değerlendiremeyen biz Arahanlılar Kar Festivalini Arahan’a komşu Artvin’in Şavşat ilçesine kaptırırken, ikinci önemli gelir kaynağı olan Kaz’ı da Kaz etini doğru dürüst tatmayan İstanbul Küçükçekmeceliler kaptırdık.
Ardahan, Kars, Erzurum, Ağrı gibi doğu illerin de kışlık yiyecek olarak besleyip, büyüttüğü Kaz’ın tanıtımı konusunda erek, bölge belediyelerinin, valilik yada kaymakamlıkların gerek ise yılda bir kaz gecesi yaparak, hesabını veremedikleri kazlı, sözlü geceler ile yetindikleri şu günlerde kazla uzaktan, yakından alakası olmayan İstanbu Küçükçekmece belediyesi bu önemli potansiyeli ilçeyi tanıtmak için değerlendirip, festival düzenliyor.
**Kar’da itti, Kaz’da..
Onca değeri olmasına karşın yoksulluğun pençesinde kıvranan ve bu nedenle göç etmeye devam eden bölge halkının büyük bir emekle yetiştirip, büyüttüğü kazların ekonomiye kazandırılması konusunda bugüne kadar ciddi bir adım atılmaması gibi 6 ay boyunca yerde kalan kardan da başta kış turizmi olmak üzere bir çok alanda faydalanmayı bilemeyen bölge yetkileri ve dernekleri Kar’ı Artvin, ize’ye, Kazı’da Küçükçekmeceye kaptırmış oldular.
.jpg)
BEYNİ ALTINDAKİLERİNİ BAŞKALARINA YAZDIRAN..
Düşüncelerini aktarmaktan korkan ve düşündükleri gibi yapması gerekenleri başkalarının üzerinden yapma beleşçiliği yapanların sanal ortamdaki paylaşımlarına bakınca kendilerini kurnaz saydıklarını düşünmekten kendimi alamıyorum.
Çünkü yaşam şekillerini başkaları üzerinden idame etme alışkanlığı içinde oldukları da görülen bu tiplerin aslında beyinciklerinin altındaki sakladıklarını da dışa vurduklarını da fark etmez, anlamazlar..
Evet başta Çevre İl Müdürlüğüne geri dönmeye çalıştığı ileri sürülen ve Ardahan’da hem de iktidar partisinden iki dönem belediye başkanlığı yapan Faruk Köksoy olmak üzere bir çoklarının kendi gerçek düşüncelerini yansıtan paylaşımların üzerine konup, aslında bir hayat boyu süren ama yazıya dökülüp, özetlendiğinde bir iki dakika sürecek olan gerçek düşüncelerini yazmaktansa kendileri gibi düşünen başkalarının düşüncelerini paylaşarak, bir taraftan ‘bende öyle düşünüyorum’ demek istediğini dışa yansıtır, bu yansıma ters teperse de, ”ben değil o yazmıştı, bende beğendim elesine paylaştım” diyerek akılları sıra kurnazlık yaparlar..
Ancak bu paylaşımlara baktığınızda bir çoklarının küçük beyinciklerinin altında bulunan ve hep homurdayan ama yüreksizliklerinden dolayı topu, pardon tepkilerini yani faşistliklerinin dışa vurması olduğundan başka bir şey olmadığını da görürüz.
Ve bu beyincik altı düşüncelerin asıl bu ülkenin sorunu olduğu ve toplumlar arasındaki uçurumları her atılan tweet ve yapılan paylaşımlarla her gün biraz daha ayırdığı da diğer bir gerçektir.
Ve asıl önemlisi insanların kimin dost, kimin düşman olduğunu da anlatan sanaldaki paylaşımlara baktığınızda da diğer bir önemli konunun da insanım diyenlerin gerçek yüzlerini ortaya koymalarıdır..
Zaten bu ortamı yaratanların asıl amacı o değil mi ki bu dünyada kimin ne yaptığı, hangi kişiliğe sahip olduğunu yatak odalarına kadar giren ve kimin kaçta uyuyup, kaçta kalktığını bilmeye bile yarayan sanal aracılığı ile küçük beyincikleri kendi büyük beyinlerinden toplayıp, derleyip günü geldiğinde yüzlerine şamar gibi vurmak dışında..