**Çıldır Kış Şöleni İçin Protokol İmzalandı
Çıldır Kaymakamlığı, Serhat Kalkınma Ajansı ve Çıldır Belediyesi işbirliği ile düzenlenen ve bu yıl 6.si gerçekleştirilecek “Çıldır Kristal Göl Atlı Kış Şöleni” için kurumlar arasında işbirliği protokolü imzalandı.
Protokol Çıldır Kaymakamlığında Kaymakam Bedirhan İmamoğlu‘nun makamında Çıldır Belediye Başkanı Yakup Azizoğlu ve Serhat Kalkınma Ajansı Ardahan YDO Koordinatörü Nurullah Karaca’nın katılımı ile gerçekleştirildi.
Çıldır Kaymakamı Bedirhan İmamoğlu yapmış olduğu açıklamada, “Bölge’de kış doğa ve kültür turizminde kapasite geliştirilmesi sonuç odaklı program kapsamında yürütülen organizasyon başta Çıldır, Ardahan olmak üzere Bölge turizmi için oldukça önem taşımaktadır. Çıldır Kristal Göl Atlı Kış Şöleni yerel ve ulusal basın tarafından her yıl dikkatle takip edilmektedir. Bu yönü ile Ardahan turizm sektörü için önemli organizasyon olan “Çıldır Kristal Göl Atlı Kış Şöleni” Serhat Kalkınma Ajansı, Çıldır Kaymakamlığı ve Çıldır Belediyesi işbirliği ile 09 Şubat Cumartesi günü yapılacaktır” dedi.
*Yaptıklarını Yazmıyor muşuz!..
Yeni bir yerel seçimlerin gündeme girmesiyle birlikte başkan adayları ve onlarla yol arkadaşı olma yarışında olan meclis üyeleri oy alma ve seçmeni kandırma için sık, sık yaptıkları toplantılarda, yaptıklarını, yapacaklarını anlatırlarken bunları kamuoyuna,durması gereken basından, gazetecilerden çok dertli olduklarını da dile getirip, ‘bazı ulusal ve yerel gazetelerin yapılanları görmemezlikten gelip, olumsuzlukları ise abarttıklarını vurgulayıp iftiraya varan suçlamalarda bulunduklarını duyup, öğreniyoruz..
Ve aynen şöyle suçlamalarda bulunuyorlar..
-Menfaat beklentisi içinde olan bazı gazeteciler, kişisel çıkarlarının olmaması durumunda hemen karalama kampanyasına başlıyor.’ diyorlar, demişler..
Hemde gazeteci geçinip, bol bol kahvaltı yapıp, yemekleri yerlerken sözde not alan ama haber yapmayı bilmeyen, beceremeyen ama bol fotoğraflar paylaşıp sözde gazetecilerin yüzüne ve yanlarında..
Ancak tüm eleştirilerimize karşın adlarını her yazdığımız da yaptıkları güzel şeyleri, unvanlarını yazdıklarımız, emeğiyle hak ettiğine inandığımız ve kendilerine saygı gösteren gazetecilerin başından geldiğim için ve ülke adına beklediğimiz hizmetleri alamadığımızdan dolayı kendilerini en çok eleştiren bir gazeteci olarak üzerime aldığım bu tür açıklamaları Ankara’dan İstanbul’a dönerken okuyunca hem üzüldüm, hem de güldüm..
Üzüldüm,..
Çünkü ‘gazeteci geçinenler’ dediklerinin, ‘Siz bu lafı kime diyorsun?’ diye bir soru soramadıkları gibi ya bunu kendilerine dediği için yüzleri kızarıp, kabul ettikleri yada bu yönde açıkları vardı da sormamışlar..
Güldüm..
Çünkü şahsımın da,içinde olduğuna inandığım ve gazeteciyim diyenlerin değil menfaat için, memleketim Ardahan’ın, ülkemin sorunları ile ilgili normal bir görüşme bile olmaz..
Çünkü oy aldıktan sonra unuttukları seçmenin olduğu gibi benim telime de kolay kolay çıkmaz bu tip iftiracı ve kendini halka,adamış diye yutturanlar..
Birde bizi doğrulayan olumsuzlukları kabul edip, yapamadığı hizmetleri birazcık (!) abarttığımızı belirtip, adeta kabullerine de bunlara acıyarak gülüyorum..