İstanbul, Sarıyer’de Ardahanlı taksiciyi bıçaklayarak öldüren iki kuzen kanlı kıyafetleriyle Eyüpsultan’da yakalandı. Çıkardıkları mahkemece tutuklanan ikilinin “Hızlı gitmesini isteyince aramızda tartışma çıktı. Biz de öldürdük” dedikleri öğrenildi.
Alınan bilgilere göre İstanbul’da korsan taksicilik yapan 33 yaşındaki Volkan Karakaya, (Çıldır Semihaşakir köylü)geçtiğimiz günlerde akşam saatlerinde Adem A. (18) ile Y.A. (15) isimli iki kuzeni Sarıyer’e götürmek için aracına aldı. İddiaya göre; araç seyir halindeyken iki kuzen Volkan Karakaya’dan hızlı gitmesini isteyince tartışma çıktı. Çıkan tartışmanın alevlenmesi üzerine aracını kenara çeken Volkan Karakaya iki kuzene inmesini söyledi.
ARACI GASP ETMİŞLER
Araç içinde başlayan arbede yol kenarında kavgaya dönüştü. İki kuzen Karakaya’yı bıçaklayarak öldürdükten cebindeki paralarla birlikte aracı gasp ederek olay yerinden hızla uzaklaştı.
KANLI KIYAFETLERİ ELE VERDİ
Olaydan bir süre sonra Eyüpsultan’a gelen iki kuzen, kan lekeleri bulunan kıyafetleriyle dolaşınca durumdan şüphelenen vatandaşlar polise bildirdi. İhbar üzerine harekete geçen Eyüpsultan İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri şüphelilerin peşine düştü. Gasp ettikleri araçla kaçmaya çalışan şüpheliler durduruldu.
KAN LEKELERİ SORULDU
Polisler, Adem A. (18) ile Y.A.’ya (15) kıyafetlerindeki kan lekelerini sorulunca cinayet işlediklerini itiraf etmek zorunda kaldılar. İtiraf üzerine harekete geçen polis şüphelileri gözaltına alırken, öldürülen Volkan Karakaya’nın cansız bedeni, otopsi için Adli Tıp Kurumuna gönderildi.
KAN DONDURAN İTİRAF
Gözaltına alınan 15 yaşındaki Y.A. Çocuk Büro Amirliğine gönderilirken, Adem A. ise sorguya alındı. Yapılan sorgulamalarda, Adem A., “Kuzenin Y.A. ile korsan taksi çağırdık. Seyir halindeyken biraz daha hızlı gitmesini söyledik. Bunun üzerine çıkan tartışma sonucu olayı gerçekleştirdik” dedi. Emniyetteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından iki kuzen tutuklandı.

*Arşiv Haber 06/06/2019 Tarihli Haber
İki Köyde Kavga, Bir Çok Kişi Yaralandı!
Kazada 1 Kadın Öldü!
Ardahan merkeze bağlı iki köyde meydana gelen kavgalarda bazıları ağır olmak üzere bir çok kişi yaralandı.
Bayram Mesajınız ve Reklamınız İçin; 05354183258
Alınan bilgilere göre önce aynı zamanda Gazeteci Fakir Yılmaz’ın köylüleri olan Küçük Sütlüce Köyü (Şişka) da meydana gelen kavgada bir kişi başına aldığı keser ağzıyla ağır yaralanırken bir çok kişide çeşitli darbeler sonucu yaralandılar.
Çıkan kavga da başına aldığı keser darbesi ile ağır yaralanan bir kişinin Erzurum’a sevk edildiği ve hala komada olduğu öğrenildi.
Öte yanda yine Ardahan Merkeze bağlı Köprücük (Hıskar) köyünde meydana gelen kavgada da yine bir çok kişinin yaralandığı her iki kavganın hayvan otlatma tartışmasının büyümesi ardından meydana geldiği alınan bilgiler arasında oldu.
Diğer yanda geçtiğimiz gün meydana gelen ve bir çok kişinin yaralandığı trafik kazasında ağır yaralanan kadının kurtarılamadığı ve hayata göz yumduğuıda alınan diğer haberler arasında oldu.




















.jpg)



.jpg)


.jpg)
.jpg)
Müzikler eşliğinde yazmak..
‘Kör olasın sebep, oy sevdalım, belalım oy oy oy yoldaşım yıkılsın sebep olan’ diye başlayıp devam eden Emre Saltuk’un, ‘sevdalım, belalım, yoldaşım’ diye devam eden türküsü eşliğin de ele aldığım bugünkü yazımın nereye varacağını ben bile kestiremesem de devam eden şarkı, türkü ve şiirler eşiliğinde yazmaya başladım bile..
Ve en sert, en ciddi, en dertsiz olarak görüp, algıladığımız insanların da zayıf yanları olduğunu düşünmeden hayat denen girdabın akışına kendimizi kaptırdığımız şu dünyada o kadar yazılan kitap, söylenen türkü, şarkı ve şiirlerin neyi anlattıklarını da pek anlamak istemez ve sadece kulak pasını giderdi der geçeriz.
Ama ekmek, su kadar ihtiyaç duyduğumuz bunların yani kitapların, türkülerin, şarkıların, şiirlerin de biz insanlar için olduğunu ve onların yaşamın birer parçası olduğunu anlamak için tek dişi kalmış canavara inat tek teli de kalsa tınlayan sazın tellerine dokunmak yeter, artar bile..
Bu yetmezse yüreğimizi, kalbimizi, beynimizi yoran duyguları hafiften çalan bir müzik parçası ile dinlemek yeter artar bile..
Öyle ki her çalan sazın, çalgının kulağınızdan girip, yüreğinizde, kalbinizde ki volkan olmuş dağa değercesine duyguları patlatır, yakar, içinizden dışarı atarak, sizi rahatlattığını anlarsınız..
Ve kendinizi bir şiirin, ya da bir türkü, şarkının içinde bulur yaşadıklarınızı anlattığını anlar, duygulanırsınız..
Önce dalar, kendinizi anlatan o şiirleri, türkü ve şarkıları kırık sazın eşliğinde dinlediğinizi anlasanız da içinizde volkan olup, homurdanan duyguları göz yaşları eşliğinde patlatmamak için mücadele verdiğinizi hissedip, çevrenizde, ‘kimse var mı yok mu?’ diye bakarken o yaşları içinize yüreğinize akıtırsınız..
Ve rahatladığınızı hissedip, anlasanız da aslında bir süreliğine de olsa yaşadığınız duygulara eşlik eden şiir, şarkı ve türküler eşiliğinde geçen zamanla ve yaşadıklarınızla birlikte bir hayli yorulduğunuzu anlar, sessizce kenara çekilerek yeniden bir kaplumbağa ya da salyangoz gibi kabuğunuza sığınırsınız..
Ama, Allahüekber dağlarında doğup, Göle, Ardahan, Hanak, Çıldır’ı geçip, uluslararası bir akışla Gürcistan üzerinden geçerek aslında göl olan ama içimizde ki duygular gibi o kadar sıkıntının doldurduğu Kura Nehri’nin de ulaştığı Hazar Denizi gibi olur, içinizdeki seller..
Ve içinde yaşam bulan o kadar balık ve canlının yaşam merkezi halini alan Hazar (Gölü) Denizi gibi ulaşmak istediğinize doğru asice dalgalanıp, kafanızı taşa vurur gibi sizde sahile vurup, vurup geri çekilirsiniz..
Bir çoğu şiirlerden doğup, türkü, şarkı olan onca müziğin aslında sizi anlattığını düşündüğünüzde bu şiir, şarkı, türküler sazlar ve diğer çalgılarla kulağınızın pasını, yüreğinizin ateşini söndürmeye bire bire olduğunu da anlarsınız..
Bu duygular sizin gibi birer insan olan ve yaşadıklarını şiirlere, türkü ve şarkılara döken her şairin, sanatçının kendine has bir tarzı, kalemi, konusu ve duygusu vardır.
Örneğin; Özdemir Asaf’ın kalemi çok naiftir, Turgut Uyar’ın dizeleri hüzün kokar, Nazım Hikmet aşk, memleket, dostluk gibi her konuda yazmıştır. Nazım Hikmet’in elbette her şiiri birbirinden güzel. İçinden seçim yapıp, kıyaslamak da haliyle çok zor. Ama, ‘Hoş Geldin Kadınım’ şiirinin yeri bambaşkadır.
Bir erkek kadınına ya da kadın erkeğe aşkını daha nasıl anlatabilir ki? Aşkı en derin duygularla, yalın ifadelerle ve teslimiyet ruhuyla anlatan harikulade bir şiir. Üstadın bu şiiri bestelenerek, birçok şarkıcı ve sanatçı tarafından da okunmuştur.
Peki ya bunca şiiri, sözü şarkılara, türkülere dökenlere ne demek gerekir?..
Hiç bir şey demeden hala sesiyle bir çoğundan daha star olan İbrahim Tatlıses’in ‘Yazı yazdım kararsız, derde düştüm çaresiz, ben düştüm bir ataşa, siz düşmeyin yanarsınız..’ diye başlayan ve devam eden türkü, şarkı ve şiirlerin ‘hepsi benim için’ diyerek sona eren hayat ve müzik eşliğinde sizde susun en iyisi..

HDP’ye Bileşen Adayı mı Geliyor?..
16/03/2015 Tarihli Haber
Yaklaşan genel seçimler öncesi aday adayların yarıştığı partilerin başında gelen Halkın Demokrasi Partisinin ‘Bileşenler Adayını’ Ardahan’da göstereceği ileri sürüldü.
80 Gün kalan 2015 Genel Seçimleri öncesi 8 aday adayın yarıştığı HDP Ardahan Aday Adayları halkla bütünleşmeye çalıştığı şu günlerde HDP Genel Merkezinin geçen seçimde olduğu gibi bu seçimde de Ardahan’da kendi adayını aday olarak göstereceği ileri sürüldü.
Konu hakkında gerek Ardahan ve Ankara’da gerek ise İstanbul’da yaptığımız araştırma da HDP’nin geçtiğimiz genel seçimlerde olduğu gibi önümüzde ki genel seçimlerde de HDP ile hareket eden parti ve stkların önereceği bir isimle Ardahan’da seçime gideceği bilgilerine ulaşırken bu isimin hala belirlenmediği ama büyük bir ihtimalle bu kişinin Alevi olabileceği yönünde intibalara varıldı.
**Hakan Çapan HDP Genel Merkezindeydi..
Öte yandan Göleli Çapanlardan olan Hakan Çapan’ın da Ankara’ya giderek HDP Genel Merkezinde bazı üst düzey yetkililerle görüşmeler yaptığı, bu görüşmenin büyük bölümünün Çapan’ın Ardahan’da HDP’den Adaylığı üzerinde olduğu alınan diğer bilgiler arasında oldu.