SEN ÖNCE SENİN TAVIRLARIN DOLAYSIYLA DAĞILMA NOKTASINA GELEN CHP ARDAHAN’DAKİ İSTİFALARDAN BAHSET!..
24 Haziran’da yapılacak Başkanlık ve Milletvekili Genel seçimleri öncesi Ardahan CHP’de yaklaşık 16 kişinin istifa ettiği öğrenildi.
Her gün biraz daha kan kaybeden Ardahan CHP’de, CHP Gençlik Kolları Başkanı ve Yönetimi, CHP 1. Sıra Milletvekili adayı Öztürk Yılmaz ve Merkez İlçe Başkanı Vedat Temel’e tepki olarak ettikleri öğrenildi.
Gazetemizin aldığı bilgilere göre, CHP Gençlik Kolları Başkanı ve Yönetimi istifa dilekçelerini CHP Ardahan İl Başkanlığına sundukları öğrenilirken, seçime 10 güne kala yaşanan bu istifa depremi diğer ilçelere de yansıyabileceği iddia edildi.
CHP’de yaşanan istifa furyası ardından partide huzur kalmadı. CHP’de her gün biraz daha su yüzüne çıkan sorunlar nedeniyle parti üyesi Gazeteci Talip Şahin Şirin’de istifa etti.
Konu hakkında görüştüğümüz CHP Ardahan Gençlik Kolları Başkanı Tanju Bozkurt istifa haberlerini doğrularken, konu ile ilgili bir basın açıklaması yağacağını söyledi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı: F-35 Uçakları Seçim Öncesi Rüşvettir
CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, F-35 savaş uçaklarının Türkiye’ye 21 Haziran’da teslim edileceğini hatırlatarak “Bu yapılan seçim öncesi bir rüşvettir” dedi.
Seçim bölgesi Ardahan‘da çalışmalarını sürdüren CHP Genel Başkan Yardımcısı Ardahan milletvekiliÖztürk Yılmaz, parti binasında açıklama yaptı. ABD‘nin F-35’lerin teslim tarihinin seçimden 3 gün önceye denk gelmesini eleştiren Öztürk, “Bu yapılan seçim öncesi bir rüşvettir” dedi.
“SEÇİM ÖNCESİ ŞOV YAPILIYOR”
Öztürk, “ABD firmasının 21 Haziran’da F-35’lerin teslimi konusunda bir açıklama yaptığını biliyoruz. Esasen ABD ile AKP hükümeti basın önünde çatışıyormuş gibi görüntüler vermelerine rağmen, bu seçim öncesi bir rüşvettir. Bu açıkça seçim öncesine getirilmek suretiyle bir şov yapılması, işte biz böyle güçlüyüz, dünya ile ilişkilerimiz gayet iyi, savunma alanında gayet iyi gidiyor görüntüsü verilmesine dönük bir tarih programlanması olarak görüyoruz biz bunu” ifadelerini kullandı.
“KAMUOYUNU ALDATMAYA YÖNELİK ÇALIŞMALAR”
Öztürk sözlerine şu ifadelerle devam etti;
AKP’nin hükümet olarak hem içeride, hem dışarıda, içinde bulunduğu açmazı aşabilmek için bütün ulusal konuları seçim malzemesi yapması, seçime dönük ve seçimle alakalı her şeyi gündeme getirmesi ibretlik bir durumdur. Ama ne olursa olsun, bütün her şey kamuoyumuzun gözü önünde oluyor. Sözüm ona, içerideki bütün adımlar seçime dönük oluyor. Dışarıdaki bütün konular, Membiç planı, ABD’den F-35 alımı, AB ile bir yakınlaşma gibi gösterilmesi, güya vize kolaylığının sağlanacağı şeklinde bir imada bulunulması, bunların hepsi 24 Haziran’daki seçim öncesi içerideki kamuoyumuzu aldatmaya, yanıltmaya yönelik bir çalışma olarak görüyoruz. Bir algı operasyonu yapılıyor açıkçası.
**Ramazan da sona erdi, AK Parti şimdi ne yapacak?
Milliyetçi Hareket Partisi, MHP ile ittifak kurup, adında cumhur diyen iktidar partisi AK Partinin yine adına baskın denen seçimlerden bu yana verdiği vaatleri sayacak olursak bitirmeyiz.
Çünkü 16 yıldır iktidar da bulunan bu partinin ilk günden bu yana verdiği vaatlerin ardı arkası kesilmiyor.
Son olarak karşısında el pençe duran havuz medyasına röportaj veren ve havuz medyasının elamanlarından korkudan soru alamayan AK Parti’nin her şeyi, ülkenin Cumhurbaşkanı ve 7 Haziran ile 1 Kasım’da olmayan ama bu kez 24 Haziran’dan sonra tam başkan olmayı uman Recep Tayyip Erdoğan’ın OHAL ile ilgili bana göre inandırıcı olman açıklamasıydı.
İstese hemen şimdi hem de seçimlerden önce Olağanüstü Hal’ı kaldıracağı bilinen Erdoğan’ın bu işi seçimlerden sonraya bırakması baskın seçimin ilanından bu yana yapılan tüm vaatler gibi bir çıranın yanıp, sönmesi kadar kısa etkisi oldu.
Yani her vaadinin karşısına, ’16 yıldır niye yapmadınız?’ sorusu çıkınca vaatlerin etkisi de olmamakta.
En son dün Kocaeli’nin Darıca ilçesinin sahiline kurulan ve aralarında AK Partinin standının da bulunduğu alanı gezerken seçim ilanından bu yana verilen vaatlerin tutmadığını, seçmene inandırıcı gelmediğini HDP ve CHP hata MHP’nin canlı stantlarının yanında sönük kalan, kimsenin uğramadığını gördüğüm AK Parti’nin Darıca standından bir kez daha görüyordum.
Bu durumun nedenini sorduğum AK Partililerin, ‘Siz bakmayın standa, bizimkiler evlerde, alanda iken HDP, CHP halay çeker’ dediklerinde etrafa bakıp, evdeki seçmenin büyük bölümünün de Darıca sahilinde olduğunu ve iftarları açmanın keyfi ile siyasilerin vaatleri ile ilgilenmediğini, hatta dağıtılmak isteten broşürleri almadıklarını da görmekteydim..
Aynı parkın yanı başında bulunan Camide gelen ezan sesi ile tüm partilerin müziklerini kapattığını, bunu fırsat bilen ve Ardahan’a sözde kardeş kent olup, bir hayrını görmediğimiz AK Partili Darıca Belediyesinin canı sıkılmış olduğunu gösteren tavırla parkın ışıklandırmasını kapatması aslında boş kalan AK Parti standının üzerini kapatmaktan öte bir şey değildi.
Neyse Diyarbakır’da parkta oruçlarını açmak için Darıcalılar gibi hazırlıklarını tamamlayıp, ezanın okumasını bekleyen HDP’lilerin oruçlarını açmamamsı için camiye geç gelen ve iftarı için beklenen ezanı okumayan imamların bir ay boyunca camilerde yaptıkları propagandalarında tutmadığını yine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın partisinin sandık görevlileri ile yaptığı toplantılar esnasında çekilen videolarla daha iyi anlıyorduk.
Çünkü OHAL’ı seçimden sonra kaldıracağını açıkladığı o son röportajında tutuklu olanların da aday olmaması gerektiğini belirtip, en güçlü rakibi, hatta baş belası, ‘Seni bu kez de başkan yaptırmayacağız’ diyen Demirtaş’ın tutuklu kalması gerektiğini ima ettikten sonra AYM2nin verdiği kararla demokrasi anlayışını bir kez daha ortaya koyan MHP ile ortak seçime giden Erdoğan’ın bile işinin kolay olmadığını anlattığı partililere HDP başta olmak üzere diğer tüm muhalefete defansın şart olduğunu ve gerektiğinde sandıkları teslim almanın faydalarını anlatırken onunda gelen anket sonuçları içinde b,r hayli bunaldığı ve biten ramazan ile boşalacak olan camilerde ki siyasi vaizlerin yerine ne yapılacağını şimdiden düşünmeye başladığını anlıyorduk.
Çünkü bu yazımızın sonuna doğru gelirken Ramazan’da bitiyordu..
Şimdi AK Parti ne yapacak, sizce hangi vaadi yapacak?
Ben bu vaadin Genel Af olması halinde bugüne kadar verilen ama tutmayan vaatleri boş çıkarıp, en az %5 bir oy artışı ile AK Parti’nin iktidarına devam yolu açılır diye düşünüyorum..
Çünkü içi boş ve bugüne kadar gerçekleşmeyen vaatlerin en etkilisi toplumsal barışın, kardeşliğin yeniden yeşermesine fırsat vereceğine inanıyorum OHAL’siz, Genel Af ilan edilmiş güzelim ülkemde..
Evet,’Yaparsa yine AK Parti yapar’ vaadinin, ‘İlan ederse yine AK Parti Genel Affı İlan Eder’ umudum hala devam ediyor, şu bitip, giden bir mübarek ramazan ayının son gününde..