Alınan bilgilere göre bir süre önce kayyum atanan Fatih Üniversitesine rektör olacağı iddia edilen Ardahan Çıldırlı Rektör hemşehrimiz Prof. Dr. Ramazan Korkmaz’ın YÖK’ün tekilifi üzerine 26 Temmuz’dan sonra görevini yeni rektöre bırakacağı Ardahan Üniversitesi rektörlüğünden istifa ettiği iddia edildi.
**9. Aday yolda..
Öte yandan 8 Adayın yarıştığı ARÜ Rektörlük seçimi öncesi Ardahanlı Prof. Dr. Yahya Kemal Avaşa’ın da aday olacağı bilgisi alındı.
Mustafa Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yahya Kemal Avşar’ın önümüzde ki günlerde Ardahan’a gelerek kulis çalışmalarına başlayacağı alınan bilgiler arasında oldu.
Vali beyin dikkatine..
İki yılda bir valinin değiştiği Ardahan’ın 13. Valisi Sayın İbrahim Özefe’nin Ardahan’da valiliğe başladığı günden bugüne kadar kentin genelinde olağanüstü bir polis ve jandarma uygulmalarının olduğunu görmekteyiz..
Evet, ülkenin sancılı bir süreçte geçtiğini kabul ediyoruz ve ülkenin olduğu gibi bu güzelim ülkede ki insanların huzurlu bir ortamda yaşamasını sağlamak için başta güvenlik güçlerine olmak üzere hepimize görev düştüğünü de biliyoruz.
Ancak bunu yaparken yaşananları olağanüstü abartarak, hiç bir olayın olmadığı Ardahan gibi yerleri de adeta terör, çatışma alanlarıymış gibi ablukaya alan önlemler ile donatırsak Ardahan’ın da içinde bulunduğu ülkenin güvensiz olduğunu ima eder, başta ekonomide olmak olmak üzere yeni olumsuzluklara neden oluruz..
Bu nedenle; Zaten olağanüstü bozuk olan kent içi yollarda zaten yürüyemediğimizi unutup, araçlada en hızlı 30-40 kilo metre hızla yol aldığımızı unutanların kent içinde ki vatandaşa tuzak kurarcasına radar atması, kentlerin girişlerine polis ve jandarmaları yığma ile bu kente, bu ülkeye çokta iyililk yaptıklarını düşünmemek gerekir.
Evet başta dediğimiz gibi ülkemizde hiç istenmeyen olaylar yaşanıyor ve her gün yeni acılar yaşıyoruz.
Bu doğru..
Ve bunun durması içinde güvenlik önlemleri dışında barışı tetikleyecek bir şeyde yapılmıyor.
Ve herkes, her toplum yaşananları ‘Ne olacak?’ diyerek, izlemekten öte bir şey yapmıyor..
Ama Ardahan’ın da içinde bulunuduğu bir çok huzurlu alanda da olaylar varmış gibi sabahın erken saatlerinde evler basıp, parti binalarının kapılarını kırıp, bölgenin olağan üsti bir alanmış gibi göstermekte yanlış, bir o kadar tehlikelidir..
Çünkü son olarak gittiği Göle’de başta olmak üzere geriye kalanların da göç etmek için adeta tetikte durduğunu, bununda oluşturlmaya çalışılan güvensizlik ortamı nedeniyle olduğunu gördüm, duydum, üzüldüm..
Zaten devam eden göç yarasının bu tür korkutucu asayiş önlemleri ile iyileşmeyeceğini başta yeni valimiz olmak üzere herkes anlamalı ve buna göre hareket etmelidir..
Yasak ilan edilen yaylaların, kentlerin giriş çıkışlarının olağan vede abartıcı önlemler ile kapatmak, kuyruklar oluşturan denetimler yapmak kente giren yabancıyı olduğu gibi göç etmek için adeta tetikte duran Ardahanlıları ürkütmemeli, etkilememelidir..
Bunun için sayın yeni valimizin bu konuda kentin yerel dinamiklerinin de katıldığı, siyasilerinde davet edildiği, stk’laranda destek istendiği yeni bir toplantı yaparak, bu kentin huzurlu bir kent olduğunu başta basına olmak üzere herkese anlatmak gerekir..
Evet iki gümrük kapısı olan, kırmızı et deposu, yayla turzimi için bulunmaz cennet olan bu kentin kanayan yarası göçü tetikleyen önlemlerden ziyade göçü durduracak önlemlere ihtiyaç var..
Bunun içinde başta yeni valimiz olmak üzere herkesin bu kentin güzel, yaşanılır ve huzurlu bir kent olduğunu anlatmalı, burdakileri olduğu gibi dışarıda kente gelenleri rahatlatmalıdır..
Yani yatırımlardan çok pskolojik desteğe ihtiyaç duyan bir Ardahan, bir Doğu, bir Güneydoğu ve de bir ülke için plan ve projelre üretmeliyiz.
Ve güvenliği de aksatmadan ama abartmadan, zarar verecek hale getirmeden hareket etmeli, buna göre bir yönetim anlayışı ortaya koymak gerekir..