‘GAZETECİLERLE GÜNDEM’
BU PAZAR, SAAT: 16.00’DA TEMPO TV’DE..
.jpg)
.jpg)
.jpg)
Gazeteci Fakir Yılmaz’ın hazırlayıp, her pazar
TEMPO TV’de
canlı olarak sunduğu
‘Gazetecilerle Gündem’
sizde konuksunuz..
Teneke Soba ve Boru!
İnternet üzerinde kullanılmış, dirseği satılığa çıkaran vatandaş ‘Soba Boru Soba Dirsek Çürük YOK’ başlığıyla müşteri arıyorlar.Kullanılmış, ikinci el soba ve borularını internet kanalıyla satışa sunanların müşteri aradığı şu günlerde sobacılarıda müşteri beklemekten üşüdükleri görülüyor.
‘Evet’ diye cevap verebilir imisiniz, ‘Anlatılır mı Gerçekten Özel Hayat?’ sorusunu… Yoksa benim gibi ‘yani ‘Müslümanım diyenlerin, ‘Yok be özel hayat bir insanın mahremidir’ mi dersiniz?..
Belkide, ”Anlatılmaz, Günahtır”, ”Hatta katli vaciptir” cevapları ile karşılanabileceğini baştan belirtmekte fayda var. Çünkü, yazımıza başlık olan soruyu cevaplarken ‘dinden çıktı kafir’ diye suçlanabilirsiniz… Hem de ne kadar sahtekâr varsa bıraktığı sakalla din alimi kesildiği bu zaman da.. Yetmedi bir de ellerine aldıkları Kura’n ı mitinglerde sallayan maaşlı troller varken anlatılır mı ‘Özel’ denen ‘yalnız başınıza kalıp, içinden çıkamadığınız O hayat..
Ve cevaplamaya başlarken bu yönde sorulan soruya vereceğiniz cevabınız başta Diyanet İşleri Başkanınca ve ona olduğu gibi tüm ekibine ve siyasi davası olan sevdası uğruna sakal bırakana kol, kanat geren siyasilere, cemaat lideri diye geçinenlere ya da sana ‘Anlatılır mı Gerçekten Özel Hayat?’ sorusuna verilecek ‘evet’ cevabına kızabileceğini de düşünmedim değil..
Çünkü, ”Anlatılır mı Gerçekten Özel Hayat?” sorusu üzerine başlayan bu yazımın da götürülüp, bir anda siyasetin içine çekilmesinden korkar oldum…
Yani söyleyeceğin, yazacağın her konunun bir anda, ”Bir tarafın dini duygularına hakaret’ ten yargılanıp, mahkemelik olmasından çekinmedim değil… Çünkü ‘Lez’ konusunda yazdığım bir yazıda da hakkımda açılan onca dava arasına ‘Toplumun ahlakını bozuyor…’ iddiasıyla savcı tarafıdan hazırlanan iddianeme mahkemelik olmuş bile..
Ama anlatacaklarımın hiç de öyle olmadığı sadece biz insanların ve onun yaşadıkları, yasakları denen özelin anlatılıp, anlatılmayacağını merak eden okuruma ve ilk fırsatta çıkarmayı düşündüğüm ‘Özel Hayat Anlatılır mı?’ adlı kitapla değil, ilkini çıkarır çıkarmaz siyasal, sosyal sorunları dile getiren onca günlük yazımın arasında bulunan yazıları bir araya toplayıp, güncelleyip birçok kitap hediye edeceğimi şimdiden bilmenizi isterim.
Yani sahtekâr din düşmanları gibi iki satırı bir araya getiremeyeceğini bildiğimiz halde birilerine birkaç ₺ verip, yazarım diye kitap çıkaranlar gibi olmayacak çıkaracağım kitaplar…
wvet, zaman ve imkân bulduğum anda çıkarmayı düşündüğüm ve kapağı beynimde değil, kalbimde saklı kitabıma isim olacak olan ve yine kanunlarla koruma altına alındığı söylenip, yeri geldiğinde ABD Başkanı Clinton ya da Baykal’a yapıldığı gibi alttan yani havuz medyalarına çekimler, yazışmalar, sızdırmalarla insanları alt, üst eden ‘Özel Hayat Anlatılır mı?’ soruma cevap arıyor bugünkü yazım.
Ve gelelim, ” Gerçekten Anlatılır mı Özel Hayat?” sorusuna..
Evet, Hristiyanlıkta da bizimki gibi önemli bir kurum var.. Ve bizim göz bebeğimiz gibi baktığımız, her gittiğimizde rahatladığımız, dinimizde de olan ve bu dünyada yaşadıklarımızla, yapacaklarımızla ahiret aleminde cennetle ödüllendirileceğimizi belirten, ibadet yeri olan ama Corona’yı duyup, ölüm korkusu ile terk ettiğimiz camilerimiz gibi..
Yani Kilise ve o Kilisenin sessiz bir köşesinde papazın arkasında olduğu söylenen yani güçlü bir genel af bekleyen, başta siyasiler, gazeteciler olmak üzere 400 bine yakın insanın şu an tutuklu olduğu bir hapishane penceresi gibi kafesli küçük bir pencere var..
Ve o köşeye her pazar günü gidip, dualarını yapanlar sonra sessizce o köşeye yaklaşır ve önde olan gözleri arkaya, sağa sola döndürerek, ‘Çevrede acaba kimse var mı?’ diye başlarlar yaşadıklarını anlatıp, içlerini dökerek ‘Bunun dinen suç olup, olmadığını sorup’ günah çıkarmaya…
Karşısında kimin olduğunu görme arzusu ile yani yine Corona korkusu ile düzenlenen son tasarı ile alelacele birçoklarının bırakılıp, toplumun beklediği, halkın oyları ile Demirtaş gibi seçilmişlerin, gazetecilerin, düşünürlerin, siyasilerin kalmaya devam ettiği hapishane ziyaretinde sevdiğine gitmiş birinin mahpushane denen görüş alanının arkasında olana anlatır gibi sessizce başlar anlatmaya…
Çünkü ‘bizden’ olmayan ve duyulduğunda adeta yolunu bilmediği ama senden benden daha çok dinci olanlar minareye çıkmasalar da, havuz medyaya atlar ve avazı çıktığınca sağa, sola yani dedikodu denen anlamda tüm dünyaya anlatılmasından korkulan özel hayatın bir köşesinde kaldığı Kiliseden, ‘Sırlarının o köşede kaldığı’ güveni ile oradan ayrılılar özel hayatlarında yaşadıklarını yani içlerindeki patlamaya hazır volkanı boşaltma rahatlığı ile tatil olan pazar gününün de verdiği rahatlıkla ayrılırlar oradan..
İşte o özel hayattır anlatılanlar…
‘Ve bir gün eğer artık unutmaya başladığımız bir mektup yazmaya karar verirsem senin gibi beyaz bir kağıda dökeceğim satırlarda seni yazacağım, sana olan duygularımı anlatacağım…
Ve, ‘o senin de artık unuttuğun postacı kapına gelip, mektubun içinde olduğu yine senin gibi beyaz zarfı uzattığında seni öpen dudaklarımla ağzını kapattığım ağzını açabilecek misin?..’ diye başlayan ve Zeki Müren’in o güzel sesi eşliğinde devam eden satırlar eşliğinde ele aldığım bugünkü yazımın başlığını bana bir kez daha hatırlatan, edebiyatçı olduğunu söyleyen soran okuruma nasıl bir cevap vereceğimi düşünmeden ‘Özel Hayat Anlatılır mı?’ soru, başlıklı yazımın bittiğini bile anlamadım diyebilirim…
.jpg)
arşiv haber/yorumlar 02.02.2013 tarihli haberler/yorumlar tarihli haber/reklamlar
K
Ardahan Hoçvan’a bagli 21 Köyün İstanbul’da ki derneklerini bir çati altinda toplamayi amaçlayan ve en önemlisi Hoçvan’in dilini, gelenegini, görenegini yasatmak, anlatmak, tanitmak için yola çiktigini iddia eden, ancak bazi takozlamalar dolaysiyla diger derneklerin yaptigi gibi kaz gecesi, kahvaltili toplantilarin ötesine gitmeyen Hoç-Fed denen kurum tek bir sey basardi.. O da acida olsa sudur.. Köyden kalma kavgalari, İstanbul’a tasimayi ve insanlari birbirine vurdurmayi.. Çok iyi niyetlerle kurulan, ancak son yöneticilerinin kisisel beklentileri, agalik pozisyonlari ve en önemlisi ‘en iyisini biz biliriz’ havalari maalesef Hoçvan toplumunu birlestirecegine ayristirmistir.. 21 Köyün 5-6 tanesini ancak toplaya bilen, onlari da bugün yarin kaçirtmaya hazirlanan bu kurulus son olarak ta yerel gazetecilige soyunan, duyarliligini aktarmaktan geriye kalmayan yorumcuyu, internettende olsa Hoçvan’i ve onun degerlerini ortaya çikarmaya çalisanlari karsi karsiya getirdi.. Bravooooooooooo.. Hoçvanli Kisir daginin suyunu içmeyi beklerken, 21 köye oldugu gibi senligin yapildigi alana yol, elektrik ve su beklerken ve buna benzer sorunlari dile getirmesini istedikleri Hoç-Fed’le umutlanirken o kalkip, üç-dört yazar çizeri bir birine düsürmeyi, raki masalarinda ki örgütlemelerle onlari asagilamayi seçti ve de basardi.. Halbu ki Hoç-Fed basta Kürt olan bölgenin gelenek ve göreneklerini tanitip, taze tutacak, dilinin yasamasi için mücadele edecek, siyasal anlamda bölgenin daha çok erozyona ugramamasi için çaba gösterecekti.. Hatta bir iki Hoçvanli is adamini bir araya getirip, önce İstanbul’da birlikte is kurmalarini saglayacak, ardindan bölgeye yatirim yapmalari için tesvikte bulunacakti.. Ama gelin görün ki son yapilan ve 600 bin TL’nin üzerinde bir paranin toplandigi ileri sürülen o ünlü geceden sonra ortalikta çekilen ve sesi sedasi çikmayan Hoç-Fed kendi çocuklarini yemeye basladi.. Ve en önemlisi sanki su an o paranin nerede oldugunu sorulmamasi için birilerini bir birine düsürmek için elinden geleni yapiyor.. İnanmiyormusunuz? O zaman su aylardir sinsi planlarla olusturulan alt yapi ile bölgenin bir iki yazarinin bir birine düstügü o agir yazilari okuyun.. Ve yarin bu yazilarin gerçek bir kavgaya dönüsmesinden korkun.. Çünkü Hoç-Fed’in istedigi de sanki bu.. Öyle degilse o ünlü kahvaltilardan birini bir an önce yapsin ve bugün birbirine düsürdügü insanlari baristirsin.. Umudum yoksa da yinede Hoçvanlanin sagduyulu olduguna inan biri olarak umutluyum.. Çünkü baris rüzgârinin estigi bir zaman da iki Hoçvanlinin kavgasini istemiyoruz diyecek olan sözde 21 köy halkinin el ele vermesini isteyen, ama bunu bugüne kadar basaramayan Hoç-Fed’dir.. EDİTÖR
Yillardir çöreklendikleri koltuklardan elde ettikleri siyasal ve ekonomik rantlari birakmak istemeyen ve bu nedenle tüm güçleri ile kalkmak istemedikleri koltuklara tutunanlarin son anda bir kez daha ertelettikleri oda seçimleri ardindan sok olan seçmenler ve adaylar simdi, ‘Ertelenmeseydi, kim kazanacakti?’ tartismasi yapiyorlar.. Evet, basta TOBB olmak üzere ülkede bulunan ve neye yaradiklari bir türlü anlasilmayan dev bütçeli odalar, birlikler, vakiflar, derneklerin artik ciddiye alindigi bir süreçte ortaya konulan dirençle sarsilmalari Hisarciklioglu ile onun ortaklari olarak bilinen oda baskanlarini yaman korkuturken, bu ekibe karsi direnenlerde ‘Ertelenmeseydi, kim kazanacakti?’ yi tartisiyorlar. Ardahan Ticaret ve Sanayi Odasi’nin da bagli bulundugu Türkiye Odalar ve Borsalar Birligi’nin olusumunda rol oynayan irili ufakli odalara aday olanlarin mevcutlari yikma hesaplari üç aylikta olsa ertelenmesi belki basit’e alinacak bir konu olarak algilanabilir.. Ancak su bir gerçek ki (bizlerin de çabasiyla) Ardahan’da oldugu gibi tüm Türkiye’de artik bilinçlenen bir kamuoyunun oldugu ve bu bilincin yilardir bu odalarda, birliklerde beslenenleri bir hayli korkuttugu da bir gerçektir.. Kim kazanacakti tartismalarinin yapildigi bu süreçte ertelemenin kime yarayacagini da önümüzdeki üç ay içinde yapilacak olan çalismalarla görülecektir. Bizler ise ‘Kim kazanacakti?’ tartismalarini es geçip, gazete olarak üç ayin çok kisa bir zaman oldugunu ve ATSO’nun bastan asagiya yenilenmesi için ortaya konulan mücadelenin devam etmesi için elimizden geleni yapmaya devam edecegiz.. Çünkü, ATSO’nun göçün devam ettigi Ardahan’da gerekli rolünü ortaya koymadigina inaniyor ve bu kurum ile diger stk’larin gerçek anlamda çalistiran ekiplere ihtiyaç duydugunu biliyoruz.. Ve birilerinin degil, asil kazananin Ardahan olmasina mücadele verecegiz.. **Erteleme sevkleri kirmamalidir.. Yayin grubumuzun israrla üzerinde durup, önemini topluma anlattigi sivil toplum örgütlerinin en önemlilerinden olan Ardahan Ticaret ve Sanayi Odasi seçimleri bir kez daha ertelendi. Bilindigi gibi daha önce Mart’ta yapilacagi söylenen ancak Tosunoglu baskanliginda ki ATSO yönetiminin, ‘Erkene alalim, belki baskin bir seçim yapar iki dönem yaptigimiz baskanligi bir dönem daha devam ettiririz’ diyerek 10 Şubat’a aldirdigi ATSO’nun seçimleri dün aksam TOBB’nun son anda bakanlar kuruluna götürdügü ‘Erteleme’ istemi ile Mayis ayina kaldi. Yani 10 Şubat’ta yapilamasi beklenen Ardahan Ticaret ve Sanayi Odasi seçimi Mayis ayina ertelendi. Yani Tosunoglu ve ekibinin iki aydan fazladir içinde bulunduklari kabul bir üç ay daha ertelendi.. Evet, üzerinde israrla durup, önemini anlatmaya çalistigimiz ve toplumun önemini her geçen gün biraz daha kavrayip, yakinda ilgilendigi ATSO’nun seçimleri alinan son bir kararla üç ay ertelenmis oldu. Olsun, üç ay ne ki aha bugün gitti, kaldi 2 ay 29 gün.. Bu erteleme ile seçimi kayip edecegiz kabusu içinde kan ter içinde kalan Tosunoglu ve ekibi bir süre daha rahatlasa da, bu odanin yönetiminin mutlaka degismesi gerektigi yönünde ki istemin ertelenmedigini herkes iyi bilmelidir.. Çünkü onca Ardahan Derneginin, STK’nin oldugu gibi ATSO’nun da bu kent için gerektigi gibi çalismadigini ve bunlarin en iyi sekilde çalismasi, toplumun beklentilerini yerine getirmesi için ortaya konulan direnç aynen, hatta daha güçlenerek devam ediyor. İki gümrük kapisi olmasina karsin ithalat ve ihracattin yapilmadigi, göçün tüm hiziyla devam edip, mevcut nüfustan iki bin kisinin daha eksildigi Ardahan’da ATSO ve diger STK’larin günahi çok.. Ve bu günahlarin ödenmesinin tek yolunun da mevcutlarin degistirilmesi, bu tür önemli kurumlarin basina duyarli insanlarin getirilmesidir.. Burnunun dibinde geçen dogalgaza karsin halen tezekle isinilan, salik hizmetlerinin sevk merkezi haline geldigi, egitimin sonlarda gezdigi bir memlekette, ATSO’nun basini çekecegi duyarli yöneticilerle donatilmis STK’lara ihtiyaç duyuldugu bir memlekette ertelemelerin sevk kirmamasi gerektigini hatirlatirken, ekiplerin dagilmadan çalismaya devam etmesi sarttir.. Çünkü bu memleketin sorunlarinin ATSO seçimleri gibi sürekli ertelenmesi dolaysiyla bugün kambur haline geldigi bilinmelidir.. fakiryilmaz323@hotmail.com-0.535.418 32 58
Solcu geçinip, CHP’den Milletvekili olan ve söyledikleri ile bir fasist beyin tasidigi ortaya çikan İzmir’in Bosnak CHP’li bayan milletvekili bir kez daha kameralarin karsisina çikti ve özür dilemesi beklerken, özür bekledigini belirtti.. Meclis kürsüsünde, Kürtlerin Türklerden asagi bir millet oldugunu, basin açiklamasinda ise milliyetçi kanadin samimiyetsiz söylemi olan ‘Türk-Kürt’ kardestir laflari ile kabahatini düzeltmeye çalisan bu milletvekilinin yapacagi bir sey var, o da solcu geçinen, ama bu vekil gibi diger birçok vekilin çikislari ile sanirsiniz MHP olan CHP’den acilen istifa etmektir, bunu yapamiyorsa da özür dilemelidir.. Ancak ben o bayan vekilin ne yapacagi konusunda akil danismanligi yapmayip, asil konuma, yazimin basligini irdeleyecegim.. Evet, dünyanin gittikçe ulus devletlere bölünecegi yönünde ki tezlerin her geçen gün biraz daha gerçeklestigi bir süreçte Tito’nun yönettigi Yugoslavya’nin nasil olup, öyle kisa bir süre içinde parçalanip, onca devlete bölündügünü masaya yatiracam.. Çünkü bir zamanlar Bosnak oldugunu belirtip, Türklerden daha çok Türk kesilip, Kürtleri asagilayanlarin ülkesi olan Yugoslavya’dan sonra bir çok ülkede ayni manzaralar yasanmis, kimi bölünmüs, kimi ise halen iç savasta bölünmemek için direnip duruyor su fani dünyada.. Ermenilerin bir gecede isgal ettigi Karabagli Azeriler gibi kendi topraklarini savunamayip, vatani terk edip kaçanlarin torunlarinin bu ülkenin etkin yerlerinde yer alip, bu ülkenin asillari olan Türkler ile Kürtleri bir birine çatistirmasiyla bu gün Türkiye’nin de iç çatismalarin içinde oldugunu da düsünen biri olarak Yugoslavya’nin nasil dagildigini, bunun aynisinin Türkiye’de de olup olmayacagini hiç bir Bosnak’in derdi olmamalidir.. Çünkü bu topraklarin öyle topraklarini birakip, kaçanlarin olmadigini anlamayanlarin yalandan ‘Ben Bosnak’im, Yugoslavya nasil dagiydiysa, Türkiye’de öyle dagilmasin diye çalisiyorum’ diyenlerin samimiyetsizligidir bu ülkenin bölünme ile karsi karsiya gelmesi.. **Yarista kim çekilecek? Ardahan gündemini iki aydir mesgul eden Ticaret ve Sanayi Odasi Seçimi TOBB’un teklifi üzerine bakanlar kurulu tarafindan son anda ertelenince o yogun gündem bir anda pat diye durdu.. Şimdi de 10 Şubat’ta kimin seçimi kazanacagi büyük bir merakla beklenirken birden ertelendigi duyurulan ATSO seçimi yapilsaydi kimin kazanacagi tartisiliyor.. Mevcut baskan Tosunoglu’nun iki aydir bir hayli terleyip, gerginlestigini gördügümüz bir sürecin ertelenme ile yavaslasa da devam ettiginide belirtmekte fayda var.. Çünkü ertelenmezseydi en güçlü rakibi Çetin Demirci’nin, Mustafa Yilmaz’in kendisini bir hayli zorladigini biz degil, kamuoyu belirtiyordu.. 600’e yakin delegesi bulunan ATSO’nun Şubat’ta olmazsa da Mayis’ta gidecegi seçime kadar yeni adaylara sans dogdugunun da tartisildigi bu ertelemenin Tosunoglu’na üç ay daha baskanlik imkâni tanisa da sonucun kendisi için çokta mutlu bir sonuç olmayacagi gibi görünen bu ertelemenin en çak karsisindaki adaylara yaradigi da belirtilmektedir. Çünkü Çetin Demirci ve ekibinin bu seçimin favorisi oldugunu belirten kamuoyunun Mustafa Yilmaz’i da hafife almadigini gördümüz bir süreci yasayan Ardahan ATSO’nun diger iki adayinin da uzun süredir çalistiklari ve bu seçimin ciddi adaylari oldugu da görülüyordu. Ama seçimlerin son anda alinan bir kararla üçüncü kez ertelenmesi ve Mayis ayinda yapilacagi belirtilmesi ardindan mevcut adaylardan bazilarinin bu önemli yarista çekilebilecegini de gündeme getirdi.. Buna neden ise seçimi kayip etmekten çekinen bazi adaylarin güçlü adaylarla birlesip, birlikte hareket etme gibi planlarina zaman yaratildiginin da belirtilmesidir.. Tosunoglu’nun dagilan ekibini toparlama çalismalarina da zaman dogdugunun da belirtildigi bu yarista iddiasini sürdüren Demirci’nin diger adaylarla temasa geçip, güçlü olan kadrosunu daha güçlendirebilecegi, Yilmaz’in ve diger adaylarinda bu yönde adilar atarak 5 olan aday sayisini üçe indirebileceginin de konusuldugu görülen ATSO’nun ertelen seçiminin bu gidisle Mayis ayina kadar gündemde düsmeyecegi simdiden belli gibi.. Hele hele basinin konuyu unutturmamasini da eklerseniz..
Son zamanlarda CHP’nin yapmis oldugu açiklamalar ve izlemis oldugu yolu nihayet belli etti. Kuruldugundan beri temiz bir sayfasi bulunmayan bu parti hem etnik köken ayrimi yapmakta hem de mezhep çatismasina yol açmaktaydi. Tarihten bugüne bakarsak ve biraz arastirma yaparsak ne demek istedigimi anlarsiniz.. Yillardir milleti, halkin bir partisi oldugunu, etnik köken ayrimciligi yapmadigini savunan fakat uygulamada ise tam tersini yapmasi ise ayri bir çeliski. Bundan 10 yil öncesinde de durumlar ayniydi. Fakat bilmedikleri bir konu vardi ki oda o zaman kendilerinden bi haber yasadiklari, iç islerinin bozuk oldugu, milletin cesaret edip birbirleriyle konusamadigi dönemde oy için gelip insanlari hele hele Kürt ve alevi halkini kandirarak oy aliyorlardi. Ancak biz 10 yil öncesinde yasamiyoruz. En azindan yapmis olduklari politikanin amaçlarini kestirebiliyoruz. Nitekim son meclis konusmasinda CHP’li Birgül Ayman Güler Kürtlerin Türklerle esit olamayacagini dile getirmisti. Bunca senedir doguda Kürt ve Alevilerin sayesinde ayakta kalan bu parti aslinda gerçek yüzünü resmilestirdi. Şimdiki duruma bakarsak artik inaniyorum ki ne Kürtler nede Aleviler bu partiye oy verir ve de kandirilabilirler. En azindan Kürtler kanmaz bu yalanlarina.. Cumhuriyet Halk Partisi’nin aslinda halkin degil, sadece tek bir etnik kökeni ve halki ezen sistemi temsil ettigini de biliyoruz. Bazi partiler bile Kürtlerden nefret ettigini belirtse de CHP gibi hakaret edecek kadar ileri gitmiyordu.. Çünkü yerini biliyordu. Ve simdi CHP’ye sesleniyorum.. Sende yerin bileceksin. Bu toplum adama öyle bir ders verir ki Basbakan Recep Tayip Erdogan’in sizden özür dilemenizi istedigi gibi sadece özür dilemekten bile kurtulamazsiniz. . Artik partinizin ismini degismenizin de zamani gelmistir. Cumhuriyet Halk Partisi degil, adiniz Cumhuriyet Türk Partisi olmali.. Mevlana dedigi gibi oldugun gibi görün ki Türkler sana saygi göstersin.. Ama onlarda size saygi göstermiyorlar. Çünkü renginizin ne oldugu belli degil. Ben kendi sahsima konusuyorum bir Kürt babanin ve Alevi bir annenin oglu olarak bu partiye oy vermedim, vermemde..
Ardahan’da 2013 yilinin ilk umre yolculari dualarla ugurlandi. Ardahan Müftü Vekili Faruk Söyler, Ardahan Merkez Cami’de yapilan programda, Ardahan’da 2013 yilinin ilk umre yolcularini ugurlamanin mutlulugunu yasadiklarini belirtti. İlk kafileyle 13 kisiyi yolcu ettiklerini ifade eden Söyler, “Rabbim herkese bu güzel ibadeti nasip etsin. İnsallah bu bölgelerden daha çok umre ve Hac yolcusu göndermek bize nasip olur. Bu kardeslerimiz 124 bin Peygamberin mekanini ziyaret etmek için yola çikiyor. Rabbim yollarini açik etsin” dedi. Umre yolculari daha sonra yakinlari ile vedalasarak, dualarla Ardahan’dan ayrildi. Haber: www.kuzeyanadolugazetesi.com
İstanbul’da her yil 60’in üzerinde ülkeyi bulusturan dünyanin en büyük 5. Turizm Fuari olan Dogu Akdeniz Uluslararasi Turizm ve Seyahat Fuari’nda (EMİTT) Ardahan standini son günü ziyaret eden Ardahan Belediye Baskani Faruk Köksoy; “İstanbul’daki Ardahan derneklerinin ve Ardahanli hemsehrilerinin standa gösterdigi ilgi ve Ardahan iline sahiplenmesi noktasindaki duyarliliklarindan dolayi tesekkür etti. **Gelecek yil Ardahan TÜYAP’TA layikiyla tanitilacak Bu yil TÜYAP fuarinda en küçük stant Ardahan standiydi. Ama buna ragmen en fazla ilgiyi de Ardahan standi gördü. Gelecek yil standi hakkinda nasil bir yol izlenecegini Ardahan Belediye Baskani Faruk Köksoy Açiklamasi ile dile getirdi Baskan Köksoy konusmasinda, öncelikle 3 gündür hiç durmadan çaba gösteren Tüm Ardahanli Hemsehrilerime Çabalarindan ötürü tesekkür ederim. Ardahan standinin fuarda açilmasinda emegi geçen Sn. Ardahan Valimize ve Kültür Müdürümüze ve bu standimizin açilmasindan sonra arkadaslarimizi yalniz birakmayan Ardahan Federasyonu, Ardahan Kültür evi ve Ardahan’in çesitli sivil toplum örgütlerine tesekkürlerimi sunuyorum. Bu yil EMİT Fuari’nda bir ilki gerçeklestirdik. Tabi bu bizim ilk tecrübemiz. Ardahan ilk uluslararasi bir fuarda görücüye çikti. Görüldügü gibi bu sefer tam bir hazirlik yapamadik. Bundan sonraki fuara edindigimiz tecrübeler dogrultusunda daha iyi ve daha mükemmel hazirlanip gelecegiz. Ardahan standi gelecek yil göz kamastiracak. Ardahan Balini, Hayvansal ürünlerini Dünyaya tanitmak lazim Biz Belediye olarak bize de ne düserse o anlamda katkilarimizi sunacagiz. Çünkü Ardahan’in tanitimi ve temsili önemlidir. Ayrica bizim yerel ürünlerimizin de EMİTT Fuari’ndan sonra bütün dünyaya açilmasi lazim. Özellikle bal çok önemlidir. Her anlamda ciddi bir potansiyeldir. Kafkas Arisi verimli bir türdür. Ardahan’da gen bölgesine sahip ve 1500 çiçegin varligiyla, en az 300 çiçegin nektar katkisiyla da önemli bir deger arz etmektedir. Bütün ürünlerimizi dünyaya aktarilmasi lazim. **Son zamanlarda Ardahanlilarin Bali ellerinde kalmiyor Neden diyecek olursaniz; Batiya göç eden Ardahanlilar kendi yörelerinde ki balin lezzetini unutmadiklari için Ardahanli bal üreticisi hemserilerinden satin aliyorlar. Onun için TV reklamlarinda boy boy gösterilen ballarin arasinda Ardahan balinin reklami olmuyor. Çünkü Ardahanli üreticilerin elinde bal kalmiyor. Ancak bizim potansiyelimiz mevcudun en az 4 katidir. 1000-1500 ton arasi üretilmelidir. Ve balimiz 300 çiçekten yararlanilarak üretilen balinda 2000-2500 metredeki kiymetini bütün bilim adamlari bilir. Bunu da kamuoyunun dikkatine sunuyorum. Standimizi ziyaret edenlerinde bu tadin farkina varip, standimizdan memnun ayrilmasi bizi fevkalade sevindirmistir. Haber/Fotolar: www.kuzeyanadolugazetesi.com
Ardahan Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlügü çocuklarin ve gençlerin serbest zamanlarini en iyi sekilde degerlendirmelerini saglamak, ruh ve benden sagligi yerinde olan sportmen bir nesil yetistirmek için yariyil tatilinde 09-16 yas gruplarinda çocuk ve gençlerimize 28 Ocak 2013 tarihinden itibaren 2 hafta boyunca ( Hafta İçi ) Kayak Antrenörü gözetiminde ücretsiz Temel Egitim Kayak Kursu verilecegini duyurdu. Bilgi : Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlügü Tel : 0478 211 36 48 Sporcu Toplanma Yeri : Eski 23 Şubat İlk Ögretim İlk Okulu Önü Saat : 9:30 Hareket Saati : 10:00
Bal ligi 1. Grupta mücadele eden Erzurum Yakutiye Belediyespor ikinci yarinin ilk maçinda kendi saha ve seyircisi önünde agirladigi Ardahanspor’u 4-0 maglup ederek ikinci yariya 3 puanla basladi. Kazim Karabekir Stadyumu’nda oynanan müsabakada ilk dakikalardan itibaren oyuna agirligini koyan Yakutiye Belediyespor 23. dakikada Selim, 48. dakikada Ahmet, 53. 72. dakikada Ömer’in kaydettigi goller ile rakibini farkli sekilde maglup etmeyi basardi. STAT: Kazim Karabekir HAKEMLER: İsmail Eray Dursun xxx, İnayet Karaduman xxx, kadir Zozuk xxx YAKUTİYE BELEDİYESPOR: Ayhan xxx, Ferhat xx (Dak 65. Yusuf xx), Burhanettin xxx Ebubekir xx (Dak. 60 Recep xx), Süleyman xxx, Ömer xxxx, Hasan xxx, Selim xxx, Ahmet xxxx, Ridvan xxx ARDAHANSPOR: Dogukan x, Fatih xx, Emre xx, Emrah x, Serhat x (Dak. 60 Mehmet x), Burak x (Dak. 60 M. Emin x), İlim x, Cem x, Hüseyin x, Talip x, T.Emre xx GOL: Dak. 23 Selim, Dak. 48 Ahmet, Dak 53 ve 72 Ömer (Yakutiye Belediyespor) SARI KART: Talip, M.Emin (Ardahanspor) Selim, Süleyman, Recep (Yakutiye Belediyespor) KIRMIZI KART: Dak. 64 Talip (Ardahanspor)
İstanbul Tüyap Fuarinda yapilan Yöresel ürün tanitim gida fuarina katilan Ardahan ürünlerimizden ‘Patentli ve Markali ve ISO’ belgeli ürünümüz olan Kafkas Ari Bali neden yok? Bu markali ürünlerin sahibi olarak neden bize haber edilmedi bu etkinlik. Sayin Belediye Baskani Faruk Köksoy, markamizin açilisina bizzat gelip katilarak bölgenin tek gurur verici ürününü Tüyap Fuarina götürülmeyecek kadar egolari dogrulugunu siz degerli hemserilerime birakiyorum. Emin olun siyasi davranip haber vermeden yandaslik yapmistir. Bu davranis umarim benim kadar sizleri de üzecegine eminim, bizlerden küsmeyin bu tür insanlar beni ve kurumumu yildiramayacak. Bunca ugras, bunca fedakarlik, Ardahan’a kalite katmak ama maalesef bizim bu çabalarimizi bosa çikara bilmek için ellerinden gelen her seyi yapmaya çalisan bürokratlar, is birlikçiler amaçlarina kavusamayacaklar biz bu mücadelemizden vaz geçmeyecegiz kendi çapamizla patentli ve markali ürünlerimizi Ardahan ve tüm dünyaya tanitmak için her seyimizi seferber edecegiz. Ardahan’da bu Patenti alamayan bir kurum olan Belediye yapmis oldugumuz basariyi kiskanip bu tür etkinliklerde haber vermeyip üstelikte önümüzü kesmeye çalismamaktadirlar. Sevgili Hemserilerim, dostlarim böylesi bir oyun içinde Ardahan’in büyümesi kalkinmasi inanin çok zor ben yorum ve düsünceleri sizlere birakiyorum, ve diyorum ki her seye ragmen ben memleketimi, Ardahan’imi çok seviyorum ve sevmeye devam edecegim.. Erol KAYATÜRK
Ardahan Valisi Seyfettin Azizoglu, Çildir’dan Gürcistan’a Aktas Sinir Kapisi’nin açilacak olmasinin, gerek Ermenistan gerekse dünya barisi için çok önemli bir baslangiç noktasi olacagini bildirdi. Azizoglu, Çildir ilçesinde bir programda yaptigi konusmada, ulasim altyapisinda Ardahan’in 2013’de Türkiye’nin en çok bütçe kullanacak illerdin biri oldugunu belirterek, bunun en güzel örneginin Aktas Sinir Kapisi oldugunu söyledi. Sinir kapisinda çalismalara baslandigini ifade eden Azizoglu, “Artik geri dönülmez bir yola girdik Aktas ile ilgili. Bu yatirimlar sadece Aktas Sinir Kapisi için geçerli degil, Ardahan-Posof, Ardahan-Şavsat ve Çildir-Aktas yol güzergahlari için de yapilacak olan tünellerle kendini iyiden iyiye gösterecektir” diye konustu. Özellikle faaliyete girmesi kesinlik kazanan Aktas Sinir Kapisi’nin açilmasi ve Çildir-Aktas yolu güzergahinda yapilacak olan tünelle, kentin ekonomik olarak kalkinmada tarihi rekor kiracagini söyledi. Aktas Sinir Kapsi’nin Ardahan ve Türkiye’ye sadece ekonomik bir getiri saglamayacagina isaret eden Azizoglu, sunlari söyledi: “Çildir’dan Gürcistan’a Aktas Sinir Kapisi’nin açilacak olmasi, gerek Ermenistan ve gerekse de dünya barisi için çok önemli bir baslangiç noktasi olacak. Barisa önemli bir katki sunacaktir. Dolayisiyla ben Çildir’dan her yatirimciya sunu ifade etmek istiyorum. Gelin yatirim yapmakta zaman kaybetmeyin. Çünkü öyle an olacak ki firsatlar kaçirilacak. Burada bir tir sürücüsünün mola vermesi bile bizim için önemli. İste ben ilin valisi olarak buradan herkesin buna hazir olmasini istiyorum. Çünkü bu bölgede ciddi anlamda bir hareketlilik baslayacaktir.” Çildir’in Osmanli döneminde de önemli bir eyalet merkezi oldugunu ifade eden Azizoglu, Aktas Sinir Kapisi’nin açilmasiyla Gürcistan’in baskenti Tiflis’e, Çildir’dan 3,5 saatte ulasilabilecegini ifade etti.
Gölbasi’nda yasayan Ardahanlilar bir araya gelerek aldiklari kararla Ardahan İli Dernegi’ni kurdular… Ardahanlilarin uzun zamandir eksikligini hissettigi ve bir türlü hayata geçiremedigi, dernek çatisi altinda bir araya gelme hayalleri nihayet gerçek oldu. Ankara/Gölbasi’nda yasayan Ardahanlilarin saygi duydugu kanaat önderlerinden Rasim Temur ile Ardahanli isadami Yücel Aktas’in ön ayak oldugu derneklesme çalismalarinda yapilan son ve genis katilimli toplantida düsüncelerini paylasan Ardahanlilar, Yücel Aktas’in kurucu baskanliginda Gölbasi ARDAHAN İLİ DERNEGİ’nin kurulmasi kararini aldilar… **ARDAHAN mi, KAI mi? Derneklesme yolunda tartisilan en kritik konu; açilacak dernegin Kars-Ardahan-Igdir (KAI) illerinin tümünü mü, yoksa sadece ARDAHAN ilini mi kapsamasi gerektigi olurken, degerlendirmelerin sonucunda yapilan oylamada, dernegin KAI (Kars-Ardahan-Igdir) degil, sadece ARDAHAN iline ait olmasi gerektigi kabul edildi… **Kars ve Igdir ile bir bütünüz, ancak… Kars-Ardahan ve Igdir illerinin cografi ve kültürel olarak ayni degerleri paylastigini kabul eden Ardahanlilar, her üçünün de ayri bir il olduguna ve her 3 ilin de kendisini birbirlerinden bagimsiz olarak temsil edebilecek birikime ve kültüre sahip olduguna dikkat çekerek, KAI yerine ARDAHAN İLİ Dernegi’nin kurulmasinin daha dogru olacagina karar verirken, derneklerinin ayni zamanda KAI Federasyonuna üye olacagini, Ardahan İli derneginin kapilarinin Karsli ve Igdirli hemsehrilere de açik olacagini ifade ettiler. **KAI Baskani Erdogan Yildirim da davet edildi… Ardahanlilar’in Derneklesme ile ilgili nihai karari aldigi toplantiya davet edilen KAI Federasyonu Baskani Erdogan Yildirim ise Ardahanlilara kurulacak dernegin KAI’yi kapsamasi gerektigi yönünde düsüncelerini aktarirken, Ardahanlilarin oy birligi ile aldigi ARDAHAN İLİ DERNEGİ kurulmasi kararinin ardindan, alinan karara saygi duydugunu ifade ederek hayirli olsun dileklerinde bulundu. **ASLAN ve AKPINAR da yönetimde… Ankara Gölbasi ARDAHAN İLİ DERNEGİ’nin kurucu baskani Yücel Aktas olurken, dernegin 9 kisilik geçici yönetiminde Mali Müsavir Yasar Aslan ile Gündem Gazetesi sahibi Serkan Akpinar da yer aldi… **İlk Etkinlik ‘Kaz Gecesi’ Olacak! ARDAHANLILAR DERNEGİ üyeleri ilk etkinlik olarak da ‘Kaz Gecesi’ düzenleme karari alirken, asil ve yedek yönetim ile denetim kurulu su isimlerden olustu: Baskan Yücel Aktas: Yönetim Kurulu (Asil) 1.Rasim Temur, 2.Cabbar Çinar, 3.Turgut Bilgin, 4.Yüksel Kiraz, 5.Aytekin Yilmaz, 6.Asim Agtürk, 7.Şinasi Gürler, 8.Serkan Akpinar, 9.Yasar Aslan Yönetim Kurulu (Yedek) 1.Nahit Aktas, 2.Recep Ayyar, 3.Zülfikar Kiraz, 4.Orhan Aydin, 5.Şemistan Aydin, 6.Ercan Çinar, 7.Mehmet Gökçe, 8.Mahmut Bilgin Denetim Kurulu (Asil) 1.Erdogan Erkiliç, 2.Ali Temur, 3.Gürbüz Çinar Denetim Kurulu (Yedek) 1.Yosef Bilgin, 2.Evren Çavusli, 3.Yusuf Balci
Ardahan İl Boks Sporculari Türkiye Şampiyonasi İçin İzmir’e gittiler. Türkiye Boks Federasyon Baskaliginin 2013 yili faaliyet programinda yer alan, Türkiye Yildiz Erkekler Ferdi Boks Şampiyonasi 28 Ocak 02 Şubat 2013 tarihleri arasinda İzmir İlinde yapilacak. Söz konusu faaliyete Ardahan İlinden 1 Antrenör 3 sporcu ile katilim saglandi. **Seyyah Bizim İller.. Gençlik ve Spor Bakanligi Proje ve Koordinasyon Genel Müdürlügünce 26 Haziran – 02 Eylül 2012 tarihleri arasinda gerçeklestirilen “SEYYAH – Ulu Çinarin İzinde” adli hareketlilik projesiyle ülkemizin 81 ilinden bir araya getirilen 14 – 24 yas arasindaki gençlerin, tanismalari, kaynasmalari ve kültürel etkilesimde bulunmalari amaçlanmis olup, gençler arasinda diyalogun artirilmasi, düzenlenen gezi programlari sayesinde de ülkemizin dogal ve tarihi güzelliklerini yerinde görerek ülkelerini daha çok sevmelerine katki saglanmasi hedeflenmistir. Bu kapsamda 04 Şubat – 26 Mayis 2013 tarihleri arasinda SEYYAH – Bizim İller adli 1 ( Bir ) günlük bir hareketlilik projesi uygulanacaktir. Proje kapsaminda İl Müdürlügümüzce 16 Mart, 17 Mart, 30 Mart tarihlerinde Erzurum iline, 06 Nisan tarihinde Çildir İlçesine, 20 Nisan, 21 Nisan, 04 Mayis tarihlerinde Kars iline, 11 Mayis, 12 Mayis tarihlerinde Artvin iline, 26 Mayis 2013 tarihinde ise Agri iline seyahat edilecektir.
24-27 Ocak 2013 tarihleri arasinda İstanbul Beylikdüzü Tüyap’da 17’si düzenlenen Dogu Akdeniz Seyahat ve Turizm Fuari (EMİTT) sona erdi. Fuara katilan Kars, Ardahan, Igdir ve Agri, valiliklerin organizasyonlari ve SERKA’nin destegi ile 12’nci Hol’de birlikte temsil edildi. İller, bölgelerine ait tarihi, kültürel ve turistik degerlerini görücüye çikartti. Fuara dört ilin valilileri, belediye baskanlari, il kültür ve turizm müdürleri, STK temsilcileri ve çesitli turizm paydaslari katildi. Fuara katilan otel isletmecilerin temsilcileri otellerini, bal, kasar ve gravyer üreticileri de ürünlerin tanitimini yapti. Fuarda ayrica illerin folklor, asiklik gelenegi ve yöresel müzikleri de tanitildi. Serhat Kalkinma Ajansi tarafindan hazirlanan Kars, Ardahan, Igdir ve Agri stantlariyla komsu olan Diyarbakir standinda icra edilen sira geceleri ise komsu illerin ilgisini çekti. Diyarbakir’in yöresel müzik ve halk oyunlari gösterilerine ilgi duyan Kars, Ardahan, Igdir ve Agrili katilimcilarda Diyarbakirlilar ile birlikte zaman zaman birlikte halaylar çekti. Yöresel Diyarbakir müzigi esliginde halay çeken bölge halkina fuara gelen İstanbullular da katilinca ortaya renkli görüntüler çikiyor. Bu arada fuara katilanlarda illerini en iyi sekilde temsil etmek için büyük gayret sarf etti. Diger taraftan fuara katilan bütün illerin Vali, Belediye Baskanlari, İl Kültür ve Turizm Müdürleri, STK temsilcileri de turizm paydaslarini fuara alaninda yalniz birakmiyor. Ayni zamanda illerin temsilcileri bir birlerinin stantlarini da ziyaret ederek sohbetler ediyorlar. **MEDYA DA YOGUN İLGİ GÖSTERDİ.. Fuara, bölge televizyonlari ve ulusal televizyonlarda yogun ilgi gösterdi. Bölgesel TV yapimcilari da fuar ile ilgili olarak paket programlar hazirladi. **KARS’IN BALI, KAŞARI VE GRAVYERİ GÖRÜCÜYE ÇIKTI.. Fuar da her zaman oldugu gibi Kars Standinda bal, kasar ve gravyer de Türkiye’ye tanitildi. Kars Standini ziyaret eden misafirlere bu lezzetler bizzat tattirilarak anlatildi. Fuara Kars Valisi Eyüp Tepe, Belediye Baskani Nevzat Bozkus, İl Kültür ve Turizm Müdürü Hakan Doganay ve bazi STK temsilcileri de katildi. **AŞIKLAR RENK KATTI.. Kars standinda ayrica İstanbul’da yasayan yöre asiklari da fuara renk katti. Asik Yener Yilmazoglu, Ozan Kemal Yildiz, Garip Köroglu ve Erzade Kapan söyledikleri Kars Türküleriyle katilimcilari costurdu. Asiklarin sazli sözlü türkülerine halaylarla eslik eden bölge halkina komsu illerden katilarla cosku doruga ulasti. Fuarin üçüncü gününde bölge stantlarina yazili ve görsel basinin ilgisi fazla oldu. Asik Yener Yilmazoglu da divan sazini birakip bu kez de mikrofonunu eline alarak haber yapmak için katilimci ve ziyaretçilerle röportaj yaparak bölgeye tanitmak için katki sundu. **STK TEMSİLCİLERİ, FUARDA BAŞKAN BOZKUŞ’U YALNIZ BIRAKMADI Fuarda Kars Belediye Baskani Nevzat Bozkus’u Yanliz birakmayan Kars Esnaf ve Sanatkârlar Odasina bagli sivil toplum örgütlerinin temsilcileri de Kars’in tanitimi için stantlari ziyaret eden İstanbullulara Kars’in turistik zenginlilerini anlatmak için yaristilar. Furara, Kars Esnaf ve Sanatkarlar Odasi Baskani Adem Burulday, Kars Lokantacilar Esnaf Odasi Baskani Subutay Kiliç, Bakkallar Odasi Baskani Burhan Beytur, Elektronikçiler Odasi Baskani Metin İzgübarlas, Kahveciler Odaci Baskani Ayhan Nebioglu, Digor Esnaf Odasi Baskani Cemal Bölgi, Akyaka Esnaf Odasi Baskani Halil Yildirim, Sarikamis Şoförler Odasci Baskani Necmettin Tas, Kars Şoförler Odasi Baskani Giyas Alp ve Terziler Odasi Baskani Alican Tezegül katildi. **BOZKUŞ, BEYKOZ BELEDİYESİ’NE TEŞEKKÜR ETTİ.. Kars Beldeye Baskani Nevzat Bozkus, hemserimiz Kars sevdalisi Beykoz Belediye Baskani Yücel Çelikbilek’e verdigi desteklerden dolayi tesekkür etti. Baskan Bozkus, Beykoz Belediye Baskani Yücel Çelikbilek’in dört gün süren fuar boyunca Kars’tan gelen sivil toplum kuruluslarin temsilcilerinin ulasim ihtiyaçlarini karsilamak için özel araç ve soför tahsis ettigi için tesekkür ettigini söyledi. Kendisinin bir Kars sevdalisi oldugunu vurgulayan Bozkus: “Beykoz Belediye Baskanimiz hemserimiz Yücel Çelikbilek, her zaman oldugu gibi İstanbul’da da bizleri yalniz birakmadi. Dört gün süren fuar boyunca bizler ile birlikte Kars’tan fuara gelen sivil toplum kuruluslarinin temsilcilerin ulasim ihtiyaçlarini karsilamak için özel araç tahsis etti. Ulasim noktasinda en önemli ihtiyaçlarimizi karsiladi. Sayin baskanimiz Yücel Çelikbilek’e bize yaptigi katkilardan dolayi tesekkür ediyorum. Kendisine ayrica Kars’a yapti destek ve katkilardan dolayi da tesekkür ediyorum.” dedi. Öte yandan Kars Esnaf ve Sanatkarlar Odasi Baskani Adem Burulday ve diger STK temsilcileri de Beykoz Belediye Baskani Yücel Çelikbilek’e katkilarindan dolayi tesekkür etti. ***IGDIR STANDINDA EVELİK VE AYRAN AŞI DAMAKLARA HİTAP ETTİ Igdir leziz çorbalari ve Kafkas Halk Oyunlari ile fuarda ön plana çikti. Firuz Usta yapti evelik çorbasini Igdir standini ziyaret eden İstanbululara elleriyle ikram etti. Igdir standinda ayrica Igdir’in yemek kültürünü temsil eden Bozbas, Sarma, Patlican Reçeli, Igdir Elmasi, Kayisi, Sari Kök, Kuru Kayisi ve Tuz Magaralindan çikan kaya tuzundan tuz ustalarinin büyük emekleri sonucu ortaya çikan gece lambalari ve süs esyalari da sergilendi. Igdir Üniversitesi de fuara büyük destek verdi. Halk oyunlarinin bir parçasi olan atesli ve biçakli oyun da izleyenleri büyüledi. Akardiyon esliginde çalinan Kafkas Halk Oyunlarini oynayan ekiplerine zaman zaman bölge halki ve İstanbullular da eslik etti. Ayrica Igdir Valisi Ahmet Pek Igdir Standinda geldigi sirada halk oyunlari ekibi tarafindan karsilandi. AGRI, AGRI DAGI İLE EMİTT’TE TANITILDI Agri Valiligi de fuara öncelikli olarak Agri Dagi, Nuh’un Gemisi ve İshak Pasa Sarayi’ni ön plana çikardi. İl Kültür ve Turizm Müdürü Muhsin Bulut, bu yilda fuarda Agri’nin bölgede çok önemli bir destinasyon merkezi olduguna dikkat çekerek: “Güney Afrika’nin elmas kaynaklari ne kadar degerli ve önemli ise Agri Dagi da o kadar önemli ve degerlidir. Agri, gerek inanç merkezi olmasi gerekse tirmanis merkezi olmasi dolayisiyla önemlidir. Her yil yüz binlerin ziyaret ettigi İshak Pasa Sarayi, 2013 yilinda da ziyaretçilerini agirlamaya hazirdir.” Bulut, ayrica bu tür fuarlarin panayir alanlarina dönüstürülmesinden dolayi da rahatsizligini dile getirdi. **ARDAHAN VE DAMAL BEBEGİ Ardahan Valiligi de bu yil EMİTT Fuarinda öncelikli olarak Damal Bebegi, Kafkas Ardi Irki bali ile görücüye çikti. İl Kültür ve Turizm Müdürü Siddik Alagöz, fuarda Ardahan’in Kafkas Ari Irki’nin gen merkezi oldugunu ziyaretçilere anlatti. Bu yil Ardahan ve çevresinde yasanan kuraklik nedeniyle Ardahan’da bal rekoltesinin çok düsük olmasindan dolayi balin tanitimini ancak tanitim ve tadimlik olarak sunabildiklerine dikkat çekti. Ardahan kasarinin ise tanitimini çok iyi bir sekilde yaptiklarini da vurgulayan Müdür Alagöz, “Bal ve kasarimizin tanitimini çok iyi bir seklide yaptik. Türkiye genelinde ilgili üretici firmalarla irtibata geçerek bal ve kasarimizin özelliklerini anlattik. Fuarda ayrica Damal Bebekleri de tanitildi. Damal Bebeklerini dünyaya ve Türkiye’ye tanitan Fidan Atmaca da fuara bizzat torunu ile birlikte fuara gelerek Ardahan ve Damal’in tanitimina katki sundu. Belediye Baskanimiz Faruk Köksoy da fuara katilarak katki sundu. Furarda ayrica tarim ve mutfak araç ve gereçleri de mini maketler halinde tanitildi. Ve Ardahan’a has otantik ev yasantisini yansitan kösede tanitildi.” dedi. **SIRADA SCUBA DALIŞI VAR.. İl Kültür ve Turizm Müdürü Siddik Alagöz ayrica standi ziyaret edenlere çok yakinda Çildir gölünde buz altinda (SCUBA) dalisi yapilacaklarina da dikkat çekerek, Ardahan’da Tuna Nehri’de Raftik turu ile komsu ülke Gürcistan’a geçis yapilacak ve Yalnizçam Kayak Merkezinde kayak severlere kayak kursu da verdiklerini söyledi. Kayak sporuna da çok önem veren Vali Seyfettin Azizoglu’nun da yeni olusturulan Ardahan Kültür Evi’nde asiklar için yer tayin ederek asikilik gelenegin sürdürülmesi ve gelistirilmesi için çaba sarf ettiklerinin de altini çizdi. Haber: www.kuzeyanadolugazetesi.com
Merkezi Esenyurt’ta bulunan İstanbul Göle Kültür ve Dayanisma Dernegi 2. Geleneksel kaz gecesinde yine Gölelileri bir araya getirecek ###Ayaz; “Gölelilerin birligine ihtiyacimiz var” Gece hakkinda gazetemize açiklamada bulunan Göle Dernegi Saymani Mali Müsavir Edip Ayaz; Göle dernegi İstanbul’un en güçlü dernegi durumundadir Bu gücümüzün dinamiklesmesi için yan yana gelmek aramazdaki mesafeyi yakinlastirmak için bazi etkinlikler yapmak lazim Biz Dernek olarak Göle’nin kaz etini tanitmak ve reklamin yapip İstanbullulara sevdirmek. Gönül ne çay ister ne çayhane gönül dostlarla muhabbet etmek ister çay, kahve bahane. İste bizlerin gönlüde Bütün Göleli hemserilerimizle le, dostlarla hasret gidermek ister bu yüzden 9 Şubatta kaz gecesine bütün Gölelileri bekliyorum. Dedi. ###9 Şubatta kimseye randevu vermeyin.. 9 Şubat Cumartesi aksam saat 19.da yapilacak geceye bütün Gölelileri davet eden Edip Ayaz; İstanbul’da 130 bine yakin Göleli hemsehrimiz yasamakta bu potansiyeli aktif hale getirmek için yogun çaba gösteriyoruz.’ dedi.
Adana Kars Ardahan Igdir Dernegi tarafindan düzenlenen birlik beraberlik gecesi renkli görüntülere sahne oldu. Rüya Dügün Salonunda yapilan gecede davetlilere yöresel yemekler ikram edildi. Adana Kars Ardahan Igdir Dernegi faaliyetlerini anlatarak dernegin basin ve halkla iliskiler müdürü İsmail Tekin; İstanbul’dan gelen hemserilerine tesekkür etti. Geceye Çukurova belediyesi Baskan yardimcisi Kazim Çegil, Adana KAI Derneginin Kurucu Baskan Av. Yakup Bulut, CHP Adana İl Saymani Mehmet Yildiz, İstanbul Kars Ardahan Igdir Dernegi onursal Baskani Mustafa Küpeli, Gültürk insaat A.Ş Yönetim Kurulu Baskani Gültürk MERMER, Emekli Emniyet Müdürü Nesip Bozkaya, ADANA Belediyesi Zabita Müdürü Kenan Özdemir, Günes enerji İmalatçisi İsadami Kenan Karaca, Günes enerji Şirketinin yönetim kurulu üyesi Akay Karaca, Adana Karslilar Köyü kurucularindan Hüseyin Küpeli, Adana D Smart temsilcisi Dünya Karaca, ismini yazamadigimiz çok sayida isadami ve renkli simalar katildi. **BAŞKAN ÖRGÜTLÜLÜGÜMÜZ DEVAM EDİYOR.. Gecenin açilis konusmasin yapan Adana Kars, Igdir ve Ardahanlilar Kültür ve Yardimlasma, Dayanisma Dernegi Baskani Turgay Kiyçak; Bu gecenin en büyük amacinin Kars, Igdir ve Ardahanlilarin birlik, beraberlik, dostluk ve arkadasligi yasamasi oldugunu belirterek,”Tanimadigimiz hemserilerimizle tanismak, Kars’tan gelerek böyle bir büyüksehirde yasarken kendimizi yalniz hissetmemek ve her zaman birbirimize sahip çikmak için böyle bir gece düzenledik. Katilan tüm hemserilerimize tesekkür ederim” dedi. **ADANA’NIN TEMİZ YÜZÜYÜZ.. Gecede dernege 1989 yilindan bu güne kadar baskanlik yapanlara büyük bir vefa örnegi gösterildi. Dernek baskanlari sahneye davet edilerek tesekkür edildi. Adana KAI Dernegi Kurucu Baskan Avukat Yakup Bulut; “Biz Karslilar Dernegini 19 Ocak’i 20 Ocak’a baglayan gece yani Sovyet ordusunun Bakü’ye girmesinin ertesinde kurmustuk. Karslilar Dernegi’nin kurucu tesebbüs heyetini olusturarak Sovyet ordusunun Bakü’ye girmesini telgraflarla protesto etmistik. Aradan 23 yil geçti. Allah bir daha Türk Dünyasina o tür acilari yasatmasin. Adana’daki Kars, Igdir ve Ardahanlilar aradan geçen 23 yila ragmen birlik ve beraberliklerini kaybetmediler. Bugün Kars, Igdir ve Ardahanli Adanalilar hem kendi islerinde, hem siyasette, hem de ekonomide çok önemli yerdeler. Bu bizlere gurur veriyor. Bizim kültürümüz aslini inkar etmeyen ama yedigi ekmege de ihanet etmeyen bir kültürdür. Adana’ya elimizden geldigince hizmet vermeye çalisiyoruz. KAI’lilar olarak Adana’da yogun yasiyoruz. Yapilan arastirmaya en az suç isleyen bir topluluk oldugumuz için Adanan temiz yüzüyüz. Bu yüzden KAI’li olmaktan çok gurur duyuyoruz” dedi. **MUSTAFA KÜPELİ SÖZ ALMAYA GELDİM.. Gecede duygu ve düsüncelerini ifade etmesi için sahneye davet edilen Kars Ardahan Igdir Dernegi onursal Baskani Mustafa Küpeli; “Ben burada konusmak için bir sartla geldim.10 yil öncesine kadar Mustafa Küpeli ve Yavuz Bildik Milletvekili seçildikten sonra Meclise temsilci gönderemedik. Bu durum en çok bir hemseriniz olarak beni üzdü. Eger birlik beraberlik örgütlü bir toplum olursak sirt sirta verirsek önümüzdeki seçimlerde bu hadiseleri yasamayiz. Bu sözü sizden almak için mikrofona geldim” demesi büyük alkis aldi. **KÜPELİ’YE KAI DERNEGİNDEN ÖDÜL ALDI.. Mustafa Küpeli 18 yildir Kars Ardahan Igdir bölgesine basin yayin yoluyla yaptigi hizmet etmesinden dolayi plaketle ödüllendirildi. Mustafa Küpeli plaketini KAI derneginin Basin ve Halkla iliskiler Müdürü İsmail Tekin ve Kars Ardahan Igdir Dernek Baskani Turgay Kiyçak ve Genel Sekreter Erdal Akbulak’in elinden aldi. **ADANA’YA YAYA GELİRİZ.. Gece’de dernegin yönetim kurul üyesi Basin ve Halkla iliskiler Müdürü İsmail Tekin bir dernek binasi için Küpeli ve Kemal Karabulut’u tekrar Adana’ya bekliyoruz dedi. Bunun üzerine ayagi kalkan Küpeli ve Karabulut, “Eger dernek binasi alinacaksa biz İstanbul’dan Adana’ya Yaya geliriz “ diye söz verdiler. **KARABULUT KAI TÜRKÜLERİYLE SÜSLEDİ.. Yöresel yemeklerimizin ikramindan sonra sahne alan Kemal Karabulut; “Ben her zaman Kars Ardahan Igdirli olmaktan gurur duyuyorum Beni buraya getiren Mustafa Küpeli abiye çok tesekkür ediyorum sizin gibi hemserilerimle tanistirdi. Daha sonra Kars Ardahan Igdir Türküleriyle geceye renk katan halk Müzik Sanatçisi Kemal karabulut saatlerce tek oyun ve halaylar çektirdi. Sanatçi Kemal Karabulut bir plaketle ödüllendirdi.
Ardahan Avcilar Dernegi Baskani Ali Özyay 2012-2013 yili kota ve av hakkinda da açiklamada bulundu; “2012-2013 Av Turizmi Toplam 36 kotadan 6 tanesi Çengel Boynuzlu Dag Keçisi, bunun 3’ü yerli 3’ü yabanci avci. Yabancilardan elde edilen toplam 14868 TL Gelirden 5946 TL KTK’lara aktarildi. Yerli Avcilardan elde edilen Toplam 9000TL Gelirden 5310 TL KTK’lara aktarildi. 30 Yaban Keçisi Kotasindan,3 Yabanci Avci henüz av organizasyonuna katilmadi. 4 Yerli Avci henüz av organizasyonuna katilmadi.10 Yerli Avci avini vurdu.Elde edilecek 17450 TL gelirden 7333,70 TL gelir KTK’lara aktarilacak. 11 Yerli Avci Avini vuramadi. 2 Avci İzin Ücretini yatirmadigindan baska tahsis bekleniyordu. Ancak yavas yavas av sezonu kapaniyor. Bir kisim av yasak kapsamina girdi bile. Baskan Ali Özyay, 2012-2013 av sezonunun 21 Şubat Pazar günü sona erecegini belirterek, avcilardan bu süreden sonra silahlarini birakmalarini istedi. Türkiye´de ve dünyada bilinçsiz avlanma sonucu birçok hayvan neslinin tükenme tehlikesiyle karsi karsiya kaldigini vurgulayan Özyay, söyle konustu: “Av rezervi, olumsuz çevre kosullariyla birlikte tüm dünyada giderek azaliyor. Buna bilinçsiz avlanma da eklenince bazi hayvan nesillerinin tükenme tehlikesi de artiyor. Avci derneklerinin üye sayisi her geçen azalirken kaçak avlananlarini sayisi artiyor.Av silahi satan bir isyerinde sezon boyunca satilan silah sayisini soruyorum 150-200 diyor. Bunun içinde il disindan baska illerden alinan silahlarin sayisini bilmiyoruz. Bize kayitli olan silah sayisi ise 2 oldu. Durum böyle olunca kaçak avciligin önlenmesi çok zor oluyor. Çevre ve Orman İl Müdürlükleri bünyesinde kaçak avcilarla ilgili denetim yapan personel sayisi yetersiz. Fahri av müfettisleri olarak bizlerin de kolu her yere uzanamiyor. Denetimler bir yere kadar etkili oluyor. Avcilar egitimden geçirilerek, bilinçlendirilmeli. Bu konuda Yabani Hayati ve Milli Parklar Genel Müdürlügü ve sivil toplum kuruluslari kamuoyu olusturmali. Bugün Avrupa olsun afrika olsun av turizminden çok yüksek meblag kazaniyorlar. B unu avlaklarini koruyarak, çogaltarak yapiyorlar. Artik av hayvanlarinin yavrulama zamanidir. Av yasagina giren ve girecek olan hayvanlarin listesini bir kere daha hatirlatmak istiyorum. Gerçi her avcinin elinde kitapçigimiz var. Oraya baksalar göreceklerdir. Ama bu kitapçik ne yazik ki kaçak avcilarin elinde bulunmuyor. Av ve yaban hayvanlarinin es tutma, yuvalanma, yumurtlama ve yavrulama dönemi de gözetilerek av sezonunun baslangiç ve bitis tarihlerine Merkez Av Komisyonunca karar verilmektedir. Bu kapsamda 24.05.2012 tarih ve 11 karar nolu Merkezi Av Komisyon karari 07.06.2012 tarih ve 28316 Sayili Resmi Gazete yayinlamistir Avcilik Belgesi ve Avlanma İzni alan kisiler, 4915 Sayi Kara Avciligi Kanuna göre izin verilen yerlerde, izin verilen türleri, izin verilen miktarda ve zamanda avlanma hakkina sahip olmaktadir. Avcilarimizdan bu konuda gerekli hassasiyetin gösterilmesi ve bölgede yapilacak her türlü yasa disi avcilik faaliyetlerini güvenlik güçlerine (156-177) bildirerek yardimci olmalarini bekliyoruz dedi.
Ardahan’in il genelinde etkili olan dondurucu soguklar yaban hayatini da olumsuz yönde etkiliyor. Posof’un Demirdöven köyünde evlerin yaninda bulunan baykus yavrusu açliktan uçamadigi için köylüler tarafindan bulundu. Evde beslenmeye alinan yavru baykusu beslemekte güçlük çeken köylüler baykusu veteriner hekimine götürerek tedavi ettirmek istedi. Hiçbir hastaligi ve sakatligi olmadigi belirlenen baykusun açliktan vitaminsiz kaldigi için uçamadigi ortaya çikti. Köylüler veterinerin uyarisi sonrasi baykusu et parçalariyla besleyerek dogal yasamina geri birakti.
Yillardir çözüm bekleyen içme suyu sorununun bir türlü tam olarak çözülemedigi Ardahan merkezde de ayni sorun devam ediyor. Bugüne kadar gelisi güzel yapilan içme suyu sebekelerinin özelikleri kislari sürekli fire verip, arizalandigi görülen Ardahan’da susuz kalan vatandaslarin atli kizaklarla su ihtiyaçlarini karsiladiklari görülüyor. Basta Damal’in Burmadere ve Dereyolu köyü olmak üzere birçok köyün donan veya arizalanan su sebekeleri dolaysiyla kisin ortasinda susuz kaldigi ögrenilen Ardahan’in merkezinde bulunan mahallelerin de donan su sebekeleri dolaysiyla içme suyu sorunu yasadigi görülmektedir. Halilefendi mahallesinde yasayan birçok evin donan su sebekesi dolaysiyla vatandaslarin atli kizaklarla disarida bulunan çesmelerde su ihtiyaçlarini karsilamaktalar. Haber/Foto: www.kuzeyanadolugazetesi.com
Ardahan Valisi Seyfettin Azizoglu, “Özellikle önemli güzergahlarda hayan geçisleri ve insan geçislerini saglayan alt ve üst geçitler yapmamiz gerekiyor” dedi. Azizoglu, yapigi açiklamada, Ardahan’da birçok noktada yol yapildigini, ancak bu yollarin daha verimli ve daha saglikli olmasi için hayvanlara alt geçitlerinin de yapilmasini istediklerini ifade etti. Özellikle bu konuda Karayollari Ardahan 183. Şube Şefligi ile görüsme yaptigini anlatan Azizoglu, kaymakamlik ve belediyelerden çalisma yapmalarini istedigini kaydetti. Bölgenin hayvancilik bölgesi olmasi nedeniyle hayvanlarin birçok yolu güzergah olarak kullandigini ifade eden Azizoglu, “Bazi yollarimizi çok sayida havyan kullaniyor. Buralari güzergah olarak belirlemis. İnsanlar da geçiyor. Köyün içinden geçen yollar var. Özellikle önemli güzergahlarda hayan geçisleri ve insan geçislerini saglayan alt ve üst geçitler yapmamiz gerekiyor. Bu konu bizim için önemli bir konu” diye konustu. Azizoglu, söz konusu çalismanin kendileri için önem arz ettigini belirterek, alt geçitlerin yapilmasi halinde hayvanlarin yola çikip tehlike arz edemeyeceklerini sözlerine ekledi. Haberleri ekleme saati: 07.28-29 Ocak 2013 Haberler: www.kuzeyanadolugazetesi.com