Kızardık! Yasaklar geri geldi

SÎZDE KONUĞUMUZ OLUN..

Gazeteci Fakir Yılmaz Cumartesi Günü Saat: 17.45’de de TEMPO TV’de Programa Başlıyor..

Her Cumartesi günü saat:15.45’de

Sizde Tempo TV ekranına konuksunuz..

Ardahan’ın da aralarında olduğu Kırmızı şehirlerde hafta sonları sokağa çıkma yasağı uygulanacak. Türkiye genelinde ise Şırnak dışında mavi il kalmadı.

Erdoğan risk haritasıyla ilgili şunları söyledi:

“Çok yüksek riskli grubu temsil eden kırmızı kategorideki iller nüfusumuzun % 80’ini temsil eden 58 şehre ulaşmıştır. Türkiye’nin tamamında sokağa çıkma sınırlaması akşam 21:00 ve 05 olarak her gün devam edecektir. Lokanta ve kafe gibi işletmeler renk ayrımı olmaksızın %50 kapasite şekilde çalışabilecek, paket servisi devam edecektir. Ramazan ayında ise hep birlikte biraz fedakarlık yapacağız. Bu mübarek ay boyunca ülke genelinde hafta sonları sokağa çıkma sınırlaması uygulayacağız. Nisan ve mayıs aylarında normalleşme ve ücretsiz izin uygulaması kapsamında sigorta primi desteğinden yararlanamayan lokanta ve kafe çalışanlarımızın da prim yüklerini üstlenecek, ayrıca bunlara kişi başı 1500 TL nakdi ödeme yapacağız. Yine Ramazan ayı boyunca ülke genelinde toplu iftar ve sahur gibi etkinlikler gerçekleştirilemeyecektir.

GÖLE KAYMAKAMIDA KORONALI ÇIKTI!

GÖLE’NİN TÜMÜ KARANTİNAYA ALINABİLİR..

Geçtiğimiz gün Ardahan Valisinide ziyaret edip, incelemelerde bulunduğu ve 11 Köyü korona dolaysıyla karantinaya alınan, Ardahan’ın Göle ilçesi Kaymakamıda koronaya yakalandığı öğrenildi. Alınan sık sık köy ziyaretlerinde bulunan Göle Kaymakamı Haluk Koç, soğuk algınlığı ve üşüme şikayetleri ile gittiği göle devlet hastanesinde yaptırdığı corona virüsü testi pozitif çıktığı öğrenildi.İzole altında olan Kaymakam Haluk Koç’un sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi

Özellikle geride kalmaya hazırlanan Mart ayı içerisinde ilçe merkezde ve köylerinde çok ciddi korona virüsü vakalarında artışlar olan ve Koyunlu (Gundık) köyü 3. kez, Balçeşme (Lelevarginis) ve Senemoğlu’nda ki karantinın 10’ar gün daha uzatıldığı 11 köyün İlçe Hıfzıssıhha kurallarınca karantina kararı alınarak, köylere giriş ve çıkışlar yasaklandığı Göle’de, koronaya yakalanan kaymakam karantinaya alındığı evinde bir açıklama yaptı.

Kaymakamın açıklaması şöyle;

“Sayın Göleliler;

Hem kendi sağlığınız hem de çevrenizin sağlığı için alınan tedbirlere uyalım,

Korona virüs salgınının halkın hayatını tehdit etmesini engellemek ve sosyal izolasyona geçmelerini sağlamak üzere;

Camilerden , göle belediyesi hoparlörlerinden, polis arabalarından sürekli anonslar yapılıyor ve halk uyarılıyor, polisler yaya insanları kontrol ederek gerekli önlemlerin alınması konusunda uyarılarda bulunuyor, bizde kendi sağlığımız ve toplum sağlığı için vakaların artmaması için gerekli hassasiyeti göstererek, sosyal mesafe maske hijyen konusunda kurallara ve alınan önlemlere uyarak, kendimizi izole edelim. Durum ciddi, sonradan keşkeklerimiz olmasın alınan önlemler insan sağlığı için olduğunu unutmayalım ve kurallara uyalım.”

VALİ VE HEYETİ ÇİFT MASKE İLE 11 KÖYÜ

CORONALI OLAN GÖLEDEYDİ!

GÖLEDE CORONALI KÖY SAYISI 11 OLDU!.. Koronavirüs vaka sayıları hızla artış gösterirken, Ramazan’da tüm ülkenin 21 günlük tam kapanmaya gideceği iddia edildiği şu günlerde, koronanın yeninden arttığı ve birçok köyünün karantinaya alındığı Ardahan’ın Göle ilçesini ziyaret eden Ardahan valisi ve aralarına Göleli olan Ardahan Sağlık Müdürünün de bulunduğu beraberindeki heyetin ilçeye girerlerken ağızlarına taktıkları maskeleri ikiye çıkarmaları dikkatlerden kaçmadı.

Son olarak Kuytuca (Şekke) köyünün de karantinaya alınması ile 11 köyü corona dolaysıyla karantina altına alınan ilçe olmakla rekor kıran Göle ziyaretinde denetimlerde bulunan Ardahan Valisi Öner, İl Emniyet Müdürü Ünsal Hayal, İl Jandarma Komutanı Albay Ali Naci Aldemir ve İl Sağlık Müdürü Erkan Özdemir ile birlikte Göle’deydi.

Vali Hüseyin Öner, Göle Belediye Başkanı ve ilçe yetkililerinin de katılımıyla sosyal mekanları ve diğer işletmelerde kuralara uyulup uyulmadığını denetledi.

İşyeri sahiplerini, özellikle azami müşteri alma kapasitesi konusunda uyaran Vali Öner, maske, mesafe ve temizlik kurallarına uymaya davet etti.

Virüsün yayılım hızını düşürmenin yolunun kurallara uymaktan geçtiğini belirten Vali Öner şunları söyledi: “Göle ilçemizde hasta sayısında yaşanan artış bizi endişelendiriyor. Burada özellikle esnafımızın kuralarla uyması yönünde denetimlerimizi arttırıyoruz.

Vatandaşlarımızı uyarmak, onlara virüsün olumsuz etkilerini ve hızlı yayılımı hususunu anlatmamız çok önemli. Göle ilçemizdeki durumu bizzat yerinde görmek, vatandaş yoğunluğunu gözlemlemek ve işyerlerini denetlemek üzere bende bizzat Göle ilçemize geldim. Esnaflarımız, iş yeri çalışanlarımız ve vatandaşlarımızla görüştük, onlara kurallara uymanın önemini bir kez daha hatırlattık. Umuyorum ki İçişleri Bakanlığımızın Dinamik Denetim Modeli çerçevesinde yapılan denetimlerle birlikte vatandaşlarımızın da daha fazla duyarlılık göstermesi neticesinde hastalığı en az seviyeye indireceğiz” dedi.

Kendisi ve berberinde ki heyetin çift maske taktıkları görünürken, cuma namazını Göle’de kılan Öner daha sonra ilçeden ayrıldı.

GÖLE GİBİ 3 KÖYÜ DE SU GÜNÜNÜ,

SUSUZ KUTLADILAR!..

arşiv haber 23/03/2021 tarihkli haber/yorum

22 Mart Dünya Su Günü dolaysıyla başta, biride Ardahan Göleli olan milletvekili Prof. Dr. Orhan Atalay’ın da aralarında iktidar mensupları olmak üzere çeşitli çevrelerde su ile ilgili mesajlar verilirken Ardahan’ın Göle ilçesinin geneli gibi 3 köyü de hala su sorununu yaşamakta. İlk kez 1992’de Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı’nda önerilen Dünya Su Günü, 1993 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından ilan edilişinin kutlandığı günde karlara rağmen köyler hala susuz.

BENİM KÖYLERİM KAR ALTINDA ‘SUZUZ YAZ’I YAŞIYOR.

DÜN DÜNYA SU GÜNÜYDÜ!..

Yazları olduğu gibi kışlarıda susu geçiren ve yıllardır bir tülü giderilemeyen su sorunu yaşayan ve ovalarına hayat veren Kura Nehrinin yönünün değiştirilip, Karadeniz bölgesine akıtılmak istenen Ardahan’ın Göle ilçesine bağlı Filizli (Sıvının), Dengeli (Abur) ve Hoştolbent köylerinin ortak kullandığı su şebekesi aylardır akmıyor.

Dünya Su Günü’nü kutlarken Göle Ovasının ortasında 3 köy kar altında günlerdir ‘susuz yaz’ı yaşıyor.

Biri, Göle Muhtarlar Dernegi Başkanı olan Göle ilçesine bağlı 3 köy muhtarlarının yaptığI konuyla ilgili olarak yaptıkları açıklamada, ‘Gücümüz mü yetmiyor yoksa valilik, kaymakamlık, belediyelerimiz, tarım ve hayvancılık müdürlüğümü, özel idare mi, sular müdürlüğü mü, karayollarının sorunu mu 2020 yılında olmamıza karşın köylerimizin susu olduğunu görmezden mi geliyorlar?’ diye sormaktalar.

Göli Köy Muhtarları, ‘Biz kardan çayı demliyoruz.. Kardan içiyoruz suyumuzu.. Karla yıkanıyoruz. Aha bahara ne kaldıki..? Allah büyük.. Kızılgedik dağrarından akan o berrak sular Kura Nehri olup, Göle ve Ardahan ovasını amaçsız geçip, gitsin Tiflis’e can versin. Su Gününüz kutlu olsun…’ diyerek başta Göleli Ardahan Milletvekili Prof. Dr. Orhan Atalay’a olmak üzere yetkili, etkili ne kadar isim, idare ve yönetici varsa hepsine isyan ettiler.

MERHABA Ardahan’daki gelişmeleri görüntülü izlemeniz için youtube ArdahanTV Kanalımıza abone olmanız umuduyla. Son iki haberimiz için TIKla abone ol, izle..

https://www.youtube.com/channel/UCDwxU5TIdZejp-mbbNw5fmw

MECLİSTEN KARAKOLA..

Sayın Milletvekilim Merhaba…

Ben, milletvekili olduğunuz ve 99 depremi öncesi sahibi olduğu İsmail Kahraman’ın siyasi görüşü, dünya görüşüme tam zıt olsa da, Gebze Gazetesinde uzun süre baş yazı yazan Kocaeli’nde, Sefa Sirmen’in kontrolündeki Mavi ve Kırmızı gazetelerin olduğu ve kimse gazete çıkaramaz denilen bir süreçte rahmetli, Karslı iş insanı İsamettin Akkurt’un desteği ve cep harçlığımızla günlük olarak Siyah/Beyaz isimli Gazetesini çıkaran, ülkücü Yüksel Ercan’ın sahibi olduğu, Kocaeli Bakış adlı internet haber sitesinde de ve kendime ait olan www.kuzeyanaolugazetesi .com adlı haber sitesinde günlük yazıları yayınlanan Ardahanlı gazeteci Fakir Yılmaz…

Telefonunuzu hemşerim Züleyha Gülüm Milletvekilimizden aldım.

Öncelikle geçmiş olsun diyorum…

Sayın Milletvekilim;

Bugün 21 Mart… Dün Adı Newroz olan, ama birçok köy adı, hatta bize sorulmadan, dayatılarak değiştirilen soy adlarımız gibi adı bir anda Nevruz olan bir gün. Gününüz bahar olsun…

Beni olduğu gibi Kocaeli, Yalova, İstanbul’u sarsan o deprem öncesi, yani Marmara Depremi öncesi gelip, oturduğum Sarımeşe’ye adını veren meşenin köklerini saldığımız bu ülkede ve bu yazımı yazarken ne tesadüftür ki yine aynı kentteyim, hem de o dönem başımıza gelenlerin, bugün senin başına geldiği soğuk bir hava eşiliğinde, yaşananlar, yaşatılanlara isyan eden gözlerin döktüğü yaşlar misali damlayan yağmurlu bir Newroz gününde…

Biliyorum yorgunsunuz… Telefondan aradığımı görmediniz, duyamadınız, belki de yıllardır olduğu gibi, son günlerin yorgunluğuna teslim olan gözleriniz kapanmış, uyuyorsunuzdur.

Sayın Milletvekilim, Sayın Doktorum;

Yeniden geçmiş olsun derken yaşananların hiçte geçmeyeceği ve daha yenilerinin yaşatılmaya çalışılacağını bilen bir insan, bir gazeteci, bir Kürt olarak Züleyha milletvekilim gibi Türk olan senin bile rahat bırakılmadığı bu ülkede, yaşananların bir yakının değil, tüm ülkenin olduğunu bilen olarak demokrasiye, insan haklarına, adalete olan özlemle verdiğin mücadeleni kutluyorum.

Ve en önemlisi, sana yaşatılanların altında yatan asıl sorunun bir gecede, bir kişinin imzasıyla çöpe atılan İstanbul Sözleşmesine muhatap kadınların cezaevinde çıplak olarak arandıklarını kalkıp söylemendir.

Zaten aldığın 90 bin oy ile Kürt, Türk demeden ortaya koyduğu devrimci duruşu ile 6 milyon oyu alan ama ‘muhtar bile olamaz’ denenlerinde içinde olduğu Refah dahil diğerleri gibi kapatılmak istenen partinin üyesi olman ve en önemlisi “Vatan, Millet, Sakarya” denilen bir kentte, bir bölgede “nasıl seçilir?” diyenlerin çok olduğu ve bu vatanın sadece kendilerinin olduğunu sananların hınçlarının birikimi varken, sen kalkıp insan onuruna yakışmayan davranışlar içinde olanları deşifre etmiş, hepimizin denen ve ‘mutar olamaz’ denenlerin bugün, aynı halk tarafından cumhurbaşkanlığına kadar yükseltildiği bu ülkede “benden olmayana işkence dahil her şey mubahtır” diyenlerin gerçek yüzünü ortaya çıkarmışsınız…

Olsun… Sayın, ‘dün dündür, bugün bugündür’ diyen siyasetçinin memleketi Ispartalı, üç adının anlamı çok anlamlı olan Şarkikaraağaçlılı Ömer Faruk Gergerlioğlu.. ‘Geçmiş olsun’ desem de geçmeyecek, hep yaşanacak.. Çünkü bu ülke için bedel hep ödenecek diyenlerin bir ferdisin ve bunları bilerek bu zor yoldasın.

Newroz’a te Birozbe, Kutlu olsun Nevruz’un..

Eski haberlerimiz için TIK la http://arsiv.kuzeyanadolugazetesi.com/ardahan.php

Eriyen Karlar Alt Yapıyı Su Yüzüne Çıkardı!

arşiv haber 10/05/2020 tarihli haber/yorum

Yıllardır çözüm bulunamayan alt yapının sorun olamaya ve her yılın ilk baharından başlayıp, yıl sonuna kadar harcanan onca para ve enerjiye rağmen düzelmeyen alt yapı eriyen karların oluşturduğu sularla bir kez daha kendisini ortaya koydu.

Foto: Melek Yılmaz/Hoçvan

Başta Göle, Hoçvan’da olmak üzere Ardahan kent merkezi ile diğer ilçe ve köylerde bozuk yüzünü bir kez daha ortaya koyan kentin genelinde ki bozuk alt yapı dolaysıyla Göle’de evleri basan su Hoçvan Hasköy ve diğer köylerin içinde ki yolları, ara sokakları çamur deryasına çevirmiş durumda.

Göle’de Su Baskını..

Göle’de Fevzi Çakmak mahallesinde dere kenarın da bulunan evleri su bastı. Göle Belediye ekiplerince su basan evlerde su tahliyesi için çalışmaları devam ediyor.

Öte yandan alt yapısı olmayan Hoçvan Hasköy ve diğer köylerde de eriyen karlar ardından çamur deryalarının oluştuğu görülmekte.

Foro: Kurbani Demir/Göle

Bahçeli’nin Bölmeyen, Toparlayan Çıkışları..

Suriye’den önce Suriye gibi olacağı söylenen ülkemde atılan adımlarla ülkemin ‘Değil Suriye olması, Suriye’de olduğu gibi bölgede söz sahibi olduğunu kanıtlaması ve yaşanacakları ötelemesinin altında ne yatıyor?’ diye baktığımızda olabilecekleri gören bir anlayışın büyük bir katkısının olduğunu görmek ve kabul etmek en doğrusudur.

Çünkü, bu ülkenin başta demokrasiye olmak üzere güzel geleceğine yeterli katkı sunamazlarsa da en azından bin, bir zorluk ve sıkıntılarla gelinmiş olan bugünkü yerinden geriye gitmemesine katkı sunmakta devrimci bir hareket olduğunu da anlamak gerekir..

Ve Devlet Bahçeli’nin MHP’nin başına geldiği günden bugüne kadar bu ülkenin Suriye’den önce Suriye gibi olmamasına büyük katkısı olduğunu söylemek faşistlik ya da sola ihanet demek değil, ‘Yiğidi öldürmeden hakkını ver’ demektir..

Başta kuru kuruya sağcı, dinci geçinenler gibi solcu geçinip, yaşananlara devrimci gözüyle bakmayanlar gibi çoğu eski MHP’li olan ve Ecevit’le koalisyon yaptığı için ona kızarak gidip başka bir yeni partinin tabanını oluşturmalarına rağmen Bahçeli’nin ne derece stratejik adımlar atıp, hala MHP’nin başında, hem de iktidar ortağı olmasından da anlamak bugün anlatmak istediğimi anlatır gibi.

Evet, HDP’nin dağdan gelen rüzgarın etkisinden kendisini kurtaramayıp, anaların göz yaşlarının durması için kurulan barış masasının mevcut iktidar partisince tekmelenmesine, solun başına gelmesinden korkulan Demirtaş’ın hapse atılmasına neden olduğu süreçte ele aldığım bir yazımı aklıma getiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin son çıkışı, o dönemde yazmış olduğum yazımın ne kadar haklı ve olaylara bakış açımın ne kadar doğru olduğunu bir kez daha bana hatırlattı.

Evet, son olarak türkülerinin, konserlerinin yasaklanmasına karşı, tepki olarak girdikleri açlık grevinde hastanelik olup, hasta yatağında ayaklarına takılan prangalarla hayata göz yuman Grup Yorumun üç devrimcisinin birinin, ‘O topraklarda devrimci yetişmez..’ denilen ama ‘bu topraklardaysalar her yerde var olan’ devrimcilerden İbrahim Gökçek’in memleketi Kayseri’de toprağa verilemeyeceğini ileri sürüp, bu yönde alçakça eylem ve açıklamalarda bulunanları görevden alan Bahçeli ülkede o çok istenen, özlenen ve filizlenip, büyümesi için verilen mücadeleye yine önemli bir katkı sunmuş, o kadar da önemli bir mesaj vermiştir.

Çünkü, bu ülkenin başta demokrasiye olmak üzere güzel geleceğine katkı sunamasalar da en azından bin, bir zorluk ve sıkıntıyla kazanılan vatanın, demokrasinin geriye gitmemesine, kana bulaşmamasına katkı sunmaktadırlar.

Ve son günlerde yeniden gündeme gelen ve tartışılan darbe iddialarının bir türlü dilden düşmediği ülkede birilerinin gerek mevcut iktidarı gerekse demokrasinin olmazsa olmazı olan muhalefetin yıpratılma çabalarının arttığını gördüğümüz şu günlerde oturduğu sitedeki komşularını hedef gösteren insan, kadın diyemeyeceğimiz sözde başkan yalakalarının söylemleri bu ülkede yaşanmış olan darbeler öncesi ortaya çıkıp, ortalığı karıştıranların ajan oldukları sonradan anlaşılmıştır..

Ve sevda ismine yakışmayan adıyla oturduğu sitedeki komşularını hedef gösteren adını bile vermek ona reklam olur diye düşündüğüm kadına kendi ailesi bile tepki gösterirken, Bahçel’nin de inandığı yolda hayatını kayb eden bir insanın kendi memleketinde toprağa verilmesine karşı çıktıklarını belirtip, bu yönde şow yapan sözde ülkücüleri ocaktan kovması, bu ülkenin iç barışına katkı sunmuştur.

Mevcut iktidardan da beklenen bir davranış olan ve Kayseri’de ki saçmalığa karşı kamuoyunun tepkisine verilen demokratça bir adım atan Bahçeli gibi duyarlı liderlerin bu tür çıkışları ile birilerinin bu ülkenin Suriye gibi olma özlemini bir kez daha ötelemiş ve darbecilere ön senaryolar hazırlayan faşist kafalara izin vermemiştir.

Evet, yüreklerine ateş düşürülüp, ağlatılan Annelerin, anneler gününde alınan bu iki karar, yani Bahçeli’nin ülkücü geçinenleri kovması, komşularını hedef gösteren kadına ailesinin bile tepki göstermesi bu ülkenin annelerine hem de tüm insanlarına günün en güzel hediyesi oldu..

Bu durum Bahçeli gibi liderlere sadece, ‘MHP’lidir, Faşisttir’ gözüyle bakıp, bu yönde sloganlar atarak, dışlamaktansa onun gibilerinin bu ülke için birer değer olduğunu anlamak gerekir..

Çünkü sahada kızıp, bağırsa da bu ülkenin barışı için dün demediğini bırakmayan mevcut hükumetle ortak olmayı göze alan, aynı hükumetle koalisyonu, barış sürecini devam ettirmeyen HDP’ye mecliste el uzatabildiğini de not edip, ona göre puan vererek, ‘öldürmeden yiğide hakkını vermek gerekir’ derim..

Çünkü aynı Bahçeli daha önce beyaz çoraplı, hilal bıyıklı sözde ülkücüler olanları kovması gibi Kayseri’dekilerine de fırsat vermediğini görmek yeter ve gazeteyi kolunun altına koyup, pos bıyıkla devrimci geçinenleri de unutmadan..

Öğüt Çamura Battı..

arşiv haver 25/03/2015 tarihli haber

Vekil Çamur Meydan da Zorlandı..

Davutoğlu ve Eker’e Hayvan Pazarından Çağrı Yaptı ENSAR ÖĞÜT: “İNSANLARIN EKMEĞİNİ ELİNDEN ALMAYIN”

CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt, sadece Ardahan adına değil tüm ülke tarım ve hayvancılığı için gerek TBMM çatısı altında gerekse kamuoyunda mücadele veriyor. Öğüt her fırsatta, tarım ve hayvancılık ile ilgili yasa teklifleri sunup öneriler getiriyor.

Geçtiğimiz günlüklerde çiftçi borçlarının beş yıl ertelenmesi ve faizlerin silinmesi ile ilgili verdiği kanun teklifinin ardından, Tarım ve hayvancılığa sahip çıkmadığı ve zarara uğrattığı için Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker’in görevinden düşürülmesi için partisi adına gensoru veren Ensar Öğüt, bu kez Ardahan hayvan pazarından mesajlar verdi.

HAYVAN YETİŞTİRİCİLERİNİ DİNLEDİ

Ardahan’da hayvan pazarını karış karış gezen ve buradaki hayvan yetiştiricilerinin sorunlarını dinleyen Ensar Öğüt, buradan Başbakan Davutoğlu ile Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker’e çağrılarda bulundu.

**GELİN GÖRÜN

Öncelikle Ardahan Hayvan pazarının bir an önce tamamlanması için destek isteyen Öğüt, tarıma ve hayvancılığa destek olunması içinde çağrıda bulundu. Öğüt, “gelip bu insanların nasıl yaşam mücadelesi verdiğini görün”dedi.

**DAVUTOĞLU VE EKER’E ÇAĞRI

Ardahan hayvan pazarında vatandaşların büyük ilgisi ile karşılanan ve kendilerine sahip çıktığı için teşekkür edilen Ensar Öğüt, “Burası Ardahan hayvan pazarı ve ben oradayım. Geçenlerde tarım ve hayvancılık Bakanımız sayın Eker’in düşürülmesi için gensoru verdim. Bana hem hükümet hem sayın bakan kızıyor. Ardahan’ı Türkiye’den saymıyorlar diyorum kızıyorlar bana. Burasını bir hayvan pazarı, içinize siniyor mu? Sayın başbakan ödenekleri çözün ve bir an evvel buranın yapılmasını sağlayın. Burada siz yada çocuklarınız yaşamak ister mi? Sayın başbakan ve Bakanlar İnsanlar işte bu koşullarda hayvancılık yapıp, alın teri ile yaşamını sürdürüyor. Siz buna bile müsaade etmiyorsunuz. ithal hayvan ve et ile bu insanları yok etmeye çalışıyorsunuz. Hayvancılığa ve tarıma gerçek anlamda destek verin.Gelin burada bir gün yaşayın bakalım..Borçların faizlerini silin dedik ona bile yanaşmadınız.. Gemilerden, lüks yatlardan almadığınız mazot ÖTV-KDV’yi bu insanlardan alıyorsunuz. Destek çağrımızı bir kez daha, hayvan üreticileri ile birlikte ve diz boyu çamurun içinden yineliyorum.”diye konuştu.

Haber – Sunday, November 16, 2003

Tekel 75. PİYO ve Ardahan lisesi

Şampiyon oldular

More posts

Ona özendi, şahlandı!, ARDAHAN ve KARSLI SİYASİLER ARDAHANLININ YERİNE ADAY GÖSTERİLEN VANLI ADAYA DESTEK TOPLANTISI YAPIYOR!.. Siyasetçi oy, Seçmen soğuk derdinde!, DENIZ BITTİ HATIRA FOTOSU!, HANAK SEVİYE ATLAYACAK, Şirin mi, Azizoğlu mu?

VALİ GAZETECİ’NİN SIRASINDAYDI.., SEÇMEN KAÇAR'A MI KAÇTI?!.., EŞLERİ BELEDİYE MECLİS ÜYESİ LİSTESİNE YAZMAK ZORUNDA KALDI!

DEM İl Genel Meclis Üyeleri gösteremezken CHP’nin Belediye Meclis Üyeleri Sabıkalı Çıktı!

Hem Vali, Hem Veli , Hem de Öğrenci, ARDAHAN EN SON SİYASİ GELİLMELER, HABERLER İÇİN tIkla